GeriSeyahat Akvaryum gibi deniz, 30 farklı dalış noktası trekking, su kayağı, tarih ve sanat KAŞ
MENÜ
  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Hürriyet Twitter
    • Yazdır
    • A
      Yazı Tipi
Akvaryum gibi deniz, 30 farklı dalış noktası trekking, su kayağı, tarih ve sanat KAŞ

Akvaryum gibi deniz, 30 farklı dalış noktası trekking, su kayağı, tarih ve sanat KAŞ

Kaş’ın antik adı, ‘kayanın karşısı’ anlamına gelen Antiphellos. Kent, bugün Çukurbağ köyünün yakınındaki antik Phellos’un limanıydı. Antiphellos, Likya Birliği zamanında kaliteli sünger çıkarılan, gemi yapımında kullanılan sedir ağaçlarının yetiştiği ve ihraç edildiği bir limandı.

Likyalılar ölümden korkmadıkları ve ruhun ölümsüzlüğüne inandıkları için, kaya mezarlarını ve lahitleri, şehirlerini süsleyen eserler olarak tasarladılar. Lahitler arasında en ilginç ve görkemli olanı, Uzun Çarşı’nın bir ucundaki Kral Lahdi (MÖ 4. yüzyıl). Üzerinde sekiz satırlık Likya dilinde kitabenin bulunduğu lahdin kapağının köşelerinde aslan başı motifleri görülüyor.

Antik kentin etrafa yayılmış kalıntıları pek fazla değil ancak etkileyici. Merkezden batıya doğru, Hastane Caddesi’nden 500 metre kadar devam edince, neredeyse hiç zarar görmemiş, 26 sıralı, küçük Helenistik tiyatro, Anadolu’da denize cephesi olan tek tiyatro. Burası, günbatımı için klasik bir nokta.

Tiyatronun yanından çıkan bir patikayla varılan Akdam Mezarı (MÖ 4. yüzyıl), doğal kayaya kesilerek yapılmış, ev tipi bir mezar. 3.5 metre yüksekliğindeki mezarın içinde el ele dans eden 24 kız kabartması fark ediliyor.

Yat Limanı girişindeki Meis Bar (0536 475 40 21), aynı zamanda MÖ 5. yüzyıla ait, kayaya oyulmuş ve tavanı sütunlar üzerinde birbirine geçmiş blok taşlardan oluşan bir su sarnıcı.

KAŞ PLAJLARI

Kaş’ın ne denli popüler bir tatil yeri olduğu göz önüne alınırsa, merkezinde ya da civarında bulunan doğal kumsalların azlığı hayal kırıklığı yaratabilir. Kaş’ın içinden denize girmekte sıkıntı yok. Denize yüzünüzü döndüğünüzde, solda kalan plajlar kaynak sularıyla karıştığı için soğuk, sağ taraftakilerse ılık. Deniz şeffaf, rengi turkuaz.

Kumda uzanmak isteyenler için en yakın seçenek, Kaş- Kalkan yolunun 18. kilometresinde, Kalkan’a yedi kilometre kala, dar bir kanyonun denize açıldığı yerde, 192 basamakla inilen Kaputaş Plajı. Ayrıca Bucak Denizi’nin kuzey kıyısında da tam kum olmayan bazı plajlar var. Bunlardan biri, Kaş- Kalkan yolu üzerinde, merkeze 1.5 kilometre uzaklıktaki Olympos Mocamp’ın (klimalı bungalovları, çadır ve karavan yeri, 0242 836 22 52) bir kilometre ilerisindeki Akçagerme Plajı. Aynı yol üzerinde, Kaş’a bir kilometre mesafedeki Can Mocamp’ın da plajı, çadır ve karavan yerleri bulunuyor.

Küçük Çakıl Plajı’nda kıyıyı istila etmiş olan otellerin plajlarına girmek serbest. Ayrıca plaj boyunca şezlong, şemsiye, yiyecek ve içecek bulunan işletmeler de var. Geceyarısına kadar açık Derya Cafe’nin (0242 836 24 37) gölgelik sedirleri, denize girmek istemeyenler için serin bir mola yeri. Küçük Çakıl, genellikle kalabalık.

