CDU da anladı kotasız olmayacağını

Güncelleme Tarihi:

CDU da anladı kotasız olmayacağını
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 11, 2020 19:56

83 milyon 200 bin nüfuslu Almanya’da 42 milyon 100 bin kadın yaşamaktadır. Yani nüfusun yarıdan fazlasını kadınlar oluşturmaktadır. Liseyi bitiren kadınların sayısı erkeklerden daha fazladır. Yüksek öğrenim yapmış kadınların sayısı da öyle.

Haberin Devamı

CDU da anladı kotasız olmayacağını
23 Mayıs 1949 tarihinde ‘Grundgesetz’ (Temel Yasa) olarak bilinen Alman Anayasası’nın kabulüyle resmen kurulan Federal Almanya Cumhuriyeti’nde kadın-erkek eşitliği yıllardır gündemdedir.
Anayasa’nın üçüncü maddesinde, “Bütün insanlar yasa önünde eşittir. Erkekler ve kadınlar eşit haklara sahiptirler. Devlet, kadın ve erkeklerin eşitliğinin sağlanmasını gerçekten teşvik eder ve var olan dezavantajların giderilmesi için çaba gösterir” denilmektedir.
Evet...
Kadın-erkek eşitliği Almanya Federal Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana anayasada yer aldığı halde, genelde bu kağıt üzerinde kalmıştır.
Hem de farklı alanlarda.
Almanya’da kadınlar, 1958 yılına kadar eşlerinin izin vermemesi halinde, isteseler de çalışamamışlardır.
1977 yılına kadar da ancak ‘ev işlerini ihmal etmemeleri koşuluyla’ çalışmalarına imkân kılınmıştır.
Almanya’da kadınlar, eşleri veya babaları izin vermeden 1958 yılına kadar ehliyet alamamışlardır.
Almanya’da kadınlar, ancak 1962 yılında kendi adlarına bankalarda hesap açtırabilme hakkına sahip olmuşlardır.
Bunların hepsi de 1958 yılında hayata geçirilen ‘Eşit Haklar Yasası’ ile gerçekleşmiştir.
Ama Federal Meclis olarak bilinen Alman Parlamentosu’ndaki tabloya bakıldığında, Yeşiller ile Sol Parti’nin dışında, kadın-erkek eşitliğinin sadece kağıt üzerinde kaldığı görülmektedir.
*
24 Eylül 2017’de yapılan son genel seçimlerde Federal Meclis’e kadınlı-erkekli 709 milletvekili girdi.
Bunlardan sadece 218’i kadındır.
Yani sadece yüzde 30.7’si.
Hıristiyan Demokrat Birlik Parti’li (CDU) 192 milletvekilinden 41’i, yani sadece yüzde 27’si kadındır.
Hıristiyan Sosyal Birlik Parti’li (CSU’lu) 54 milletvekilinden sadece 8’i, yani yüzde 17’si kadındır.
Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD’nin) 153 milletvekilinden 64’ü, yani yüzde 42’si kadındır.
Yüzde 50 kotası uygulanan Sol Parti’nin 69 milletvekilinden 37’si, yani yüzde 54’ü kadındır.
En az yüzde 50 kotası uygulamasını Almanya’da hayata geçiren ilk parti olan Yeşiller’in 67 milletvekilinden 39’u, yani yüzde 58’i kadındır.
Liberal geçinen FDP’nin ise 80 milletvekilinden sadece 19’u, yani yüzde 17’si kadındır.
Sağ popülist AfD’nin 90 milletvekilinden sadece 11’i kadındır.
Zamanla biri kadın, üçü erkek 4 milletvekili AfD’yi terk etmiştir.
*
İşte...
Hükümetin büyük kanadı CDU, politikada kadın erkek eşitliğinin kotasız mümkün olmayacağını nihayet anladığı için harekete geçti.
CDU, aralık ayında yapılacak kurultayda ‘kadın kotası’nın karara bağlanması için şimdiden çalışmaları hızlandırdı.
Aralık ayında görevi bırakacak olan CDU’nn kadın Genel Başkanı ve Federal Savunma Bakanı Annegret Kramp-Karrenbauer’in hedefi, partinin yıllarca liderliğini yapan Başbakan Angela Merkel görevi bırakmazdan önce, Hıristiyan Demokratların yerel, eyalet ve federal teşkilatları yönetiminde kadın oranının 2021 yılında yüzde 30’a, 2023 yılında yüzde 40’a ve 2025 yılı itibariyle de yüzde 50’ye yükseltilmesinin karara bağlanması.
Parti içinde daha şimdiden ‘su koyverenler’ olsa da muhtemelen delegelerin çoğunluğu buna onay verecektir.

Haberin Devamı

CDU da anladı kotasız olmayacağını

Haberin Devamı

SPD’li Federal Aile, Yaşlılar, Kadınlar ve Gençlik Bakanı Franziska Giffey de büyük işletmelerin yönetimlerinde kadın sayısının artırılması için harekete geçti.
Giffey, ‘kadın erkek eşitliği stratejisi’ ile hedefin kadın ve erkeklere ödenen ücret uçurumunun giderilmesi ve borsada işlem gören şirketlerin denetim kurullarında olduğu gibi yönetim kurullarında da kadın yönetici oranını yüzde 30’a yükseltmek olduğunu ilan etti.
Evet...
Almanya gibi gelişmiş bir sanayi ülkesinde ve hukuk devletinde, aynı işi yaptıkları halde kadınlar erkeklerden yüzde 20 daha az kazanmaktadır.
Almanya’daki büyük işletmelerin yönetimlerindeki kadın oranı yüzde 7’yi bile bulmamaktadır.
160 büyük işletmenin sadece 3’ünün CEO’su (İcra Kurulu Başkanı) kadındır.
Evet...
Bu hedefe gönüllülük çerçevesinde ulaşılamayacağı ortadadır.
İşte o yüzden kadın bakan Franziska Giffey, bunu yasal düzenlemelerle gerçekleştirmek istiyor.
Tabii CDU/CSU’nun da desteğiyle.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!