Tahliye edilen Çilem, ilk gece uyumadı, kızıyla hasret giderdi (2)

Güncelleme Tarihi:

Tahliye edilen Çilem, ilk gece uyumadı, kızıyla hasret giderdi (2)
OluÅŸturulma Tarihi: Haziran 21, 2016 15:41

Tahliye edilen Çilem, ilk gece uyumadı, kızıyla hasret giderdi (2)

Haberin Devamı

"ŞİDDET GÖREN KADINLAR İÇİN MÜCADELE EDECEĞİM"
Kefaletle serbest bırakılan Çilem Karabulut, evinde ailesiyle geçirdiği gecenin ardından yaşadıklarını anlatıp bundan sonra şiddet gören kadınlar için mücadele edeceğini belirtti. Tahliye olduktan sonra evde hiç yalnız kalamadığını belirten Çilem Karabulut, şunları söyledi:
"Tahliye olduktan bu saate kadar hiç uyumadık, anne, babam, akrabalar ve çocukla birlikte. Arkadaşlarımız avukatlarımız bizi ziyaret etti, hiç yalnız bırakmadılar. Çok mutluyum, hala bir sevinç içindeyiz. Hala özgürlüğü duyumsayamadık, çünkü tahliye bizim için sürprizdi. İlk gece konuştuk, oturduk, kucaklaştık. Birbirimize bakıp sadece gülümseyebildik. Konuşma fırsatı bile olmadı, sadece gözlerimiz gülümsüyordu, dudaklarımız hiç konuşmadı. Kızımla uyuyabildim sadece bir saat. Tahliyem sürpriz olduğu için bundan sonrasına ilişkin tam birşey kuramadık. Ne yapacağımız konusunda henüz program yapmadık ama bir kadına şiddet ve mücadele söz konusuydu. Bu şiddetin esas mağduru bendim ve benim gibi şiddet gören kadınlar var. Onlar için biz de mücadele edeceğiz bundan sonra."
'ÖZGECAN İÇİN SALDIRDI'
Tarsus'ta vahşice öldürülen Özgecan Arslan'ın memleketindeki cezaevinden tahliye olduğunu anımsatan Çilem Karabulut, şöyle devam etti:
"Ben Özgecan'ın öldürüldüğünü duyduğumda, ben yoğun şiddet görüyordum. Kendisine (eşine) bu olayı anlattığımda bana tepkisi, 'Kim bilir ne yaptı da öldürülmeyi hak etti, iyi oldu' olmuştu. 'Ben hak ediyor muyum, dayağı, şiddeti?' demiştim. 'Kimse öldürülmeyi hak etmiyor' demiştim. Onun için bana bir saldırısı olmuştu. Bir katil olduğu için, Özgecan'ı da öldüren bir katil olduğu için, kendi cinsinden bir insan olduğu için Özgecan'ı öldüreni savunuyordu."
"SOYADIMI DEĞİŞTİRECEĞİM"
'Karabulut' olan soyadını kızlık soy ismi 'Doğan' ile değiştirip değiştirmeyeceğine ilişkin konuşan Çilem Karabulut, "Dava sürecinde soyadımı değiştirme talebim olmuştu ama dava sonuçlanınca adım atılacaktı. Onun için acele etmedim. Bundan sonra müsait olduğumda soy isim değişikliğiyle ilgili müracaat edeceğim" dedi.
"KADINA ŞİDDET MÜCADELE İLE AŞILIR"
Åžiddete maruz kalan kadınlara seslenen Çilem Karabulut, bu konuda da şöyle konuÅŸtu: "Åžiddetten korunmak için gitmediÄŸim yer kalmadı. Åžiddet görüp de karakollara, adli mercilere baÅŸvurdum. Çaresiz kaldım. Çok zorlu ÅŸartlar altındaydım. Sonrasında tutukluluk sürecim devam etti. Kadının hiçbir yerde korunup kollanmadığı görülüyor. Bu, mücadele ile aşılacak bir konu. Birlik beraberlik olduÄŸu müddetçe bu ÅŸekilde tahliyeler olur, kadının mücadelesi zaferle sonuçlanır."Â
TARTIŞILAN TİŞÖRTÜ ANLATTI
Cinayet sonrası polise teslim olduğunda üzerinde 'Verdiğin bütün dersler için teşekkür ederim sevgili geçmiş' yazılı tişörtle ilgili de konuşan Çilem Karabulut, şunları anlattı:
"Tişört gerçekten tesadüf. Olay kıyafetimi teslim etmek zorundaydım. Terledim, yorulmuştum. Üzerimde bir kapri ve tişört vardı. Uygun değildim, savcının hakimin karşısına çıkacak şekilde. Olay sırasındaki kıyafetleri teslim etmek zorunda olduğum için aileme haber gönderdim, kıyafet istedim. Annem, polislerin yardımıyla bir mağazadan 5 liralık bir tişört alıyor. Annemin okur yazarlığı yok zaten. Tişörtü ve bir eşofman altı getirdi, bunları giydim. Adli Tıp Kurumu'nun önünde basını gördüm, herkes gülümsüyordu. Yanımdaki polisler üzerimde ne yazdığını bilip- bilmediğimi sordu. Ben o an hayatta kalmanın sevincini mi yoksa çocuğumun babasının ölmesine üzeleyim bilemiyordum. Tişörtte ne yazdığını bilmiyordum. Ben İngilizce bilmiyorum. Sadece 'I am' yazıyor, liseden kalma bilgimle bunun ben anlamına geldiğini biliyorum. Tişörte bakıp gülümsüyorlar, ben de onlara gülümsedim. Tişörtün üzerinde ne yazdığını hala bilmiyordum. Cezaevine girdiğimde arkadaşlar tişörtü sordular, güldüler. Ne var diye sordum. İngilizce çevirisini bana söylediler. O an çok kötü oldum, çünkü tasarlayarak giymişim, öldürmüşüm gibi değerlendirilebilirdi. Çok korktum. Sonraki sabah babam cezaevine görüşe geldi, ben de emanete teslim edip tişörtü babamla gönderdim.
Sol kolundaki melek ve insan figürlü dövmeyle ilgili de açıklama yapan Çilem Karabulut, "O dövme eşimde vardı. Evlilik sürecinde ben de aynı dövmeyi yaptırmıştım. Bir anlamı yoktu. Hoşumuza gitmişti, yaptırmıştık" dedi.

FOTOÄžRAFLI

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!