Merkezin yaklaşık bir kilometre doğusunda, şemsiye ve şezlongların bulunduğu, daha sakin olan Büyük Çakıl Plajı’nın, aynı zamanda da denizi daha ılık. Burada kalamar yuvaları bulunduğundan şnorkel için uygun ve günbatımında da mutlaka uğranması gereken bir yer. Gün boyu, plaj ile buradaki salaş balık lokantaları arasında, hamaklarda vakit geçirilir ve günün sonunda da güneşin batışı seyredilir. Gereksiz müzik yayını yapılmadığından burası genellikle huzurludur. Lokantalar arasında, gün battıktan sonra ateş yakılan Memed’in Yeri (0242 836 33 04), daha şıklık arayanlar için Sunset Beach (0537 449 91 37) ve buranın köklü mekanlarından, denize sıfır Ömür Restaurant (0242 836 26 12) bazı seçenekler.

TEKNEYLE LİMANAĞZI

Büyük Çakıl’dan Limanağzı olarak bilinen ve Kaş’tan ancak yürüyerek ya da tekneyle ulaşılabilen koya 45 dakika ya da bir saat süren bir trekking yapmak mümkün. 3. derece doğal SİT alanı olan Limanağzı’nın denizi, mavi bayraklı olmasına rağmen, yapılaşmadan olumsuz etkilenen Küçük Çakıl’a göre daha temiz. Yürüyüşçüler yine Likya Yolu’nun kırmızı- beyaz işaretlerini izleyerek, Limanağzı’ndan Kekova’ya devam ederler.

Limanağzı tekneleri, Atatürk heykelinin olduğu meydanın karşısından, 09.30’dan itibaren kalkar ve yaklaşık 20 dakika sonra Limanağzı’na ulaşır. Gün içinde, 18.30’a kadar tekneler gidip gelir ve bir tesisten diğerine de yolcu taşırlar ancak bunlar sabah seferleri kadar sık değildir. Koydaki üç işletme; Bilal’in Yeri, Don Quijote Beach Club ve Nuri’s Beach. Tekneler ilk Bilal’in Yeri’ne uğrar. Buradan bir patikadan ikincisine yürümek, yaklaşık 15 dakikayı bulur. Don Quijote’den de Nuri’s Beach, biraz daha az sürer. Kaş (Büyük Çakıl)- Limanağzı yürüyüşü, Nuri’s Beach’te sona erer. Nuri’s Beach (0536 582 75 77), buranın en eskisi. Yemekleri güzel, ballı meyveli yoğurdu var ve kendi yaptıkları zeytin ve zeytinyağından ikram ediyorlar. Haber vermek şartıyla burada kamp yapmak mümkün. İşletme, iskelesine gelen yatlara ücretsiz bağlama ve elektrik servisi veriyor, su temin ediyor.

24 saat açık Bilal’in Yeri de (0535 395 81 82), özellikle denizi, zeytinyağda yapılan patates kızartması ve ünlü avcı böreğiyle birçokları tarafından tercih edilen, 15 yıllık bir aile işletmesi. Buranın güneyinde, 10 dakikalık bir yürüyüşle varılan Hıdrellez Mağarası hakkında Bilal Bey’den bilgi alabilirsiniz. Bu iki salaş ve sevimli işletmenin arasındaki Don Quijote (0535 219 84 32), mavi beyaz, ahşap dekorasyonuyla, koyun en şık ‘’beach club’’ı. Taş platformları, gölgelik çardakları ve barı olan işletmenin mönüsünde çeşit çok ve her öğlen özellikle kaptanların tercihi olan ev yemekleri çıkıyor. Kaya mezarlarını gören tesis, aynı zamanda alternatif bir konaklama yeri. Koya bakan verandalı, klimalı ve cibinlikli yatakları olan sekiz odası var.

YARIMADANIN MANZARASI

Merkezden batıya doğru, Hastane Caddesi’nin üzerinde ve eskiden bir Rum kilisesi olan Yeni Cami’nin etrafında, Kaş’ın eski ve ekonomik pansiyonları var. Hastane Caddesi, Kaş’ı beş kilometre mesafedeki Çukurbağ Yarımadası’na bağlıyor. 1990’ların ortalarından itibaren, Kaş’tan Bucak Denizi’ne uzanan bu yarımadada, manzaralı, lüks oteller ve villalar inşa edilmeye başlanmıştı. Bugün yarımadaya uzaktan baktığınızda fazlasıyla yapılaşmaya maruz kaldığı fark ediliyor.

