Bilançoyu açıkladı önerileri sıraladı

Ankara Büyükşehir Belediye(ABB) Başkanı Mansur Yavaş, dün ABB Konferans Salonu’nda ‘Ankara Afet Bilgilendirme Raporu’nu açıkladı. Ankara’da 4 kişinin hayatını kaybettiği sel felaketinin bilançosunu paylaşan Yavaş,
yapılmayan altyapı çalışmaları ile yapımı devam eden ve altyapıya dönük yeni önerilerini sıraladı. 7 günde, bir yılda düşen ortalama yağış miktarının yarısı kadar yağış aldıklarını belirten Yavaş, “Buna rağmen, altyapı yatırımı yaptığımız 102 bölgenin neredeyse tamamında sorun yaşamadık. Yeni yapılan hiçbir altgeçitte su taşkını gerçekleşmedi. Sorun yaşanan bölgelerde belediye ekiplerimiz anlık müdahalelerde bulunarak vatandaşlarımızın yanında oldu” dedi. Başkente yıllık ortalama düşen yağış miktarının 392 kilogram olduğunu ancak 7 günde metrekareye düşen yağış miktarının 191.5 kilograma ulaştığına dikkat çekerek, “Mazeret üretmeyeceğiz, çözüm üreteceğiz” dedi. Yavaş, “455 mahallede hasar ve ağır hasar meydana geldi, 19 bin 370 olaya müdahale edildi. Ankara’nın genelinde 431 tane ağaç devrildi. Kent genelinde 63 çatı uçması ve 5 istinat duvarı çökmesi ihbar edildi. Bin 650 araç ve 5 bin 612 personel ile sahada çalışma gerçekleştirdik. 35 bin 23 mazgal temizliği yaparak, 414 vatandaşımızın kurtarma operasyonunda yer aldık” bilgisini de paylaştı. Başkan Yavaş özetle şunları kaydetti:

ŞEHİR SELLERİ MEYDANA GELDİ

“Ankara’da 7 günde, yıllık yağışların yarısı kadar yağış yaşandı. Haziran aylarında her zaman yağış olurdu ancak iklim değişikliğinin ve çarpık kentleşmenin etkisiyle yağışın boyutu, hızı ve etkisi değişir oldu. Kentimizde maalesef son dönemde şehir selleri meydana geliyor. Bazı ilçelerde damla bile düşmezken bazı ilçelerde taş üstünde taş kalmıyor. Yağışın üst üste gelmesi sonucu ise toprağın doyma oranı artıyor ve her takip eden yağış takip ettiği yağıştan daha tehlikeli bir durum oluşturuyor.



ALTYAPI YATIRIMLARI ÖTELENDİ

İklim değişikliği ve çarpık kentleşme ortamında Ankara’da temiz su temini ve altyapı için yıllarca ihmal edilmiş bölgelerimiz vardı. 2005-2018 yılları arasında suyun metreküp fiyatı ortalama 1.6 dolardı yani bugünün parasıyla tonu 28 liraya su satıldı. Bu yüksek tutardaki parayla da helikopterler alındı, atıl havuzlar ve otopark sistemleri kurup, uçuş okulları açıldı. ASKİ’nin milyarlarca lirası Fen İşleri’nin yatırımlarına aktarılırken, kendi yapması gereken altyapı yatırımları sürekli ötelendi. Biz ise bugünkü koşullarda 0.7 dolara temiz suyu vatandaşlarımızla buluşturuyoruz.



BAZI KREDİLER İSTEDİK REDDEDİLDİ

Derelerin üstleri imara açıldı. Çarpık kentleşme tercih edilip, müteahhitlerin gözü doymaz para hırslarına hizmet edildi. Bazı krediler istedik reddedildi. Altyapıda da enerji giderlerimiz, 30 Aralık itibarıyla 500 milyon TL iken yılın son günü gelen zamla 2 milyar TL’ye çıktı. Bir yılda ortalama düşen miktarın yarısı kadar yağış aldık. Buna rağmen 102 bölgenin neredeyse tamamında sorun yaşamadık. Yeni yapılan hiçbir altgeçitte su taşkını gerçekleşmedi. Açıktan akan lağım ve asbestli borular kalmayana dek çalışacağız. Herkes kesintisiz ve musluktan içilebilir sağlıklı suya kavuşsun diye projelerimizi hayata geçirmeye devam edeceğiz.”

AFET KOORDİNASYON MERKEZİ OLUŞTURULMALI

Başkentte yaşanan sel felaketleriyle ilgili, gün dönümlerinde ve mevsim geçişlerinde mutlaka yeni tedbirler alınması gerektiğini kaydeden Başkan Mansur Yavaş, önerilerini şöyle sıraladı:

*UKOME ve AYKOME gibi bir Afet Koordinasyon Merkezi(AFKOME) oluşturulmalı. Afet müdahalesi siyasi tartışma konusu olmaktan çıkarılarak kriz yönetimine geçilmeli.
*Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından hazırlanan Taşkın Eylem Planı’na göre DSİ ve MGM; Çubuk Çayı, Hatip Çayı, İncesu Deresi, Ankara Çayı, Macun Deresi ve Uğ Deresi için yapılarda can ve mal kayıplarının en aza indirgenebilmesi için erken uyarı sistemi kurulmalı ve taşkınlara karşı erken uyarı bilgisi verilmeli.
*Doğal afet anında devlet tüm kurumlarıyla ortak masa oluşturmalı ve ortak mücadele edilmeli.
*AFAD, kentlere özel mesaj göndermeli.
*Ülkemizde ve kentimizde iklim eylem planı ve yeşil şehir çalışmalarıyla iklim değişikliğine karşı azaltım ve uyum çabaları hızlandırılmalı.
*Kritik bölgelerde istinat duvarı yapımı çalışmaları hızlandırılmalı.
*Her yağış uyarısı sonrasında kırsal mahallelerdeki muhtarlara mesaj çekilerek camilerde ananos yapılmalı.
*Yoğun yağış anlarında mesire alanları ve parklardaki vatandaşlar tahliye edilmeli.

İKLİM DESTEĞİ ÖDEMESİ BELEDİYELERE AKTARILSIN

Merkezi hükümetin de Dünya Bankası, Fransa ve Almanya’nın sağladığı iklim desteği ödemesinin belediyelere aktarılmasını isteyen Yavaş, “Paris Antlaşması sonucunda Dünya Bankası, Fransa ve Almanya’nın iklim desteği için ülkemize 3 yıl içerisinde kullanılmak üzere 3.2 milyar dolar iklim desteği ödemesi yaptığını biliyoruz. Bu noktada öncelikli projeler su yönetimi, ulaşım sektöründe karbonsuzlaşma ve enerji dönüşümü olarak açıklandı. Yaşadığımız sel felaketi ‘iklim değişikliğine uyum’ kapsamında değerlendirilmektedir. Bunu yapacak yetkili kurum ise su kanal idareleri, yani belediyelerdir. Bu bakımdan, yapılan desteğin belediyelere aktarılması konusunun da vakit kaybetmeden gerçekleşmesini talep ediyor, bekliyoruz. Böylece biraz önce bahsettiğim birçok altyapı projesi de derhal hayata geçirilmiş olacaktır” dedi. Yavaş, başkentin su ve altyapı ile ilgili master planı olmadığını da söyleyerek, “Göreve geldikten sonra derelere ait havzalarda hidroloji çalışmaları başlattık, taşkın risklerini inceledik ve hazırladığımız master planını 16 ay içinde tamamlayacağız” dedi.