8 yıl bekledi, bebeğini öğrenemeden şehit düştü

Güncelleme Tarihi:

8 yıl bekledi, bebeğini öğrenemeden şehit düştü
Oluşturulma Tarihi: Ağustos 29, 2016 14:32

Darbe gecesi yüzlerce yeni acı yaşanmasına neden oldu. Bunlardan biri 8 yıl boyunca baba olmayı bekleyen Alper Kaymakçı ve ailesinin yaşadıkları. O şehit düştü, eşi bebekleri olacağını öğrendi. Diğeri ise Yasin Bahadır Yüce. Bir çocuk ona şehit olacağını söyledi. Bebeği olacağını öğrendiği zaman da kendi ismini bebeğine verdi. Onu göremeden şehit düştü. Babası torununu ilk olarak oğlunun mezarına götürdü.

Haberin Devamı

Darbe gecesi yaşamını yitiren iki gencin öyküsü yürekleri burktu. Polis memuru Yasin Bahadır Yüce ile darbe olduğunu öğrenir öğrenmez dışarı çıkan ve atılan bomba ile şehit olan Alper Kaymakçı’nın öyküsünü yakınları anlattı:

BABASINI ALTI KEZ ARAMIŞ

Baba Gürsel Kaymakçı: “Darbe gecesi ben TIR sürüyordum, uzun yoldaydım. Cumhurbaşkanımız vatandaşı sokağa çağırınca oğlum arayıp bana ‘Kendine dikkat et baba’ dedi. Koşa koşa Külliye’nin oraya gitmiş. Daha sonra beni 6 sefer aramış ama konuşamadık. Amca çocuklarına da telefon etmiş. Saat 05.30 gibi ‘Hakkınızı helal edin’ demiş. Tankları bertaraf etmişler, Külliye’nin oradaki camide namaz kılıyorlarmış, gelen son bomba ile oğlum şehit düşmüş. 8 yıldır bebek istiyorlardı. Gelinim Mısır’da okuyordu. Geldikten sonra tedavi olacaklardı. Meğer hamileymiş. Oğlum bebeğinin olacağını öğrenemeden şehit düştü, ama Cenab-ı Allah bize bir mucize verdi. 30 yaşındaydı, ülkesini çok severdi. Çok farklıydı benim oğlum. Hiçbir insanı üzmezdi. Benim yanımda sesini dahi yükseltmezdi. Bir fabrikada çalışıyordu. Telefonunu, kimliğini henüz alamadık. Görüntüler vardır mutlaka. Şimdi kimliğini ve telefonunu almayı bekliyoruz. Allah ülkemizi korudu. Vatan sağolsun. Ben uzun yolda olduğum için şehit olduğunu bana söylememişler. Bebeğinin ismini de Alper Salih koyacağız. Adı Alperdi ama kendisi salih kul olmak istiyordu. O nedenle bebeğine bu ismi veriyoruz.

KÖPRÜDE TANIK OLDUM

Daruselam Kaymakçı (Şehidin eşi): Eşimle saat 17.00’ye kadar birarada dolaştık. Cuma namazı öncesi Kocatepe’ye gittik. Sonra ayrıldık. Ben İstanbul’a gitmek için yola çıktım. Saat 22.00 gibi ben de köprüde uçakların ateşlerine, tankların ezdiği araçlara yakınen şahit oldum. Eşim, Cumhurbaşkanımızın davetiyle birlikte arkadaşlarıyla dışarı çıktı. 15-20 dakikada bir kendisiyle konuştuk. Daha sonra şehit düştüğünü öğrendim.

BURASI TÜRKİYE Mİ?

Baba Hasan Raşit Yüce: “Oğlum polis memuruydu. Gölbaşı’nda Havacılık Daire Başkanlığı var, orada şehit oldu. O akşam tarif edilmez. Akşamları ben bir yarım saat şekerleme yaparım. Uykudan kalktıktan sonra televizyonu açtım. Hiç anlam veremedim. Bir arkadaşı aradım dedim ki ‘Ya böyle bir şeyler var. Bu Türkiye’de mi yabancı ülkede mi’ dedim. ‘Askerin Boğaziçi Köprüsünde ne işi var?’ dedim. Sonra gelinim aradı. ‘Baba burayı bombalıyorlar’ dedi. Gölbaşı’nda lojmanda oturuyordu. ‘Kızım sen ne diyorsun kim bombalayacak orayı. Rusya bombalasa ta oradan buraya kadar nasıl gelecek? Suriye bombalasa oradan buraya nasıl gelecek? Bir de neden sizin orayı bombalasınlar’ dedim. ‘Baba burayı bombalıyorlar. Yasin’i de çağırdılar Yasin’e ulaşamıyorum’ dedi. Aradım ben de ulaşamadım. Arabaya bindim gelinimi kurtarmaya çalıştım.

BABA YÜREĞİ HİSSETTİ

Aklıma oğlum gelmeye başladı. Kriz geçirdim. Tıpkı ikizlerin birbirinin acısını anladığı gibi babalar da öyle anlar. Gece 03.00’e kadar dayanabildim. Soluğu hastanede aldım. Televizyon açıktı ama televizyonda görüntüyü görmüyordum. Sadece alt yazılarda isim yazacak mı diye seyrediyordum. Hiçbir görüntü hatırlamıyorum o günden. Gölbaşı’na gittim orası hâlâ yanıyordu. Hiç kimseyi almadılar geri çevirdiler. 6 yıldır sigarayı bırakmıştım. O gece yeniden başladım hâlâ da içiyorum. İnsanın vücuduna organları sığmıyor. Ya beden küçük ya organlar büyük. O durumu yaşadım. Sabah ambulansla arkadaşları geldi ve o gün Adli Tıp’a gidince şehit olduğunu anladık.

BİR ÇOCUK SÖYLEMİŞ

Oğlum bebeğinin cinsiyetini biliyordu. Hatta arkadaşlarına şöyle demiş ‘Çocuğumun adı Yasin Bahadır olacak.’ Arkadaşları da ‘Babası sağken bebesine ismi konur mu’ demiş. ‘Olsun ben koyacağım’ demiş. Bir çocuktan şehit olmadan önce ‘Amca sende şehit durumu var’ demiş. O da ‘Keşke şehit olsam’ deyip çocuğun elini öpmüş. O çocuğa Allah söyletmiş. Bebeğin sağlığı iyi. 8 günlük şu an. İlk çocuğuydu oğlumun. Oğlum 32 yaşındaydı. Çocuğu yerleştirmeden önce eve, Yasin’in yanına götürdük. İlk bebeği hiçbir yere götürmeden mezarının başına, babasının yanına götürdüm.”

Haberin Devamı

Bakan şehitlerin ailesini ziyaret etti

Haberin Devamı

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan da iki aileye taziye ziyaretinde bulundu. Bakan Sayan, şehidin yadigarı bebek Yasin Bahadır ile yakından ilgilenen Sayan, “Şehidimizin evladı bizim evladımız. Siz çok güçlü bir annesiniz. Babası büyük bir kahraman. Millet iradesi için canını veren tüm şehitlerimizi tarih kitapları yazacak” dedi. Bakan Sayan, Alper Kaymakçı’nın eşine ise “Bebeğinizi sağlıkla kucağınıza alın inşallah. Şehidimiz büyük bir kahraman. Onlar sayesinde ayaktayız” dedi.

 

BAKMADAN GEÇME!