Akçakoca’da Özel Vaaz Ve İrşad Programı
Güncelleme Tarihi:
IHA
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 25, 2015 12:30
MÜFTÜ SELAMİ EMEN AKÇAKOCA'DA VAAZ VERDİ.
Düzce Müftülüğü tarafından düzenlenen 2015 Yılı 3. dönem Ramazan sonrası özel vaaz ve irşad programı başladı.
Program İl, İlçe, Belde ve Köylerdeki halkı dini ve sosyal konularda aydınlatmak amacıyla Müftü Selami Emen’in başkanlığında oluşan irşat ekibi ile İlçe Müftüleri ve Vaizleri tarafından 30 Eylül 2015 tarihine kadar devam edecek.
Müftü Selami Emen tarafından Akçakoca Merkez Caminde “Cennet Ehlinin Özellikleri” konulu vaaz ile başladı.
Emen vaazında özetle şu ifadelere yer verdi; “Allah, rızasını kazanan kulları için, dünyadaki bu kısa yaşamın ardından, sonsuz ve eşsiz bir hayat yaratmıştır. İnsan, dünya hayatında nefsindeki kötülükleri yenip ömrünü Allah’ın razı olacağı şekilde geçirmekle sorumludur. Bunun içinse kendisine ortalama altmış yetmiş yıl gibi çok az bir süre verilmiştir. Allah, rızasını kazanan kulları için, dünyadaki bu kısa yaşamın ardından, sonsuz ve eşsiz bir hayat yaratmıştır. Dünya hayatındaki bu ömür göz açıp kapayıncaya kadar, hızla tükenip geçmektedir. Bu süre içerisinde sabır gösteren, güzel ahlakta kararlı davranan, Allah’a samimi bir kul olan kimseler ahirette çok büyük bir mükafatla sonsuz cennet hayatıyla karşılaşacaklardır. Kuşkusuz bu Rabbimizin kullarına olan ihsanının, rahmetinin ve sevgisinin çok önemli bir tecellisidir. Asıl hayatını cennette yaşayacağını, bu nedenle tüm çabasının da sonsuz güzellikler yurdu olan cennete yönelik olmasını hatırlatmıştır.”
CENNET İNSAN İÇİN BÜYÜK BİR NİMET
“Allah insanın fıtratını ancak cennette rahat edebileceği ve nefsinin isteklerini ancak burada karşılayabileceği şekilde yaratmıştır” diyen Müftü Emen, “Kuran’ın pek çok ayetinde bu gerçek insana bildirilmiştir. Asıl hayatını cennette yaşayacağını, bu nedenle tüm çabasının da sonsuz güzellikler yurdu olan cennete yönelik olmasını hatırlatmıştır. Bu konudaki Kuran ayetlerinden bazıları şöyledir: Bu dünya hayatı, yalnızca bir oyun ve tutkulu bir oyalanmadır. Gerçekten ahiret yurdu ise, asıl hayat odur. Bir bilselerdi. Gerçek şu ki, ebrar olanlar (iyiler, doğru olanlar), elbette nimetler içindedirler. Tahtlar üzerinde bakıp-seyretmektedirler. Nimetin parıltılı-sevincini sen onların yüzlerinde tanırsın. Onlara mühürlü, katıksız bir şaraptan içirilir. Ki onun sonu misktir. Şu halde yarışmak isteyenler, bunun için yarışsınlar. Allah dilediğine rızkı genişletir-yayar ve daraltır da. Onlar ise dünya hayatına sevindiler. Oysaki dünya hayatı, ahirette (ki sınırsız mutluluk yanında geçici) bir meta’dan başkası değildir. Orada diledikleri her şey onlarındır; Katımızda daha fazlası da var. Cennet insan için büyük bir nimettir. Peygamber Efendimiz (sav) de bir hadis-i şerifinde dünya hayatının yanında, cennetin insan için nasıl büyük bir nimet olduğunu şöyle bir örnek ile açıklamıştır: Örneğinde ‘Cennette, yay kadar bir yer, Güneş’in üzerine doğduğu veya battığı şeyden (dünyadan) daha hayırlıdır’ demiştir” dedi.
