Columbia'nın düÅŸüÅŸ nedeni tartışılıyor

Güncelleme Tarihi:

Columbianın düşüş nedeni tartışılıyor
OluÅŸturulma Tarihi: Åžubat 05, 2003 11:54

Uzay mekiği Columbia'nın düşüş nedeni üzerine tartışmalar sürüyor. Carnegie Mellon Üniversitesi Uçak Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof.Dr. Paul Fischbeck'in mekiklerin "olası zaafları" hakkındaki incelemesi, "fırlatılış anında zedelenen kanat altı seramik kaplamanın atmosfere girişte çok hızlı bir dizi sakatlığa yol açarak mekiği ve 7 kişilik astronot mürettebatını ölüme götürdüğü" savı üzerine yoğunlaşıyor.

Haberin Devamı

16 Ocak'ta, 16 gün görev süresiyle bilimsel deneyler için yörüngeye yollanan ve Yer'e inişe 16 dakika kala 63 bin metre irtifada parçalanan Columbia'nın fırlatılış anında "küçük" kanat zedelenmesinden felaketin meydana geldiği tahmin ediliyor.

1820 ton sıvı hidrojen-oksijen taşıyan ana orta ve yan roket tanklarından fırlayan poliüretan izolasyon maddesinin, mekik kanadında, atmosfer hava sürtünmesinin büyük sıcaklığından koruyan seramiği zedelediği zaten önceki deneyimlerden saptanmış bulunuyor. Atmosfere girişte oluşan 2000 dereceye yakın sıcaklığa dayanması için binlerce özel seramik karo ile kaplı mekik, 320-400 km. yükseltideki yörüngesinden Dünya'ya dönerken en büyük ağırlık kanatlara düşüyor.

Mekik kanat altlarının gövdeye yakın kısmı ve mürettebat bölmesine yakın alanın en hassas çeper olduÄŸunu söyleyen Prof. Fischbeck, bu yargıya ÅŸu üç etmeni deÄŸerlendirerek vardığını bildirdi:Â
-Hangi seramik (silisyum cam elyafı) plakalar, fırlatılışta en kırılgan?Â
-Dönüşte atmosfere giriÅŸte hangi bölümlerdeki plakalar en çok ısınıyor?Â
-Bu çok ısınan cam elyafı plakaların arkasında hangi yaşamsal cihazlar duruyor?  

EN BÜYÜK PARÇA KOPTU
Yörünge hızı saatte 27 bin km'den 20 bin km'ye düşmüşken stratosfer üstünde 63 kilometre yükseklikte parçalanmaya başlayan Columbia'da oluşan zincirleme çöküşü yorumlayan Prof. Fischbeck ile Stanford Üniversitesi'nden meslektaşı, fırlatılışta kopan 15x40x50 santim boyutundaki poliüretan izolasyon maddesinin, kanat altı seramik kaplamadaki minik "cam elyafı levhayı" zedelemiş olması gerektiğini belirtiyor.

İki bilim adamına göre, tüm mekiği kaplayan binlerce seramik levhanın biri el dokunuşuyla kırılabilecek narinlikte. Roket yakıt tankındaki süper soğuk hidrojen ve oksijenin, roketin dış yüzeyinde aşırı buzlanmasını önleyen poliüretan tecrit kaplamasından kopabilecek bir parça, kolaylıkla, karbon birleşiği de katılan mekiğin sıcaklık zırhı minik cam elyafı plakalarını rahatlıkla zedeleyebiliyor. Sesten iki kat büyük hıza ulaşan mekikte, atmosfer tırmanışının ilk evresinde bu minik plakaların zincirleme parçalanmasıyla, arkalarındaki güvenli yolculuğu sağlayan yaşamsal elektronik cihazların ve tüm dengenin bozulması mümkün. 

Prof. Fischbeck ve mekik araştırma ekibi, 22 yıllık uzay mekikleri tarihi içinde, 50 mekik fırlatılışında her mekiğin ortalama 25 adet silisyum cam elyafı karosunun en az 2,5 santim yara aldığını saptamış bulunuyor. Bunun için facianın soruşturması, kalkış anındaki kanat zedelenmesi üzerine yoğunlaşıyor.

Prof. Fischbeck, en yaşlı ilk mekik olan Columbia'nın 1981'deki ilk fırlatılışından 1992'ye dek 11 yıldaki 50 mekik kalkışında 3 ila 150 seramik karonun hasar gördüğünü saptadı.

NASA, poliüretan köpük tecrit maddesini, ana orta ve iki yan roket yakıt tanklarında süper soğuk olan sıvı hidrojen ve oksijenin dış çeperde aşırı buzlanma yapmaması için kullanıyor. 

FREON-OZON
NASA mühendisi Gregory Katnik'in notlarına göre, Columbia 1997'deki kalkışta yine yakıt tankı ısı tecrit maddesinin kopmasından zarar gördükten sonra, NASA, izolasyon kaplamasında kullandığı flor-klor bileşimi freon gazını, atmosferdeki ozon tabakasına zarar vermesin diye kullanmayı kesti. Freon kullanımı kesilince yeni kullanılan maddenin, kalkışta koparak seramik parçalarını zedeleme ihtimali arttı.

NASA Genel Müdürü Sean O'Keefe'nin yardımcılarından uçuş programı yöneticisi Michael Kostelnik, Columbia'nın fırlatılışında kopan roket yakıt tankı tecrit malzemesinin muhtemelen bugüne dek kopanların en büyüğü olduğunu belirtti.

1988'de beş kişilik mürettebatı bulunan Atlantis'i yörüngeye sokarak başarıyla indiren astronotlardan Mike Mullane, "kalkışta yüzlerce seramik karonun, roket tepesinden fırlayan tecrit maddesinden zedelendiğini ama yeryüzüne sağ salim inebildiklerini" hatırlattı. 

"Uzay uçakları" olan teknoloji devrimi ürünü mekiklerin, bugüne kadar sürekli olarak birkaç seramik parçası zedelenmesine maruz kaldığı biliniyor. 

Columbia'nın kazası, ABD'nin 42 yıllık insanlı uzay programı tarihinde Yer'e inişte ilk ölümcül kaza oldu. 17 yıl önce mekik Challenger, Florida-Cape Canaveral Üssü'nden fırlatıldıktan iki dakikasonra infilak etti, 7 kişilik mürettebattan kurtulan olmadı. Parçalar Atlas Okyanusu'na yağarken, bir parçası üç yıl önce kıyıya vurdu.

Birçok uzman, 12 yıl önce, Yer'den 600 km. ötede dönen dünyanın ilk sabit yörünge teleskopu Hubble ve Chandra-X teleskopunu göreve yerleştiren, böbrek taşından kemik erimesine kadar tıbbi deneyleri yerçekimsiz ortamda mükemmel olanakla yapan mekiklerin çok gerekli olduğunu belirtiyor. Karşıt görüş ise "Tehlikeli ve masrafa değmez" yönünde. 

Bu arada Rusya, yapımı süren, 16 ülkenin katıldığı Uluslararası Uzay İstasyonu'nun inşaatı için, kaza nedeni tam anlaşılıp gerekli önemler alınana kadar Yer'de kalacak üç Amerikan mekiği göreve dönene dek boşluğu telafi etme çabasında olacağını bildirdi. 

Konuya iliÅŸkin ayrıntılı bilgiler, NASA'nın "http://spaceflight.nasa.gov" internet adresinde sürekli aktarılıyor.                                                                                              Â

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!