Dizel araçlara sınırlama gerek
Güncelleme Tarihi:
Ankara’daki trafik yoğunluğu dikkat çekiyor. Prof. Dr. Selahattin İncecik, trafik kaynaklı emisyonların Ankara’nın hava kalitesi için ciddi bir risk oluşturduğunu belirterek “Başkentin topoğrafik yapısı ve atmosfer özellikleri göz önüne alındığında dizel yakıtlı araçlar bakımından birtakım sınırlamaların getirilmesi gerek” uyarısında bulundu.
Dünyanın en büyük problemlerinden biri hava kirliliği. Soluduğumuz havanın kalitesi giderek düşüyor. Kirliliğin en temel nedenlerinden biri de trafik. Uluslararası Hava Kirliliği Önleme ve Çevre Koruma Birliği Başkanı Prof. Dr. Selahattin İncecik’e göre dizel yakıtlı araçların yol açtığı yüksek partikül artan kirlilikte önemli bir etken. Hürriyet Ankara’ya başkent için uyarılarda bulunan Prof. Dr. İncecik, şunları sıraladı:
CİDDİ BİR RİSK VAR
“Ankara ve çevresi üzerinde bir süredir yüksek basınç alanı hâkimdi. Bu durum yaşadığımız seviyelerde rüzgâr hızının çok düşmesine ve muhtemel hava kirleticilerin dağılmasını engelleyecek duruma yol açmaktadır. Ankara’nın topoğrafik yapısı da bu durumu daha da şiddetlendirmekte. Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın Ankara’nın ilçelerinde yaptığı hava kalitesi ölçümleri bu durumu doğrulamaktadır. Ölçüm sonuçları açıkça gösteriyor ki trafik kaynaklı emisyonlar, Ankara’nın hava kalitesi için ciddi bir risk oluşturmakta. Maalesef dizel yakıtlı araçlar ise bu sorunların baş kaynağı. Dünyanın gelişmiş başkentlerinde dizel araçlar kent merkezlerinde yer almamaktadır. Ankara’nın topoğrafik yapısı ve atmosfer özellikleri göz önüne alındığında özellikle dizel araçlar bakımından sınırlamalar getirilmesi kanaatindeyim.
İLÇELER ETKİLENİYOR
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) her yıl 7 milyon insanın iç ve dış ortam hava kirliliği nedeniyle hayatını kaybettiğini bildiriyor. Bu ölümlerin de büyük bir kısmı gelişmekte olan ülkelerde meydana gelmekte. Özellikle son zamanlarda soba kullanımının da artma eğiliminde olduğunu biliyoruz. AB ülkelerinde kent merkezlerinde kömür kullanımı kesinlikle yasak ancak esas durumu gözden kaçırmamak gerekir; trafik ve özellikle dizel araçların yol açtığı yüksek partikül kirliliği Ankara’da pek çok ilçede görülüyor. Örneğin OSTİM (Yenimahalle), Ulus, Siteler, Sincan-Törekent de PM10 için 24 saatlik ortalama değerin aşılmaması gereken standart değeri (50 mikrogram/m3) günün büyük bir kısmında aşılıyor. Oysa bu kirleticinin bir yılda en fazla 7 günde standart değerin aşılmasına izin verilir.”
TÜRKİYE’DE DİZEL ORANI YÜZDE 37
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre ocak-ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan 454 bin 332 adet otomobilin yüzde 70,4’ü benzin, yüzde 17,8’i dizel, yüzde 8,5’i hibrit, yüzde 2,1’i LPG ve yüzde 1,2’si elektrikli. Ekim ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 14 milyon 157 bin 691 adet otomobilin ise yüzde 37’si dizel, yüzde 35,2’si LPG, yüzde 26,5’i benzin yakıtlı olup, yüzde 1,0’ı elektrikli veya hibrit. TÜİK’in ekim ayı verilerine göre Ankara’da ise toplam 2 milyon 366 bin 78 taşıt bulunuyor.