Program İl, İlçe, Belde ve Köylerdeki halkı dini ve sosyal konularda aydınlatmak amacıyla Müftü Selami Emen’in başkanlığında oluşan irşat ekibi ile İlçe Müftüleri ve Vaizleri tarafından 30 Eylül 2015 tarihine kadar devam edecek.
Müftü Selami Emen tarafından Akçakoca Merkez Caminde “Cennet Ehlinin Özellikleri” konulu vaaz ile başladı.
Emen vaazında özetle şu ifadelere yer verdi; “Allah, rızasını kazanan kulları için, dünyadaki bu kısa yaşamın ardından, sonsuz ve eşsiz bir hayat yaratmıştır. İnsan, dünya hayatında nefsindeki kötülükleri yenip ömrünü Allah’ın razı olacağı şekilde geçirmekle sorumludur. Bunun içinse kendisine ortalama altmış yetmiş yıl gibi çok az bir süre verilmiştir. Allah, rızasını kazanan kulları için, dünyadaki bu kısa yaşamın ardından, sonsuz ve eşsiz bir hayat yaratmıştır. Dünya hayatındaki bu ömür göz açıp kapayıncaya kadar, hızla tükenip geçmektedir. Bu süre içerisinde sabır gösteren, güzel ahlakta kararlı davranan, Allah’a samimi bir kul olan kimseler ahirette çok büyük bir mükafatla sonsuz cennet hayatıyla karşılaşacaklardır. Kuşkusuz bu Rabbimizin kullarına olan ihsanının, rahmetinin ve sevgisinin çok önemli bir tecellisidir. Asıl hayatını cennette yaşayacağını, bu nedenle tüm çabasının da sonsuz güzellikler yurdu olan cennete yönelik olmasını hatırlatmıştır.”
CENNET İNSAN İÇİN BÜYÜK BİR NİMET
“Allah insanın fıtratını ancak cennette rahat edebileceği ve nefsinin isteklerini ancak burada karşılayabileceği şekilde yaratmıştır” diyen Müftü Emen, “Kuran’ın pek çok ayetinde bu gerçek insana bildirilmiştir. Asıl hayatını cennette yaşayacağını, bu nedenle tüm çabasının da sonsuz güzellikler yurdu olan cennete yönelik olmasını hatırlatmıştır. Bu konudaki Kuran ayetlerinden bazıları şöyledir: Bu dünya hayatı, yalnızca bir oyun ve tutkulu bir oyalanmadır. Gerçekten ahiret yurdu ise, asıl hayat odur. Bir bilselerdi. Gerçek şu ki, ebrar olanlar (iyiler, doğru olanlar), elbette nimetler içindedirler. Tahtlar üzerinde bakıp-seyretmektedirler. Nimetin parıltılı-sevincini sen onların yüzlerinde tanırsın. Onlara mühürlü, katıksız bir şaraptan içirilir. Ki onun sonu misktir. Şu halde yarışmak isteyenler, bunun için yarışsınlar. Allah dilediğine rızkı genişletir-yayar ve daraltır da. Onlar ise dünya hayatına sevindiler. Oysaki dünya hayatı, ahirette (ki sınırsız mutluluk yanında geçici) bir meta’dan başkası değildir. Orada diledikleri her şey onlarındır; Katımızda daha fazlası da var. Cennet insan için büyük bir nimettir. Peygamber Efendimiz (sav) de bir hadis-i şerifinde dünya hayatının yanında, cennetin insan için nasıl büyük bir nimet olduğunu şöyle bir örnek ile açıklamıştır: Örneğinde ‘Cennette, yay kadar bir yer, Güneş’in üzerine doğduğu veya battığı şeyden (dünyadan) daha hayırlıdır’ demiştir” dedi.