İstanbul algısını kırmak istiyorum

Bugüne kadar birçok kısa film, video klip, belgesel ve uzun metrajlı kurmaca film çeken Güney Azerbaycanlı senarist ve yönetmen Vahid Azarnavid, çekim mekanı olarak Ankara’yı seçmesini şöyle açıkladı:
“Türkiye’de, film endüstrisi denildiğinde akıllara ilk olarak İstanbul geliyor. Ben bu algıyı kırmak ve Başkent’in tanıtımına katkı sağlamak istiyorum. Dikmen’de başlayan çekimler, Ankara Kalesi, İtfaiye Meydanı, Balgat gibi mekanlarda devam edecek.”
Ankara’da yaşadığı süre boyunca çok güzel anılar biriktirdiğini ve kentin tarihi dokusundan çok etkilendiğini belirten Azarnavid, şunları söyledi:
“Bağımsız sinemacılar, aşık olduğu işi dünyanın dört bir yanında yapabilir. Ticari bir kaygıları olmadığı için de, son derece özgürlerdir. Ben de bağımsız bir sinemacı olarak, son filmimi çekmek için Ankara’yı seçtim. ‘Film İstanbul’da yapılır’ diyenlere inat, yaklaşık 40 gün sürecek olan çekimlerimizde, Başkent’in tarihi ve kültürel değerlerinden faydalanacağız.

ALTIN PORTAKAL’DA ÖDÜL

Beş yıldır Türkiye’de yaşıyorum. Daha önce de Türkiye’de, ‘Son Tren’ adlı bir film yaptık ancak, bazı sorunlar yaşandı ve filmi rafa kaldırdık. ‘Bin Öfke Bir Aşk’ın çekimlerine ise, iki gün önce başladık. Tamamı gönüllü kişilerden oluşan bir oyuncu kadrosu ve ekiple, yaklaşık 40 gün boyunca çekim yapacağız. Daha önce çekmiş olduğum filmlerde olduğu gibi ‘Bin Öfke Bir Aşk’la da festivallere katılacağım. Para kaygısı içinde olmadığımız için ulusal ve uluslararası festivallerin, böyle işler için daha doğru adresler olduğunu düşünüyorum. Gerçek izleyici kitleye ulaşmak, festivaller aracılğıyla oluyor. 2011 yılında çektiğim ‘Dört Bir Yanım Sibirya’dır’ isimli belgesel ile Antalya 48. Altın Portakal Film Festivali’nde ödül kazanmıştım. Umarım bundan sonra yapacağımız diğer işlerde de başarılı olur ve Güney Azerbaycan sinemasının yaratılmasına katkı sağlarım.”