"Suları kirleten bedelini ödemeli"

Güncelleme Tarihi:

Suları kirleten bedelini ödemeli
Oluşturulma Tarihi: Mart 22, 2017 17:03

"Suları kirleten bedelini ödemeli"

Haberin Devamı

AYDIN'ın Kuşadası ilçesinde faaliyet gösteren Ekosistemi Koruma ve Doğa Sevenler Derneği (EKODOSD) Bilim Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici, 22 Mart Dünya Su Günü nedeniyle bir açıklama yaparak Ergene ve Büyük Menderes nehirleri başta olmak üzere akarsuları kirleten sanayi kuruluşları için 'kirleten öder veya temizler' kuralının işletilmesini istedi.

Dünya Su Günü'nde EKODOSD'tan yapılan açıklamada nehir ve akarsuların sanayi tesislerince kirletildiği öne sürülerek Ergene ve Büyük Menderes nehirleri başta olmak üzere akarsuları kirleten sanayi kuruluşları için 'kirleten öder veya temizler' kuralının işletilmesi istendi. EKODOSD Bilim Danışmanı Yrd. Doç. Dr. Erol Kesici, suların ambalajlanıp satılmasının yaşam hakkına aykırı olduğunu belirterekş şöyle konuştu:

"Herkesin; yaşam hakkı olan suyu; yeterli, sağlıklı, güvenli, kabul edilebilir, fiziksel olarak erişilebilir ve karşılanabilir şekilde alma hakkı vardır. Suyun sağlıklı ve güvenli olması sadece içtiğimiz sular için değil; tarımsal üretimden gıda zincirinin herhangibir aşamasında gıdalara girdi olarak eklenen veya gıda ile temas eden tüm sular için yasal-hayati bir gerekliliktir. Su, temizse, hava, toprak temizdir, gıdalar temizdir. Su temizse canlıların olmasa olmazı olan kanları temizdir. Su temizse hastalıklar olmaz. Su ve yaşam hakkı; ticaret, ‘karlılık' ve pazarlık konusu edilmemeli ve bu hak satılmamalıdır. Suların şişelenip satılması, su kaynakları üzerinde yapılan yapılanmalar, suların atıklarla kirletilmesi, bu suların, tarımda-gıda sanayinde bilim dışı kullanılması, musluktan akan suların güvenilir olmamasının yanı sıra çok pahalı olması yaşam hakkına aykırıdır. Ergene'de, Büyük Menderes ve birçok sularımızda yaşanan kirlilik bu nehirlerimizin çevresindeki sanayi ünitelerin ‘eseridir' ve onlar için ‘Kirleten öder veya temizler kuralı' işlememektedir. Suyun, derelerin çayların özelleştirilmesinin bedeli hastalık, yaşam-canlı kayıplarıyla ödemekte."



Suyun kutlanacak değil, anılacak hale geldiğini savunan Yrd.Doç.Dr. Kesici, "Suyun kutlanacak değil anılacak günlerine geldik. Unutmayalım ki artık susuzluk nedeni ile göç edebileceğimiz bir yer yoktur. İçinde bulunduğumuz yüzyıl su kıtlığının yol açacağı birçok savaşın yaşanacağı dönem olacaktır. O nedenle su ve çevre konusunda bilincimizi yükseltmeye ve toplumun bu konularda bilinçlenmesine katkıda bulunmak için hep birlikte çabalarımızı sürdürmek zorundayız" dedi.

Latif SANSÜR / KUŞADASI (Aydın),(DHA)

FOTOĞRAF

 

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!