Erkek kısırlığı tedavisinde mikrocerrahi yöntemi

VARİKOSEL NEDİR?

Varikosel hakkında bilgiler veren Op. Dr. Evren Işık, “Testisler üzerindeki toplardamarların varisleşmesi olarak tanımlayabileceğimiz bu rahatsızlık, kirli olan kanın testislere geri dönmesine neden olur. Varikosel hastalığı, spermlerin kalitesini, sayısını ve hareketliliğini azaltır. Ayrıca testosteron hormonu üretiminde bozukluk ve testis hacminde de küçülmeye yol açabilir. Bu özellikleri ile Dünya Sağlık Örgütü tarafından ilerleyici hastalık sınıfında ele alınmaktadır. Neden ortaya çıktığı kesin olarak henüz bilinmese de toplardamar hastalıklarına olan yatkınlığın tetikleyici rol üstlendiği düşünülüyor. Ancak iyi haber şu ki, varikoselin mikrocerrahi yöntemiyle başarılı bir şekilde tedavi edilmesi mümkün” diye konuştu.

100 KİŞİDEN 15’İNDE

Varikosel hastalığının en yaygın belirtilerini çocuk sahibi olamama, kasık ve testis bölgesinde ağrı, o bölgedeki damarların gözle görülür hale gelmesi ve testislerin küçülmesi şeklinde açıklayan Dr. Işık, “Varikosel şu anda her 100 erkekten 15’inde görülmekte. Kısırlık nedeniyle başvuran hastalar arasında ise bu oran yüzde 40’ı aşıyor” ifadelerini kullandı.

KİMLERE ÖNERİLİYOR?

Mikrocerrahi varikosel ameliyatı önerilmesi için hastalarda gerekli olan şartlar hakkında bilgiler veren Işık, şöyle devam etti: “Hastalığın muayeneyle fark edilebilecek ölçüde ilerlemiş olması, sperm tahlilinde bozukluk saptanması, kısırlığa neden olması, testisler arasında yüzde 20’yi bulan büyüklük farkı, varikosele bağlı şiddetli ağrılar ve testosteron düşüklüğüne sebep olması gibi durumlardan birkaçı bir araya geldiğinde, hastalarımız için mikrocerrahi varikosel ameliyatını öneriyoruz.”

NÜKSETME İHTİMALİ DÜŞÜK

Mikrocerrahi varikosel operasyonunda, varisleşmiş damarların kapatılması sayesinde kan akışının normal damara yönlendirildiğini belirten Işık, şu bilgileri verdi: “Yüksek büyütme oranına sahip ameliyat mikroskobu ile gerçekleştirilen ‘mikrocerrahi varikoselektomi’ ameliyatı, dünyada kabul görmüş en başarılı cerrahi yöntemdir. Kasık bölgesinde yaklaşık 2 santimetrelik bir kesi yapılarak problemli damarlara ulaşılır ve hastalıklı tüm damarlar iptal edilir. Bu işlem gerçekleştirilirken hiçbir atardamara ya da lenf damarına zarar verilmez. Burada yine ameliyat mikroskobunun kalitesi ve androloji uzmanının deneyimi büyük önem taşıyor. Bu operasyon diğer tedavi yöntemlerinde yüzde 35 olan nüksetme ihtimalini yüzde 1’in altına indirdiği için en doğru yöntem diyebilirim. Öte yandan testisin atardamarının ve lenf damarlarının tamamının korunmasına da katkı sağlayarak komplikasyonların önüne geçiyor. Bu operasyonun sonrasında iyileşme dönemi de oldukça kolay ve rahat geçiyor. İyileşme döneminde genellikle hafif etkili ağrı kesicilerden faydalanıyoruz. Hastalarımızdan aldığımız geri bildirimlere göre birkaç hafta hafif sızılar yaşanabiliyor ancak bu da oldukça normal. Aynı gün içerisinde de taburcu edebildiğimiz varikosel hastalarımız, birkaç gün sonrasında yeniden günlük yaşamına dönebiliyor. Hatta 4 hafta sonunda egzersiz yapmaya da başlayabiliyorlar. Şimdiye dek mikrocerrahi ile tedavi ettiğimiz hastalarımızın hiçbirinde ciddi düzeyde bir komplikasyonla karşılaşmadık.”

TÜP BEBEK SON ÇARE

Mikrocerrahi ile varikosel ameliyatının sunduğu avantajlar nedeniyle tedavi seçenekleri arasında ilk sırada yer aldığını kaydeden üroloji ve androloji uzmanı Op. Dr. Evren Işık, “Araştırmalar bize gösteriyor ki, kısırlık nedeniyle yapılan mikrocerrahi ameliyat sonrasında yüzde 90 ihtimalle sperm değerlerinde düzelme yaşanıyor. Doğal olarak çocuk sahibi olma ihtimali de yükselmiş oluyor. Mikrocerrahi konusunda deneyimli bir üroloji uzmanı ile vakit kaybetmeden tedaviye başlayan hastalar, 6-9 ay içerinde sıklıkla iyi sperm parametrelerine kavuşabiliyor” dedi.
Ameliyata alternatif olarak erken dönemde tüp bebek düşünen anne ve baba adaylarına da seslenen Işık, şunları söyledi: “Varikosel hastalığı sperm parametrelerini bozduğu için tüp bebek ve aşılama gibi yöntemler de genellikle kısırlığa çare olamıyor. Çünkü varikosel hem spermlerin yapısını bozuyor hem de yumurtayı dölleme gücünü azaltıyor. Döllenme olsa dahi düşük ihtimalini de ne yazık ki artırıyor. Bu nedenle yardımcı üreme teknikleri denenmeden önce varikosel hastalığı mutlaka tedavi edilmelidir. Özellikle zorlu ve zahmetli bir tedavi şekli olan tüp bebek uygulaması, çiftlerin son çare olarak başvurması gereken yöntem olmalıdır.”