Son yılların en kötüsü

BEŞİKTAŞ, Benfica ve Başakşehir maçlarına göre daha az kötü başladı. İlk yarıda pozisyon bulamadı ama daha önceki o kötü ilk 45’lerden farklı olarak durmayan toplarda pozisyon da vermedi.

Haberin Devamı

Alan savunmasını iyi yaptı. Topa sahip olduğu ölçüde maçın dengesinin aleyhine gelişmesini engelledi, Fenerbahçe’nin ilk yarıda etkili olmasına izin vermedi.

 

Fenerbahçe’nin ilk yarıdaki temel sorunu, kaptığı toplarda hızlı çıkmaya çalışırken oyuncuların birbiriyle senkronize olmamasıydı. Mesela Hasan Ali ne kadar hızlı çıkmaya çalışıyorsa, önündeki Aatif da o kadar topa basıp oyun kurmaya çalışıyordu. Advocaat devre arasında bu senkron bozukluğunu çözmek için doğru bir hamle yaptı. Aatif yerine topu alır almaz rakibinin üstüne 5. viteste driplingler yapan Volkan Şen’i sahaya sürüp Beşiktaş’ın yerleşik savunmasının dengesini bozmaya çalıştı.

 

İlk yarıda sadece duran toplardan tehlike yaratabilen Fenerbahçe, 2. yarının ilk 10 dakikasında iki kez gole yaklaştı. Ancak devrenin kalanında Lens girene kadar hücum sürekliliğini sağlayamadı.

 

Haberin Devamı

LENS GiRDiĞiNDE YORULMUŞLARDI

 

BEŞİKTAŞ ise uzun süre kontrol futbolu oynamaya devam etti. Mesela Brahimi gibi bir kanat forveti olsa Fenerbahçe’nin yüklenirken bıraktığı boşluklardan faydalanabilirdi. Ancak bunu yapabilecek oyuncu malzemesine sahip olmadığı için pratikte 1 puana oynuyormuş gibi bir oyun sergiledi.

 

Puan farkını kapatmak için galibiyeti daha çok istiyormuş gibi oynayan Fenerbahçe, Volkan Şen’den sonra Lens’i de sahaya sürünce ilk kez bu kadar uzun süre hücum sürekliliği sağladı. Ancak takımın geri kalanı yorulduğu için Lens’in pozitif etkisi de yetmedi. Son yılların en kötü Fenerbahçe–Beşiktaş derbisiydi.

 

Yazarın Tüm Yazıları