‘Bıraksam Çetin de ölecekti’
Güncelleme Tarihi:
Bir anne ile üç çocuğunun hayatını kaybettiği Kraichtal-Unteröwisheim kasabasındaki yangın, ailenin dostlarını ve komşularını yasa boğdu. Yangında hayatını kaybeden Ebru Turan’ın arkadaşı Çetin Çil, “Çok çaba harcadık ancak başaramadık” derken, kasabada yaşayan Türkler de “Kim varsa yardıma koştu. Ancak alevler binayı sarmıştı” diyerek ellerinden bir şey gelmediğini söyledi.
ALMANYA’nın Karlsruhe kenti yakınlarındaki Kraichtal-Unteröwisheim kasabasında hayatını kaybeden ailenin kimlikleri belli oldu. 41 yaşındaki Ebru Turan ile çocukları 8 yaşındaki Carlo Turan, 6 yaşındaki ikizler Yavuz Can Ahmet ve Oğuz Ahmet, önceki gün çıkan yangında yaşamını yitirdi. Olay yerine giderek Emniyet Müdürü Caren Denner ve Emniyet Müdür Yardımcısı Hans Matheis’ten bilgi alan Karlsruhe Başkonsolosu Banu Terzioğlu, şunları söyledi:
“Yetkililerle gerekli görüşmeleri yaptık. Olayı öğrenir öğrenmez polisle temas halindeydik. Karlsruhe Emniyeti bu konularda çok hassas, polis çok tiziz çalışıyor. Kriminal incelemeler sonucunda yangının neden çıktığını bizlere bildirecekler. 4 vatandaşımız yangında hayatını kaybetti çok üzgünüz. Burada kötü bir olay yaşandı. Bunu kelimelerle tarif etmek zor. Acının dili, dini, ırkı olmaz.”
Yangında hayatını kaybeden ailenin Bayburtlu dostları 54 yaşındaki Çetin Çil de aileye yardım etmek isterken yaralandı. BG Klinik Ludwigshafen hastanesinde tedavi gören Çil, yaşadıklarını şöyle anlattı:
“Ben Ebru’nun arkadaşıyım. Onlara yardım amaçlı gelip gidiyordum. Olay günü çocuklar yukarıda oynuyordu ben ve Ebru mutfaktaydık. Bir anda yukarıdan ses duyuldu önce Ebru koştu, ‘Çocuklarım yanıyor’ diye bağırınca ben de hemen yukarıya koştum. Her yer alev ve dumandı. Birlikte aşağıya indik. Ebru yukarıya su götürdü söndürmek için ben de bir şeyler aramak için aşağı indim. Ebru ve ben çocukları kurtarmak için çaba sarf ettik ama maalesef ben düştüm ve bir daha yukarı çıkamadım. Ebru ve çocukları kurtaramadım.”
‘ÇATIYA ÇIKAN MERDİVENLER YANIYORDU’
Ailenin komşuları da yaşanan acı olayın arkasından üzüntülerini dile getirdi. Kahramanmaraşlı Fatma Genç, “Sözün bittiği yerdeyiz. Konuşacak fazla bir şey bulamıyorum. Hep birlikte bana gelirlerdi, bizden döner alırlardı. Buraya 2 hafta önce taşındılar. Nerelisiniz diye sorduğumda ‘Tunceliliyim’ dedi. Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın, bu son olsun artık” dedi.
Güven Kazanç ise, “Tam işe gidecekken eşim beni arayarak ‘Yangın var’ dedi. Hemen geldim, içeri girdiğimde Çetin Çil’i (54) gördüm. Bir şeyler yapmaya çalışıyordu. Yukarıdan sesler geliyordu. Evin içindeki çatıya çıkan merdivenler yanıyordu. 3-4 kez küçük çaplı patlamalar duyduk. Maalesef çatıya çıkamadık. Aşırı duman ve alevler vardı. Çetin yukarı çıkmak istedi, onu tuttum aşağı indirdim. Kolları yanmıştı, bıraksam o da ölecekti. Hastaneye kaldırılan Çetin’in hayatı tehlikesi bulunmadığını öğrendik. Çok üzgünüz büyük bir travma yaşıyoruz” diyerek duygularını anlattı.
‘KİM VARSA YARDIMA KOŞTU’
Kahramanmaraşlı Ali Genç de şunları söyledi: “Ben eşimle döner dükkanında çalışıyordum. Müşterimiz dışarıdan bağırdı ‘Yangın var’ diye. Ben de hemen yangın tüpünü aldığım gibi koştum. Yanan ev bize 50 metre ilerideydi. Fakat alevler binayı sarmıştı. Allah kimseye böyle bir acı yaşatmasın. Kasabamızda kim varsa yardıma koştu ama kurtaramadık. Çocuklar hep neşeli, hayat doluydular. Geceleri uyuyamıyoruz. Yastayız.”
