Bundesliga’daki Leverkusen devriminin sırrı kanat bekler
Alonso’nun yüksek uçuşunda Grimaldo ve Frimpong’un payı inanılmaz.
Bayer Leverkusen bu sezon futbol dünyasında sürpriz üstüne sürpriz yapmaya devam ediyor. Elbette bunda en büyük pay yeşil sahalardaki başarılı futbolculuğu sonrası teknik adamlıkta da rüştünü görkemli bir şekilde ispatlayan Xabi Alonso’ya ait. Arsene Wenger’in ‘Yenilmez Arsenal’ine ait rekoru kırmaya çok yakınlar.
Tüm kulvarlarda 38 maçtır kaybetmiyorlar. Bundesliga’da Bayern Münih’in 11 yıllık hegomanyasına demir bir yumruk indirmeye hazırlanan Leverkusen diğer yandan da UEFA Avrupa Ligi’nde çeyrek finalde ve orada da kupanın en büyük adayı durumunda. Takımda 16 gol, 8 asistlik katkı yapan Nijeryalı santrfor Victor Boniface ve 11 gol, 17 asistle oynayan Alman on numara Florian Wirtz öne çıkan isimler. Ancak iki isim daha var ki, onlar bu sezon mevkilerinin en iyileri...
48 GOLÜN ALTINDA ONLARIN iMZASI VAR
İlki sezon başı Benfica’dan bedelsiz alınan İspanyol sol bek Alejandro Grimaldo. Bu sezon 11 gol, 15 asistle oynayan 28 yaşındaki futbolcu, enerjisiyle ve oyuna kattığı akılla Leverkusen’in olmazsa olmazlarından. Şu anki değeri 35 milyon Euro.
Bir diğeri de Manchester City’nin 2019’da 380 bin Euro’ya Celtic’e sattığı ve sadece 2 yıl sonra 10 milyon Euro’ya Leverkusen’e imza atan Hollandalı sağ bek Jeremie Frimpong.
Şimdilerde değeri 50 milyon Euro’ya çıkan 23 yaşındaki oyuncuyu isteyenler arasında Bayern Münih ve Manchester United yer alıyor.
MEVKiLERiNiN EN iYi OYUNCULARI
İkili, bu sezon daha şimdiden Leverkusen’e toplam 48 gollük katkı sağladı. Avrupa’da da bu ikilinin mevkilerinde onlardan daha fazla katkı sağlayan oyuncu yok. Liverpool’un Trent Alexander-Arnold ve Andrew Robertson ile bir dönem yakaladığı havayı şimdilerde Leverkusen’in onlarla yakaladığını söyleyebiliriz.
Oyun modellemesinden tutun öne çıkan oyuncuların mevkilerindeki benzerliklere kadar Alonso ve Liverpool birbiriyle tam olarak örtüşüyor.
Sezon sonu Jürgen Klopp’un ayrılığı sonrası bakalım kader ağlarını örecek mi?
DEVLERiN GÖZÜ MOTTA’DA
Xabi Alonso kadar olmasa da bu sezonun en dikkat çekici teknik direktör performanslarından birini Thiago Motta sergiliyor. Barcelona, Atletico Madrid, Genoa, İnter ve PSG’de geçen futbolculuk kariyerini noktaladıktan sonra PSG’nin U19 takımında teknik adamlığa başlayan Motta, ardından Genoa ve Spezia’da çalıştıktan sonra Bologna’nın başına geçti.
Şu anda Serie A’da 4. sırada yer alan Bologna ikincilik şansını sürdürürken, Motta da Juventus Barcelona ve Manchester United’ın teknik direktör adayı listelerinin ilk sırasına yerleşti. Eski bir orta saha oyuncusu olmak başarıyı garanti etmez ama çoğu zaman yardımcı olur; tıpkı Xabi Alonso’da olduğu gibi.
Bugüne kadar çalıştığı önemli teknik adamlardan öğrendiklerini sahaya yansıtan ve Jose Mourinho’nun ilk zamanlarına benzetilen Motta yeni dönemin parlayan teknik adamlarından biri olma yolunda emin adımlarla ilerliyor.
GÖKTEN PARAŞÜTLE iNMiYORLAR BASAMAKLARI TEK TEK ÇIKIYORLAR
Fernando Torres (solda) ve Arvalo Arbeloa. Biri Atletico Madrid’de, diğeri Real Madrid altyapısında son derece başarılı işler yapıyor. Büyük kariyerlerine rağmen onlar da basamakları sırayla çıkmaktan yana. Atletico’nun başındaki Torres ligde rakibinin önünde lider durumda. Her ikisi de gelecekte kulüplerinin A takımını çalıştırmak için kendilerini ispat etme yarışını sıkı bir şekilde sürdürüyor. Geçtiğimiz günlerde oynanan Madrid U19 derbi maçını izleyenler arasında Arsenal Teknik Direktörü Mikel Arteta da vardı. U19’ların maçını bile yerinden takip eden Arteta iyi bir öğrenci olmaya ve öğrenmeye devam ediyor. Tüm öğeleriyle örnek alınası bir hikaye değil mi?
LiGUE 1’iN YENi iSiM SPONSORU HAMBURGER DEVi OLDU
Fransa 1. Ligi’nin yeni patronu Amerikan fast food zinciri McDonald’s olacak. Yemek siparişi ve dağıtım şirketi Uber Eats’in yerine temmuz ayından itibaren Ligue 1’in adı McDonald’s olarak değişecek. Anlaşma üç sezon ve 90 milyon Euro değerinde. Uber Eats’in yıllık 16 milyon Euro verdiği lig için bu anlaşma 2 katı bir kazanç anlamına geliyor. Ligue 1’de 2024-29 dönemi televizyon yayın hakları ise hâlâ beklemede. Yıllık 900 milyon Euro’ya yakın bir gelir elde etmeyi hedefleyen Fransızlar, ulusal ve uluslararası şirketlerle görüşmelere devam ediyor.
