Bu kupayı istemek ve almak

MAÇ öncesi iki takımı değerlendirdiğimizde mental ve oyun açısından önde olan takım Galatasaray'dı.

Haberin Devamı

Ama bireysel oyuncu kalitesi bakımından Fenerbahçe öndeydi.

Maçın en önemli özelliği beklentilere cevap verememiş iki takımdan birinin mutlu olacağıydı.

Maç başladığında Fenerbahçe 11'inde Gökhan ve Alves'in yokluğu kafalarda soru işareti bıraktı. Galatasaray'da ise çıkabilecek en iyi 11 sahadaydı.


GOLÜ BULANA KADAR...
90 dakikalık maçı iki bölüme ayırmak lazım.

Birincisi Galatasaray'ın 31. dakikada gol attığı bölüme kadar, diğeride bu dakikadan sonra maçın bitimine kadar.

Galatasaray golü bulana kadar rakibinden daha istekli, daha canlı ve daha agresif futbol oynadı. Bunun neticesinde golü bulduktan sonra kafalarında tek düşünce vardı; ilk devreyi gol yemeden bitirmek.

Fenerbahçe de yediği golden sonra Galatasaray kalesinde ya kanatlardan gelen ortalar ile ya da duran toplardan gelen kafa vuruşlarında etkili olmaya çalıştı.

Fakat ilk yarının sonucu sarı kırmızılıların istediği gibiydi.


MAÇIN KIRILMA ANI
62. dakikada Muslera'nın hatasında Ba'nın boş kaleye kafayla gönderdiği topun direkten dönmesi finalin en önemli kırılma anıydı. 


ASLAN AVRUPA CEZASINI KAPATTI
İKİNCİ yarı Galatasaray'da Sneijder'in yerine Chedjou, F.Bahçe'de ise Van Persie'nin yerine Fernandao'nun oyuna girdiğini gördük. Bu Galatasaray için aleyhte bir durum oldu. Tamamen gol yememeyi düşünen Galatasaray, son düdük çalana kadar bu anlayışla sahada oldu.

F.Bahçe özellikle 55'inci dakikadan sonra oyunun kontrolünü ele alan; ama tempoyu yükseltemeyen futbolu ile gol bulmaya çalıştı. Gol fırsatları da yakaladılar, ama bunlardan en tehlikelisi Ba'nın kafa ile vuruşunda direkten dönen toptu.

Yorulan G.Saray'a karşı özellikle kanatları etkili kullanamayan Fenerbahçe, yüzde yüz gol pozisyonu diyebileceğimiz herhangi bir pozisyon yaratamadı.

Ve 3 kez üst üste Türkiye Kupası'nı alan G.Saray, Avrupa'dan men cezasını bu yıl çekmiş oldu...


MAÇIN ADAMI
Fenerbahçe adına Nani, G.Saray'da ise ilk 45 dakikadaki Yasin Öztekin. 

Yazarın Tüm Yazıları