Bu organik çiftlikte müze de var restoran da

Güncelleme Tarihi:

Bu organik çiftlikte müze de var restoran da
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 17, 2021 18:02

“Zeytin ve zeytinyağı bizim için iş değil, bir tutku”diyen Güler Köstem, “Yıllarönce, daha ilk zeytin ağacımızı dikerken, aklımızdaer geç modern bir zeytinyağı fabrikası kurma fikrivardı” diye konuştu.

Haberin Devamı

KÖSTEM Organik Zeytin Çiftliği, Zeytinyağı Müzesi ve Polima Müze Restoran ile misafirlerini yeşilin doğasıyla buluşturuyor. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Levent Köstem ve eşi emekli biyoloji öğretmeni Güler Köstem tarafından 2004’te Urla’nın Nohutalan Köyü’nde kurulan Köstem Organik Zeytin Çiftliği, Çeşme’nin Ildır, Urla’nın Zeytineli körfezlerinden gelen rüzgarlara hakim konumuyla dikkat çekiyor. Çiftlikte, “kaliteli ve kusursuz organik zeytinyağı” üretebilmek için de organik ve natürel tarım politikaları özenle uygulanıyor.

İŞ DEĞİL TUTKUMUZ

“Zeytin ve zeytinyağı bizim için iş değil, bir tutku. Yıllar önce, daha ilk zeytin ağacımızı dikerken, aklımızda er geç modern bir zeytinyağı fabrikası kurma fikri vardı. Zeytinyağı müzemizin kuruluş hazırlıkları aşamasında dolaştığımız yerlerde çok sayıda aktif zeytinyağı fabrikası gördük ve inceledik. Daha sonra İspanya’ya bir zeytin gezisi yaptık. Fakat bu işe başlarken Datça’da Rosenberg ailesinin zeytin çiftliğindeki fabrikayı gördüğümüzde şaşırmıştık” diyen Güler Köstem, şöyle devam etti:

Haberin Devamı

Bu organik çiftlikte müze de var restoran da

ÜST DÜZEY TEKNOLOJİ

“Daha bir önceki akşam zeytin sıkılmış olmasına rağmen inanılmaz derecede temiz ve düzenliydi. İşte o günden sonra yegane amacımız, ameliyathaneler kadar hijyenik ve üst düzey teknolojiye sahip bir zeytinyağı fabrikası kurmak oldu. Tesisimizi kurarken sıkım ünitesi, depolama ünitesi ve şişeleme ünitesinin kendi içinde bir iş akışı olacak şekilde olmasına özen gösterdik ve bu şekilde mimari oluşturduk. Zeytinyağı depolama bölümü, sıcaklık değişimlerine karşı korunmak üzere yalıtımlı olarak inşa edildi.”

Bu organik çiftlikte müze de var restoran da

ÇEVREYE SAYGILIYIZ

Kaliteli ve kusursuz organik zeytinyağı üretebilmek için zamanını ve enerjisinin büyük bir kısmını Köstem Çiftliği’nde geçiren Güler Köstem, “Hakkımızda bilmeniz gereken tek şey; doğasever olarak bizler de kimyasal ilaç ve kimyasal gübre kullanmadan çevreye saygılı, çocukluğumuzdaki tatta ve sağlık kalitesinde sebze ve meyve yetiştirmek amacıyla tarım yaptığımız” diye konuştu

Haberin Devamı

TARLADAN SOFRAYA

KÖSTEM Organik Zeytin Çiftliği, Zeytinyağı Müzesi içerisinde yeni bir oluşumla Polima Müze Restoran’ı oluşturduklarını ifade eden Güler Köstem, “Restoranımız sadece bir restoran değil. Aynı zamanda sürdürebilir bir mutfak ortaya çıkarmak için üretilen bir proje. Restoranımızın lezzetleri executive chef Hilal Gökmen’e emanet. Tarladan sofraya çalışıyoruz. Kendi yetiştirdiğimiz sebzeleri kullanıyoruz. Ayrıca sıfır atık projesiyle restoranımızda çıkan hiçbir şey çöpe gitmiyor. İyi bir tarım yaptığınızda, iyi bir mutfak hedefleniyor. Her ay menü hakkında personele eğitim veriliyor. Aylık menü değişir. O ay menü de enginar kullanılıyorsa o personele enginar ile ilgili eğitim veriyoruz. Standart bir menümüz ve tarifimiz yok. Bütün tarifler kendimize ait. Bu anlamda misafir bir soru sorduğunda tüm personel cevap verebilmeli. Bizim menümüzde iyi bir yerel peynir tabağı da var. Ege pestolu salata da közlenmiş enginar da var. Anne köftesi de bulabilirsiniz, uzun pişmiş ördek de. Ama illa ki bir pizza, makarna, salata, kırmızı ya da beyaz et mutlaka bulabilirsiniz” diye konuştu.

