Uyku apnesi kabusunuz olmasın

Güncelleme Tarihi:

Uyku apnesi kabusunuz olmasın
Oluşturulma Tarihi: Haziran 27, 2023 15:48

KBB Uzmanı Opr. Dr. Haşim Aydın, uyku apnesinin belirtileri,tanı yöntemleri ve tedavisi konusunda ayrıntılı bilgiler verdi.

Haberin Devamı

Sağlık Grubu Sada Hastanesi’nden KBB Uzmanı Opr. Dr. Haşim Aydın, uyku apnesinin uyku sırasında üst solunum yollarında tekrarlayan, tam ya da kısmi çökmeler nedeniyle meydana gelen nefes durmaları ve solunumun yüzeyelleşmesi, solunum eforuyla ilişkili uyanmalarla karakterize bir hastalık olduğunu söyledi. Hastanın gün içinde uykululuk hali hissetmesi, eşlerin hastada horlama ve tıkanmalar olduğunu bildirmelerinin ana şikayetler arasında yer aldığını kaydeden Aydın, eşlik eden bulguların sabah baş ağrısı, boğulma hissi ile veya nefes nefese uyanma, ağız kuruması veya boğaz ağrısı ile uyanma, huysuzluk veya sinirlilik, konsantrasyon ve hafıza bozukluğu, cinsel isteksizlik veya iktidarsızlık, gece idrar kaçırma, göğüs ağrısı ile uyanma, hipertansiyon, kardiyovasküler hastalık, Tip 2 diyabet olduğunu söyledi. Aydın, gün içi uykululuk hali, gün içi uyku hali olmaksızın horlama ile birlikte iki ve daha fazla şikayeti olan, dikkat gerektiren kritik görevi (örneğin uçak pilotu, otobüs şoförü) olan hastalarda testler yapılması gerektiğini vurguladı.

Haberin Devamı

ERKEKLERDE DAHA SIK

Uyku apnesinin erkeklerde daha sık görüldüğünü belirten Aydın, “Menopoz sonrası kadınlarda da benzer oranlarda görülür. Bu hastaların muayenesinde üst hava yollarında darlık görülebilir, örneğin çenenin geride olması, dilin büyük olması, bademciklerin büyük olması, yumuşak damak ve küçük dilin sarkık olması, burun septum deviasyonu, burun içinde polipler... Hastaların boyun ve bel çevresi geniş olabilir. Genelde obez hastalardır. Özellikle sabah artmış kan basıncı, dirençli hipertansiyon bulunabilir” dedi. Uyku apnesinin, gün içi aşırı uykululuğa, yorgunluğa, dikkatsizliğe yol açarak günlük hayatı olumsuz etkilediğini belirten Aydın, “Zihinsel aktivitelerde eksikler oluşur, iş ve ev kazaları olasılığı artar. Depresyon, cinsel bozukluklar daha sıktır. Motorlu taşıt kazalarına 2-3 kat daha fazla karışır. Orta ya da ağır uyku apne hastaları kardiyovasküler hastalıkları açısından risk altındadır. İnsülin direnci ve Tip 2 diyabet sıklığı daha fazladır. Uyku apnesi metabolik sendrom ve obezite ile ilişkili olan kardiyo-metabolik riskleri bağımsız olarak artırır” şeklinde konuştu. TEDAVİ YÖNTEMLERİ NELER? Uyku apnesi tanısında altın standart tanı yönteminin uyku laboratuvarında yapılan uyku testi olduğunu dile getiren Aydın, şöyle devam etti: “Uyku apnesinin tedavisinde cerrahi ve cerrahi olmayan yöntemler uygulanabilir. Alışkanlıklar ve davranış değişiklikleri tedavinin ilk basamağıdır. Bu aşama, kilolu hastaların egzersiz yapmaları ve kilo vermelerini, alkol, sigara ve bazı ilaçlardan kaçınmayı, yatış pozisyonlarının ayarlanmasını içerir. Orta ve ileri uyku apnesi olanlarda pozitif havayolu basıncı sağlayan cihazlar ilk seçenek tedavidir. Ancak uyku apnesine yol açabilen üst solunum yollarındaki tıkanıklık yapan durumlar, örneğin septum deviasyonları, bademciklerin büyük olması, geniz eti gibi hastalıklarda ilk tedavi seçeneği ameliyatla burun veya boğazdaki tıkanıklık noktalarının giderilmesidir. Uyku apnesi ve horlama tedavisiyle eşler arasındaki uyum korunabilir, gece kanda oksijen düşmesinin önüne geçilerek kalp damar hastalıkları riski düşürülür. Ev, işyeri ve trafik kazaları riski de azaltılır.”7A079E48BFF.PDF

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!