‘Biz bize benzeriz’

Güncelleme Tarihi:

‘Biz bize benzeriz’
Oluşturulma Tarihi: Şubat 25, 2024 07:00

Ebeveynlik tarzımız ve kişiliğimiz kedi-köpeğimizin davranışından sağlığına pek çok konuda etkili olabiliyor. Örneğin vicdanlı kişilerin kedileri daha az endişeli oluyormuş.

Haberin Devamı

Araştırmalar kedi-köpeğimizle aramızdaki bağın bazı açılardan çocuk-ebeveyn ilişkisine benzediğini öne sürüyor. 2015’te Japonya Azabu Üniversitesi’nde yapılan bir araştırma, insanı köpeği okşadığında ikisinin de oksitosin (bir adıyla aşk hormonu) düzeylerinin arttığını gösterdi. 2019’da Oregon Eyalet Üniversitesi’ndeki bir araştırmada da kedilerle insanları arasında çocuk-ebeveyn tarzı bir bağlanma olduğu görülmüş.

Animal Cognition dergisinde yayımlanan 2022 tarihli bir çalışmada insanlara köpeklerine yönelik beklentileri ve onların ihtiyaçlarına nasıl yanıt verdikleri sorulmuş. Sonuçlar üç kategoriye göre değerlendirilmiş: Yetkili, otoriter ve izin verici ebeveyn tarzı. Yüksek beklentilere sahip ve köpeğinin ihtiyaçlarına duyarlı olan yetkili ebeveynlerin köpeklerinde strese dayanıklılık ve problem çözme gibi ölçülebilir olumlu sonuçlara yol açtığı gözlemlenmiş. Otoriter tarzda; köpeklerin ebeveynlerine daha güvensiz şekilde bağlı olduğu görülmüş. İzin vericilerin köpekleriyse ebeveynlerinden çok bir yabancının direktiflerini takip etmeye daha meyilliymiş.

Haberin Devamı

Çalışmayı yürütenlerden Monique Udell “Gerçekçi beklentiler, sınır koymak, ödüle dayalı eğitim ve problem çözmeyi teşvik etmek, köpeğinizin kendine güveninin artmasına ve sizinle ilişkisini geliştirmesine yardımcı olur” diyor.

2019’da Nottingham Trent Üniversitesi’ndeki çalışmanın sonuçlarıysa ebeveyn kişiliğiyle kedilerin davranışları ve duygusal sağlığı arasında bir bağ olduğunu göstermiş. Sıcakkanlı insanların kedileri dost canlısı ve sağlıklı oluyormuş. Vicdanlı kişilerin kedilerinde daha az endişeye rastlanmış. Nevrotik olanların kedilerindeyse strese bağlı hastalıkların görülme sıklığı daha fazlaymış.

 

‘YÜKSEK SESLE KONUŞANLARIN KEDİ-KÖPEKLERİ DE ‘SESLİ’ OLABİLİYOR’

Prof. Dr. Ebru Yalçın, Uludağ Üniversitesi Veterinerlik Fakültesi

Kedi ve köpekler uzun süre hayatı paylaştığı ebeveynlerinin davranış kalıplarını anlayabiliyor ve benzer tepkiler verebiliyor. Daha yüksek ses ve mimikle konuşan insanların kedi ve köpekleri de daha vokalize olabiliyor, buna karşın daha sakin insanların köpekleri daha az sözlü iletişime ihtiyaç duyabiliyor. Anksiyetik insanların olaylar karşısında kaygılı tepkileri olunca, kedi ve köpekleri de kaygılanmaları gerektiğini düşünüp benzer davranışları gösterebiliyor. Anlayışlı, kuralcı ya da baskıcı ebeveynler bu davranışları kedi ve köpeklerine yansıtabiliyor.

 

Haberin Devamı

‘SAHİP OLMA İSTEĞİYLE HAYVANLARIN DENGESİNİ BOZUYORUZ’

Veteriner hekim Yeter Öcal, Levent Veteriner Kliniği

Çok müdahaleci köpek sahiplerinin köpeklerinin ürkek ve güvensiz, gergin insanların kedilerinin panik halde olduğuna tanıklık ediyorum. Kediler bizimle aynı evde olsalar da kendi dünyalarında yaşayan hayvanlar. Çok insan bu dünyaya girmek istiyor; istediği zaman kucağına alsın, uyandırsın. Siz kediyi ne kadar evcilleşmiş olarak görseniz de böyle bir şey yok. O yüzden müdahale kedinin kafasını karıştırıyor. Halbuki aynı evi paylaşan iki birey olmak çok daha uygun. Köpek bu müdahaleler karşısında daha çabuk uyum sağlıyor. Kedi mücadele ediyor. Ben bizlerin müdahalelerinin ve sahiplenme mantığının hayvanların dengesini bozduğunu düşünüyorum. “Hayatını ben kurtardım, ben iyileştirdim, artık benim” diyoruz. Bir denge içinde yaşamaktan ziyade sahip olmak istiyoruz. Sorun da orada çıkıyor.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!