Haberin Devamı

Bu organik çiftlikte müze de var restoran da

ÇEŞİTLER BİR ARAYA GELDİ

KÖSTEM Zeytinyağı Müzesi’nin 20 bin metrekare toplam alan içinde 5 bin 650 metrekare kapalı alana sahip olduğunu belirten Güler Köstem, “Müze bahçesinin peyzajı düzenlenirken bir arberatum oluşturma mantığı içinde bölgede ve yerel toprakta yetiştirilebilen tüm ağaç türleri müze bahçesine dikilerek, 500 üzerinde ağaç dikimi yapıldı. Bununla da çocuklara doğayı sevdirmek, doğa kültürlerinin geliştirilmesi amaçladık. Müzenin arka bahçesinde zeytin ağacı koleksiyonu oluşturulmuş, özellikle Ege Bölgesi zeytin türleriyle dikimi yapılan diğer Anadolu zeytinciliği türleri de bu koleksiyonda toplandı. Aslında bir teknoloji müzesi. Koç Müzesi’nden sonra ikinci sanayi müzesi konumundayız” ifadelerini kullandı

Haberin Devamı

ALANINDA DÜNYANIN EN BÜYÜĞÜ

URLA Uzunkuyu Köyü’nde yer alan Köstem Zeytinyağı Müzesi ise dünyanın en büyük zeytinyağı müzesi unvanıyla dikkat çekiyor. Kurulmu 2002 yılında Ali Ertan İplikçi’yle birlikte planlanan ve kuruluş çabalarını yıllarca sürdüğünü dile getiren Güler Köstem, bu süreçte ise müzede yer alacak malzemeler ve koleksiyonların toplandığını aktardı. Güler Köstem, müze hakkında şu bilgileri paylaştı: GELECEK İÇİN VAKIF Güler Köstem, “İlerleyen yıllarda da yaşamını sürdürebilmesi için eşim, çocuklarımla birlikte ‘Köstem Kültür, Eğitim ve Müzecilik Vakfı’ kurduk. Müze kurulurken yapılmak istenen, ülkemizde bugüne kadar kurulmuş bulunan tüm zeytinyağı ezme sistemlerinin 1/1 ölçekte müze içinde yer almasını sağlamak ve yurtdışındaki çok gezilen zeytinyağı müzeleri içinde genellikle hemen hiç bahsedilmeyen ülkemiz, özellikle Ege ve Urla Yarımadası zeytinciliğinin ve kültürünün aslında neleri içerdiğini göstermek.”

Haberin Devamı

ZEYTİNİN ANA VATANI

MÜZEDE sergilenen malzemelerin eşi Dr. Levent Köstem tarafından özen ve titizlikle toplandığını belirten Güler Köstem, “Bu parçaların çoğu hurda olarak satılmaya götürülürken bulundu. Ayrıca Levent Bey eski zeytinyağı üretim sistemlerini bir bir bulup topladı. Yavaş ve emin adımlarla yürümekte olduğumuz bu yolculukta isteğimiz, M.Ö. 6. yy Klazomenai’den itibaren Türkiye’nin zeytinyağının ana vatanı olduğunu unutturmamak ve bunu unutturmaya çalışan, zeytin haritalarında Türkiye’ye yer vermeyen ülkelere en güzel cevabı verebilir. . Atatürk yurtdışından çeşit çeşit zeytinler getirmiş ve Zeytincilik Araştırma Enstitüsünü kurmuş. Burada amaç zeytinle ilgili doktora programları açtırmak, araştırmaların yapılmasını sağlamak ve makale yazdırmak” dedi.

ZOR OLAN ORGANİK TARIMI SEÇTİK

KÖSTEM Organik Çiftliği’nin kuruluş hikayesiyle ilgili Güler Köstem, şu bilgileri paylaştı: “2002 yılında ailece Çeşme’ye doğru giderken, ana yoldan ayrılarak Nohutalan Köyü’nün arka taraflarında, üç tarafı da dağlarla, yemyeşil ormanla çevrili vadiye vardık. Daha sonra eşimin arazi alması, bütün birikimini buraya aktarması ve zeytin fidanlarını dikmesiyle zeytin yolculuğumuz başlamış oldu. Bu araziye 11 bin zeytin fidanı diktik. 10 yıl doğru dürüst verim alamayacağımızı bile bile organik tarıma yöneldik. Dünyanın kurtuluşunun geri dönüşüme ve minimal yaşama bağlı olduğunu biliyorduk. Belki çok daha kolay ve risksiz para kazanma yöntemleri emeklilik yaşlarımızda çoğu kişiye daha mantıklı gelirdi ama biz doğayla yaşamaya, mücadele etmeye karar verdik. Çiftliğimizin temelleri bu şekilde atılmış oldu.”

 

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!