Yamalı pankart!

Güncelleme Tarihi:

Yamalı pankart
Oluşturulma Tarihi: Kasım 16, 2017 19:08

Güneş Terkol’un Art Night Londra için hazırladığı ve Türkiye’de ilk kez Krank Art Gallery’de sergilenen pankart projesi ‘Evim Kalbimdir’, farklı dokulardan kumaşların bir araya getirildiği bir sokak ‘patchwork’ü (yama işi)... Proje, ev içine dair malzemenin işlevinden uzaklaştırıldığı bir sokak şölenine zemin sağlıyor.

Haberin Devamı

‘Patchwork’ (ya da çok rağbet görmeyen Türkçe ismiyle ‘yama işi’) görülür görülmez ev içine dair çağrışımlar uyandıran türde objelerden biri. Eldeki artık malzemeler kullanılarak yapılması, akla geleneksel işbölümünün hâlâ geçerli olduğu dönemde üretimini evin içiyle sınırlandıran bir kadını getiriyor. Dekoratif bir obje olarak kullanıldığı dönemlerde ise belki ancak ‘ev sıcaklığı’na gönderme yapan nostaljik bir unsur işlevi görebilir. Kısacası bir sokak eyleminde görmeyi beklemediğimiz, görsek bile şaşıracağımız türden bir uygulama.

Güneş Terkol’un Krank Art Gallery’de sergilenen projesi ‘Evim Kalbimdir’ de sokakta da olsa, galeri mekânında da olsa, göreni tam bu sebeplerden şaşırtan bir pankart, farklı dokulardan kumaşların bir araya getirildiği bir sokak ‘patchwork’ü. Rengârenk kumaş parçalarının kare kare birleştirildiği bir battaniye kadar düzgün değil; dikiş izleri oldukça belirgin. Üst üste dikilmiş kumaş parçaları, geometrik bir düzlüğü değil, süreç içinde şekillenmiş bir üretimi yansıtıyor. Belli belirsiz siyah figürlerin arasına serpilmiş konuşma balonları, metinler, bir sokak eyleminde görmeye alışık olduğumuz türdeki net bildirilerdense, odağı bilinçlice kaydırılmış cümlelerden oluşuyor. “Sanat bizi birleştirir” ifadesi şehrin gürültüsünü emecek türden bir sessizliğe özlemle bir araya geliyor. “Evsizliğe, hava kirliliğine hayır” çağrıları, çocuk elinden çıkmış resimleri andıran bir naiflikle sunuluyor. Başka bir deyişle Güneş Terkol, şimdiye kadar gerçekleştirdiği bu yedinci pankart işinde de günlük hayatın işleyişini mümkün kılan düzenin kırıldığı noktaları kutluyor. ‘Evim Kalbimdir’de ev ile ev dışının, geleneksel işbölümündeki kadın-erkek ayrımının, göçmenlerin sığındıkları topluma entegrasyonu için öngörülen düzenin aksadığı noktalar, ev içine dair malzemenin işlevinden uzaklaştırıldığı bir sokak şölenine zemin sağlıyor.

Yamalı pankart


Tabii ki ‘Evim Kalbimdir’in arkasındaki sürecin bilgisi, bu çerçeveyi daha da anlaşılır kılmakta. ‘Evim Kalbimdir’, Terkol’un Londra’da gerçekleştirilen çağdaş sanat festivali Art Night için ürettiği bir proje. Göçmen nüfusun ağırlıkta olduğu sosyal konut Middlesex Street Estate’in sakinleriyle beraber kolektif bir çalışmanın ürünü. Terkol’un tasarladığı zeminin üzerine işlenen bu pankart, daha sonra 4 x 12 metre ölçülerinde büyütülerek söz konusu konutun cephesinde kalıcı bir duvar resmine dönüştürülmüştü. Krank Art Gallery’ye girdiğinizde de bir tarafta söz konusu eylemin videosu, diğer tarafta pankartın kendisi ve onunla bağlantılı panoyla beraber bu hikâyenin tamamına vâkıf oluyorsunuz. Ancak işin ilginci, pankartın kolektif üretimden kaynaklı çeşitlilik içeren yapısını, üretime katkıda bulunan göçmenlerin, bildik anlamıyla şehre mesafelerini algılayabilmek için öncesindeki süreci illaki bilmeniz gerekmemesi. Tıpkı bir sokak şöleninde olması gerektiği gibi...
‘Evim Kalbimdir’de ‘patchwork’ üzerinden evin içiyle dışı arasındaki çatışma bir kez daha vurgulanmıyor. Tam aksine proje, bu ikisinin arasındaki mesafenin o kadar da kat edilemez olmadığını hissettiriyor. ‘Evim Kalbimdir’ kumaşı işleyen göçmen nüfusun dünyasına bir ‘pencere’ açmıyor ya da onları tanımayı, tanıtmayı amaçlamıyor. Çok daha isabetli bir yöntemle kendini kolektifin işleyişine bırakıyor.

Güneş Terkol’un ‘Evim Kalbimdir’ sergisi 18 Kasım’a kadar Krank Art Gallery’de görülebilir.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!