Yarımadadan Meis Adası’nın görüntüleri muhteşem. Burada da otellerin önlerindeki özel plajlarından başka, denize girecek doğru dürüst bir yer yok. Hastane Caddesi’nden biraz ilerleyince, iki mekanda denize girmek mümkün. Biri, Leymona Restaurant- Bar- Cafe- Beach (0242 836 26 47), diğeriyse antik tiyatrodan hemen sonra soldaki Kaş Camping (0242 836 10 50, www.kascamping.com İnce Boğaz olarak bilinen mevkide, yolun her iki yanında, tesis bulunmayan iki küçük halk plajı var. Hemen yolun sağındaki plajın yanından denize uzanan ahşap platformun sonundaki Dolphin Park’ta (0242 836 41 36, 0535 586 92 52), bir yunusu seyredebilir, fotoğrafını çekebilir ve onunla birlikte yüzebilirsiniz. Burada aynı zamanda, dünyada yaygın olarak, zihinsel özürlüler üzerinde uygulanan ve yüksek frekanslı ses dalgalarının kullanılmasını içeren ‘’ultrasound terapi’’ de yapılıyor. Yunusla birlikte yüzmek ve daha fazla bilgi almak isteyenlere, yaz kış açık tesisin sorumlusu Ece Belenlioğlu yardımcı oluyor.

KAŞ’TA SANAT

Her yıl tasarladıkları projeler ve çektikleri fotoğraflarla Kaş ve Türkiye tanıtımını gönüllü üstlenen Semra Yılmaz ve Tunç Üvendire’nin dükkanı İpek Yolu’nun (Uzun Çarşı No:1, 0242 836 39 80), galeri köşesindeki keyifli fotoğraf sergileri herkese açık.

Özel tasarım tabaklar, kahve fincanları ve kupalar satılan Galeri Anatolia’da (Hükümet Cad. No: 2/1, 0242 836 19 54), küçük bir workshopla, kendi seramiğinizi kendiniz yapabilirsiniz. Galerinin sahipleri Sibel Düzel ve Mesut Yücel tarafından tasarlanan Artventure sergisi (www.artventure-kas.com), geçen yıl büyük ilgi görmüştü.

Ressam ve fotoğrafçı Aydın Çukurova’nın kurduğu, Likya Yolu üzerinde bulunan ve Türkiye’nin en güzel konuma sahip sanat kamplarından biri olan Kaş-Eflatun Sanat Kampı’nın (0242 839 54 29, 0532 374 02 19, www.kasartcamp.com) programında resim, seramik, heykel, ebru ve fotoğraf kurslarının yanısıra yoga, reiki, kristal terapi workshopları, Likya kültür yürüyüşleri, tekne ve kano gezileri, yamaç paraşütü ve dalış gibi aktiviteler de var. Hiçbir atölye çalışmasına katılmak istemeyenlerse dinlenmek için burada konaklayabilir, bahçeyle uğraşarak ya da kampın zengin kütüphanesindeki kitapları okuyarak vakit geçirebilirler.

KAŞ’TA DALIŞ

Kaş’ta, yoğunluk nisan- kasım döneminde olmak üzere, yıl boyu dalış yapmak mümkün. Özellikle 26 derecedeki su sıcaklığı ve sakin deniz nedeniyle, eylül ayı en tercih edilen zaman. Su sıcaklığı düşük olduğu zamanlarda ise sığ sularda bile balık çeşitliliği artış gösteriyor. Kaş, yeni başlayanlar ya da deneyimliler için, her seviyede dalış meraklısının rağbet ettiği bir merkez.

Dalış başına ödeme yapılabildiği gibi, daha ekonomik olan 5, 10 ya da daha fazla dalış için hazırlanan paket programlar da var. Ayrıca dalış noktalarının Kaş’a yakın olması sayesinde, sadece sabah ya da akşamüstü dalışlarına katılmak mümkün. Kaş’ta en fazla bir saatlik mesafede, 25- 30 dalış noktası bulunuyor. Bunların bir kısmı Çukurbağ Yarımadası’nın güney kıyılarında, çoğunluğu ise Limanağzı ile Meis Adası arasındaki adacıklar civarında.

