‘Geçmişimizle yüzleşmeliyiz’

Güncelleme Tarihi:

‘Geçmişimizle yüzleşmeliyiz’
Oluşturulma Tarihi: Ocak 27, 2023 14:39

Yahudi Soykırımı Kurbanlarını Anma Günü vesilesiyle Federal Meclis’te düzenlenen törende konuşan Federal Meclis Başkanı Baerbel Bas, Nazi döneminde yaşananların, Yahudi soykırımının, Romanların, farklı düşünenlerin öldürülmelerinin, cinsel eğilimleri ve tercihleri nedeniyle insanların takibata uğramasının, şiddet görmesinin Almanya’nın ve Almanların utancı olduğunu vurgularken, “Bu utancı hiçbir zaman unutmamalıyız, unutturmamalıyız. Geçmişimizle yüzleşmeliyiz” dedi.

Haberin Devamı

NAZİ döneminde 6 milyonun üzerinde Yahudi kökenli insanın katledildiği toplama kamplarından Auschwitz’de ölümü bekleyenlerin Sovyetler Birliği (SB) ‘Kızıl ordu’ askerleri tarafından kurtarılışının 78’inci yıl dönümünde Yahudi Soykırımı Kurbanlarını Anma Günü vesilesiyle Federal Meclis’te düzenlenen anma töreninde Holokost’u unutulmaması ve unutturulmaması görüşü vurgulandı. Almanya Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier ile eski Cumhurbaşkanları Horst Köhler ve Christian Wulff ile Holokost’tan sağ olarak kurtulmayı başaran Margot Friedlaender, Charlotte Konbloch’un da bulunduğu Yahudi kökenli bazı başka kurban yakınların da katıldığı anma töreninde duygu dolu anlar yaşandı. Federal Meclis Başkanı Baerbel Bas, Nazi döneminde yaşananların, Yahudi soykırımının, Romanların, farklı düşünenlerin öldürülmelerinin, cinsel eğilimleri ve tercihleri nedeniyle insanların takibata uğramasının, şiddet görmesinin Almanya’nın ve Almanların utancı olduğunu vurgularken, “Bu utancı hiçbir zaman unutmamalıyız, unutturmamalıyız” dedi. “Geçmişimizle yüzleşmeliyiz” diyen Baerbel Bas, Almanya’da son dönemlerde ırkçılığın, Yahudi düşmanlığının arttığına ve sırf Yahudi oldukları için insanların saldırıya uğradığına, lezbiyenlerin, homoseksüellerin dışlandıklarına dikkat çekerken, buna kesinlikle göz yumulmaması çağrısında bulundu. Federal Meclis Başkanı, “Uyanık olmalıyız. Uyanık kalmalıyız. Hep birlikte medeni cesaret gösterip, ırkçılığa da, Yahudi düşmanlığına da, yabancı düşmanlığına da, dışlamalara da karşı koymalıyız” dedi. Tüm insanların onurunun dokunulmaz olduğu bir toplumda yaşanması için birlikte mücadele edilmesi çağrısında da bulundu.

‘Geçmişimizle yüzleşmeliyiz’
‘BEN ÇİFTE HAYAT YAŞADIM’
Federal Meclis’teki anma töreninde, anne ve babası Auschwitz Toplama Kampın’nda Naziler tarafından katledilen Yahudi kökenli Rozette Kats da bir konuşma yaptı. 1942 yılında Hollanda’da doğan 80 yaşındaki Rozette Kats, “Ben Holokost’u Yahudi çocuğu olarak Amsterdam’da yaşadım. 1943’te ben 8 aylık bebekken küçük kardeşime hamile olan annem Auschwitz’e gönderilmiş. Annem ve küçük kardeşim Auschwitz’de katledilmiş. 4 ay sonra da babam” diyerek Federal Meclis oturum salonundakilere ve tribünlerdeki konuklara duygu dolu anlar yaşattı. Hollandalı bir çiftin ‘kendi çocukları’ olarak sahip çıktığı Rozette Kats, “1948 yılında 6’ncı doğum günümde babam beni kucağına alıp, ‘Sen Rita değilsin, ben senin baban değilim, annen de senin annen değil. Bir savaş vardı. İnsanlar Yahudi olan insan avına çıktı. Bu yüzden annen, baban attık yaşamıyorlar’ dedi. Donup kalmıştım” diyerek kendi hikâyesini anlattı. Uzun süre gerçek kimliğini sakladığını ve yıllar sonra asıl kimliğini ilan ettiğini belirten Rozette Kats, “Ben çifte hayat yaşadım. Bu çifte hayat beni hasta etti” dedi.
‘Geçmişimizle yüzleşmeliyiz’
‘HERKESE KARŞI HOŞGÖRÜLÜ OLMALIYIZ’
Kats, konuşmasında farklı cinsiyetten olanlara ilgi duyanların, lezbiyenlerin ve homoseksüellerin, transseksüellerin (cinsiyet değiştirenlere) günümüzde de dışlandıklarına dikkat çekerken, insanlara herkese karşı hoşgörülü bir tutum sergileme çağrısında bulundu. “Takibata uğrayan her insanın korunmaya ihtiyacı var. Bu, bugün için de geçerli” dedi. Federal Meclis’teki anma töreninde aktör Jannik Schümann, eşcinsel olduğu için Nazi döneminde şiddete maruz kalan ve iş bile bulamayan Karl Gorath’ın yaşadığı güçlükleri içeren bir konuşma yaptı. Alman aktrist Maren Kroymann da, Yahudi kökenli lezbiyen Mary Pünjer’in Naziler tarafından Ravensburg Toplama Kampı’na gönderildiğini, 1942 yılında da Bernburg an der Saale’de cezaevinde öldürüldüğünü içeren yaşamından kesintiler aktardı.
‘Geçmişimizle yüzleşmeliyiz’

 

 

BAKMADAN GEÇME!