DEREKÖY’E KIYMAYIN

ANTALYA’nın Korkuteli ilçesine bağlı Dereköy Yaylası’nda açılması planlanan linyit ocağıyla ilgili bir rapor hazırlayan Antalya Kent Konseyi, 400 dekarlık mutlak tarım alanı üzerindeki maden faaliyetinin durdurulması çağrısında bulundu. Planlanan kömür ocağı işletmesi, kırma, eleme ve paketleme tesisinin bölgede tarımın yok olmasına, çevrenin kirlenmesine, su kaynaklarının kullanılamayacak hale gelmesine yol açacağını belirten Kent Konseyi, ruhsatın iptal edilmesini istedi.

OCAĞA 10 YILLIK RUHSAT
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’ndan on yıl süreli kömür ocağı ruhsatı alan şirketin işletme kurmak için Korkuteli Belediyesi’ne başvuru yaptığının belirtildiği raporda, “Belediye de alanın tarım dışı kullanımına izin verilmesi için Toprak Koruma Kurulu’na başvuru yaptı. Alanda inceleme yapan İl Tarım ve Orman Müdürlüğü teknik elemanları, bölgenin sulu mutlak tarım arazisi olduğu yönünde rapor yazıp kurula sundu. Bu rapor üzerine Toprak Koruma Kurulu ilk başvuruyu 17 Haziran 2020 tarihinde reddetti” denildi.

ÖNCE RED, SONRA İZİN
2020’nin ekim ayında, tesis sınırlarında değişiklik gerekçesiyle Toprak Koruma Kurulu’na yeniden başvuru yapıldığı belirtilen Kent Konseyi raporunda, “Kurul 16 Ekim tarihli toplantıda konuyu tekrar ele aldı. Kömür ocağı işletmesi için alternatif bir alanın olmadığı gerekçe gösterilerek işletmeye onay verildi. Kurul, sahanın bu faaliyet dışında kullanılmak istenmesi halinde yeniden izin alınması şartıyla alanın tarım dışı kullanımına izin vermiş ve kömür ocağının yolunu açmıştır” ifadeleri yer aldı.

BİRİNCİ SINIF TARIM ARAZİSİ
Kömür ocağı planlanan alanda inceleme yapan Kent Konseyi Tarım Çalışma Grubu şu tespitlerde bulundu: “Söz konusu bölge, tamamı sulanan birinci sınıf mutlak tarım arazisidir. Alan üzerinde açık ve kapalı sistem sulama kanaletleri mevcuttur. Kömür ocağı açılacak alanın bir bölümü dikili meyve ağaçları ile kaplıdır. Her türlü tarımsal üretime çok uygundur. Bölgenin yağmur ve kar suları, dereler vasıtası ile yörenin su ihtiyacını karşılayan Korkuteli Barajı’nı beslemektedir.”

BARAJ SULARINI KİRLETECEK
Bölgede halen yapılan tarımsal üretimin bölge halkının tek geçim kaynağı olduğuna vurgu yapılan raporda, “Kurulacak tesis sadece tarım alanının değil, bütün çevrenin, yer üstü ve altı sularının kirlenmesine de neden olacaktır. Açılacak tesisin tozu, açık alanda çok uzak mesafelere kadar ulaşacak, bitkilerin kurumasına ve verim kayıplarına yol açacaktır. Tesisten çıkacak kirli sular birçok yoldan Korkuteli Barajı’na akacak, bu da baraj suyunun kirleterek halk sağlığını tehdit edecektir. Bu nedenlerle kömür ocağından vazgeçilmelidir” çağrısı yapıldı.

ÇIKACAK MADEN ZARARI KARŞILAMAZ
Madenlerin çıkarılmasına karşı olmadıklarının altını çizen uzmanların raporunda, “Ancak çıkarılacak madenden elde edilecek katma değer, çıkarılması esnasında ve sonucunda kaybettireceği katma değerin yanında çok az kalacaktır. Üstelik insanımızın sağlığını olumsuz olarak doğrudan etkileyecek bir yatırımdır. Üzücü olan üretimi geliştirmek ve tarım alanlarını korumakla yükümlü olan kurumların, böylesi olumsuz sonuçları olan yatırımlara onay vermeleridir” denildi.

KÖYLÜLER DE İTİRAZ ETMİŞTİ
Kömür ocağının su kaynaklarına, ormana, çevreye, tarıma ve hayvancılığa zarar vereceğini gerekçe göstererek itiraz eden bölge halkı Korkuteli Kaymakamlığı’na 356 itiraz dilekçesi vermişti. Kayısı, şeftali, kiraz ve erik üretimiyle meşhur olan yayladan ihracat için günlük 2-3 tır ürün gittiğini söyleyen köylüler, Antalya Valiliği’ne, Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne, Devlet Su İşleri Bölge Müdürlüğü’ne ve Orman Bölge Müdürlüğü’ne de dilekçe yazarak maden ocağına itirazlarını dile getirmişti.