En ilginç dalış noktaları şöyle; Kaş’ın güneyinde, 25 dakika mesafedeki Flying Fish Reef (Uçan Balık Resifi), 5 ile 40 metre arasındaki derinliklerde bulunan mercan kayalıklarıdır ve çevresinde mevsimine bağlı olarak çok çeşitli balık türleri (orfoz, lagos, sinarit, su kaplumbağası, akya, müren, ahtapot) barındırır. Yine bu alanda, 55 metreden başlayan eğimli bir zeminde, II. Dünya Savaşı’nda düşen İtalyan uçağının kalıntılarını görmek mümkün. Aynı bölgede, Kovan Adası’nın yakınında bulunan Kanyon Batığı’nda, 1960’larda sığda batan ancak daha sonra dinamitlenerek 35 metreye indirilen Yunan kargo gemisi var. Kaş’ın güneydoğusunda, 40 dakikalık mesafede bulunan ve bir ucundan girip diğer ucundan çıkılan, 30 metre uzunluğundaki tünel de ilgi çekici.

Kaş’ın güneydoğusunda bulunan, dünyanın bilinen en eski batığı (M.Ö. 13. yüzyıl) Uluburun’dan çıkanlar, bugün Bodrum Sualtı Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor. Heybeli ve Besmi adalarının çevreleri ise bu dalış noktalarına alternatif yerler. Tüm sualtı zenginliğine rağmen, katı atıklar ve Meis balıkçılarının dinamitle avlanmaları, sualtını tehdit etmeyi sürdürüyor. Kaş’ta bir düzine dalış okulu var. Bunlardan bazıları; Nautilus (0242 836 20 85, www.nautilusdiving.org), Bougainville Travel (0242 836 37 37, www.bougainville-turkey.com), Sun Diving (0242 836 26 37, www.sundiving.de), Mavi Diving (0242 836 31 41, www.mavidiving.com), Likya Diving (Bülent; 0542 811 82 07).

AKTİVİTE

Trekking
Likya Yolu, St. Paul Yolu ve Türkiye’nin bütün dağlarını ve trekking rotalarını Özkan Yaşar (0532 481 9 67- 0242 836 24 80) ile keşfedebilirsiniz. Özkan, Kaş civarında günübirlik ve kamplı yürüyüşler düzenliyor.

Sea kayaking Tandem paraşüt hálá Kaş’ın en popüler doğa sporlarından biri. Ancak yakın zamanda ‘’Sea Kayaking’’ de ilgi görmeye başladı. Deniz kayaklarıyla yapılan, sporla tarihi birarada yaşayabileceğiniz, 3, 6, 10 günlük turlar ve özel ekspedisyonlar için, Dragoman Outdoor Activities Centre (0242 836 36 14, www.dragoman-turkey.com ) ve Bougainville Travel’ı (0242 836 37 37, www.bougainville-turkey.com) arayın.

YAZARIN SEÇİMİ

Çukurbağ Yarımadası’nın ortasındaki kavşağa gelmeden 100 metre önce, sola, aşağıya inen belirsiz bir yol Hidayet’in Koyu’na varır. Sahibinin ismiyle anılan bu bakir koy, yüzmek ve özellikle şnorkel yapmak için Kaş’taki en güzel noktalardan biri. Denizin berraklığı ve beyazdan turkuaza dönüşen rengi, adeta bir akvaryumda yüzüyormuşsunuz hissi verir. Koyda, yiyecek ve içecek bulabileceğiniz derme çatma bir çardak ve birkaç masa var. Ancak koya inerken sağınızdaki ilk evde durup Lütfiye Hanım’ın (0242 836 17 55) dillere destan gözlemesinden (favorim patlıcanlı) ya da haşhaşlı katmerinden mutlaka tatmalısınız. Böylesine ince açılmış, baklava gibi çıtır çıtır bir gözlemeyi daha önce denememiş olduğunuza bahse girebilirim. Sevecen oğlu Mustafa ve emekli polis eşi Ramazan Bey’le birlikte yaşayan Lütfiye Hanım’ın Kaş’ın sürgün yeri olduğu zamanlardan anlattıkları, özenle hazırladığı gözleme sofrası kadar akılda kalıcı.
False