Bu ne biçim istisna anlayışı?

Güncelleme Tarihi:

Bu ne biçim istisna anlayışı
Oluşturulma Tarihi: Ocak 22, 2024 10:57

Daha önceleri de yazdım “Şu ‘bizim Almanları’ anlamak zor” diye.

Haberin Devamı

Bu ne biçim istisna anlayışı
İşte yine yazıyorum.
Şu ‘Bizim Almanları’ anlamak kolay değil.
Hem de hiç kolay değil...
Hatta zor...
Zaman zaman ise imkânsız...
Evet...
Geçen hafta cuma günü insanların milliyetine, diline, dinine, ırkına, kökenine, rengine bakılmaksızın Almanya’da yaşayan ve koşulları yerine getiren herkese ‘çifte vatandaşlık’ verilmesini içeren Modern Vatandaşlık Yasa Tasarısı Federal Meclis’te kabul edildi.
736 sandalyeli federal Meclis’te hazır bulunan 639 milletvekili oy kullandı.
382 parlamenter “Evet”, 234 parlamenter “Hayır” oyu verdi.
23 milletvekili de çekimser kaldı.
Böylece Almanya’da SPD, Yeşiller ve FDP’nin oluşturduğu koalisyon hükümeti mensubu parlamenterlerin desteğiyle, Alman Anayasası’ndaki ‘eşitlik’ ilkesi ışığında herkese ‘çifte vatandaşlık’ yolu açıldı.

Haberin Devamı

‘MODERN VATANDAŞLIK YASASI BİR ŞANSTIR’
Oylamadan önce SPD’li Federal İçişleri ve Yurt Bakanı Nancy Faeser, konuyla ilgili olarak basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Bakan Faeser, “Benim için Modern Vatandaşlık Yasası çok önemli. Buraya uyum sağlayan, dilimizi çabuk öğrenen, bizim değerlerimizi ve Anayasamızı kabullenen insanların Alman vatandaşı olabilmeleri için bu yasa çok önemli bir perspektif sunmaktadır... ABD ve Kanada’da da çok doğal olan kolay vatandaşlık bizde de mümkün olmalıdır... Daha önceki dönemlerde çifte vatandaşlığa Almanya’da çok duygusal davranıldı. Ama günümüzde bunun artık öyle olmayacağını düşünüyorum. Buraya gelen, burada yaşayan göçmen kökenli insanların toplumumuza katkıları gözardı edilmemelidir... Aşırı sağcılar tarafından göçmen kökenli insanların dışlanmasını kabul edemeyiz, Modern Vatandaşlık Yasası bir şanstır. Modern Vatandaşlık Yasası ile bir eşitsizlik giderilmektedir. Şu ana kadar Alman vatandaşı olanların yüzde 60’ına çifte vatandaşlık hakkı verilmiştir. Yüzde 40’ı ise bu haktan mahrumdu. İşte biz bu eşitsizliği devre dışı bırakıyoruz. Yıllardır Almanya’nın kalkınmasına katkıda bulunan, bu ülkenin yasalarına saygılı bir biçimde yaşayan insanlar da böylece eşit haklara ve görevlere sahip olacaktır” dedi.
*
Konuşmasını bitirdikten sonra Bakan Faeser’e, “Bugün özellikle Türklerin ve Türkiye kökenlilerin yıllardır dışlandığı, ayrımcılığa uğradığı, Alman Anayasası’nın 3’üncü maddesindeki eşitlik ilkesiyle bağdaşmayan uygulamanın sona ereceği ‘tarihi bir gün’ mü olacak?” diye sordum.
Yanıtı çok açıktı...
“Bugün önemli bir gün. Bazı ülkeler için geçerli olan eşitsizlik de böylece sona erecektir. Bazı ülkelerden gelenlere çifte vatandaşlık hakkı tanındığı halde, bazı ülke vatandaşlarına böyle bir hak verilmemesi eşitsizlikti ve işte biz bu eşitsizliği sonlandırıyoruz. Bu çok önemli bir adımdır. Bugün çok önemli bir gündür” dedi.
Oylamadan önce Modern Vatandaşlık Yasa Tasarısı tartışmaları sırasında federal Meclis’te kürsüye çıkarak konuşma yapan SPD’li, Yeşiller’li, FDP’li ve Sol Partili milletvekillerin hepsi de çifte vatandaşlık yolunun açılmasını savundu.
Hepsi de şimdiye kadar Alman vatandaşlığını alanların yarıdan fazlasının, yüzde 60’ının köken vatandaşlıklarını da koruduğunu, yani çifte vatandaş statüsünde olduğunu söyledi.
Bu eşitsizliğe son verilmesi gerektiğini savundular.

Haberin Devamı

HAKSIZLIKTAN HİÇ BAHSEDİLMEDİ
Tabii CDU/CSU, Almanya’nın o zamanki Başbakanı Gerhard Schröder döneminde 1999 yılında SPD ile Yeşiller’in oluşturduğu koalisyon hükümetinin 1913 yılından beri geçerli olan kan bağına dayalı (ius sangunis) uygulamasına son vererek doğulan yere dayalı (ius soli) ve çifte vatandaşlığı da içeren Vatandaşlık Yasası’na yine karşı çıktı.
Tabii ırkçı, sağ popülist Almanya için Alternatif (AfD) milletvekilleri de.
Hükümet partilerini Alman vatandaşlığını ‘değersizleştirmek’le suçladılar.
Ama hiçbiri de Alman Anayasası’nın yıllarca ihlal edilmesinden, bazı ülkelerden gelen insanlara eşit davranılmayarak yıllarca haksızlık yapıldığından hiç bahsetmediler.
Alman gazete ve dergileri de öyle...
Gazete ve dergilerin dijital ortamdaki haberlerinde de, ertesi günkü ve daha sonraki günlerdeki sayfalarında da, “Şu anda çifte vatandaşlık ‘Ausnahme’ (istisna) olduğu halde, yeni yasaya göre herkes çifte vatandaş olabilecek” denildi.
*
‘Ausnahme’, Türkçe’de ‘istisna’ demektir.
Yani kural dışı, çok nadir, bir kereye mahsus, müstesna anlamına gelmektedir.
Almanca’da da öyle.
Resmi verilere göre şimdiye kadar Alman vatandaşlığına geçenlerin yüzde 60’ı, ‘çifte vandaş’ statüsündedir.
Bu nasıl bir ‘Ausnahme’dir, nasıl bir istisnadır?
Bu ne biçim bir istisna anlayışıdır?
Bu yaklaşımı da, mantığı da, daha doğrusu ‘mantıksızlığı’ da anlamak mümkün değildir.
İşte bu nedenle “Şu ‘Bizim Almanları’ anlamak kolay değil” diyorum.

 

BAKMADAN GEÇME!