Selahattin Demirtaş: Tavrımız aynı
Güncelleme Tarihi:
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, özgürlükçü sivil, demokratik bir anayasa istediklerini belirterek, “Ama tartışmanın başkanlık üzerinden yapılması yanlıştır” dedi.
Diyarbakır’da bulunan Demirtaş, bir grup gazeteciyle buluşmasında gündeme ilişkin özetle şunları söyledi:
TAVRIMIZ KİŞİSEL DEĞİL
“Anayasada tartışılması gereken asıl önemli mevzular, temel insan hakları, özgürlükler konusudur. Biz güçlendirilmiş demokratik bir parlamenter sistem ve güçlü yerinden yönetim modeli önerdik. Partimizin bu konudaki tutumunda bir değişiklik yok. Değişikliği gerektirecek bir şey de yok. Bizim başkanlıkla ilgili tavrımız kişisel değildir. Şahsen ben başkan seçileceğimi bilsem de ben de partimiz HDP de başkanlık sistemiyle ilgili bir tartışmanın içine girmeyiz. Türkiye’nin gündemi başkanlık filan değildir. Anayasayı da onun üzerinden tartışmayı doğru görmüyoruz. Anayasa Uzlaşma Komisyonu kurulursa görev almaya hazırız ve bütün maddelerini daha güçlü bir demokrasi ile nasıl buluşturabiliriz; buna bakarız.
Bir yandan da yeniden çözüm sürecine dönme yolunu açmamız gerekiyor. Parlamento çözümün merkezinde olmalıdır, partiler değil. Öcalan’ın, KCK’nın da sürece, Türkiye’de PKK’nın silah kullanmadığı, kullanmayacağı bir ortamı yaratma boyutuyla mutlaka dahil etmeleri lazım. Parlamento sorumluluk üstlenmezse HDP heyeti 1000 defa İmralı’ya gitse ne yazar.
HDP SEÇMENİ SANDIĞA GİTMEDİ
Bizim en çok oy kaybettiğimiz yerler, çatışmaların olduğu yerler değil. Batıda daha fazla oy kaybettik. Örneğin İstanbul’da daha fazla kaybettik. Kaybettiğimiz oylar da bir başka partiye gitmedi. Tespit ettiğimiz kadarıyla, seçmenimizin sandığa gitmeme gibi bir durumu gelişti. Örneğin, 7 Haziran’a göre, AKP’ye en az oy kaptıran biziz. Daha çok HDP seçmenin sandığa gitmediği gibi bir eğilim seziyoruz. Partimizi toplumsal zeminde güçlendirmeyi hedefliyoruz. Eş genel başkanlık, kendini dayatmayla elde edilmiş makamlar değil. Partimizin yetkili kurullarında bunların hepsini gözden geçireceğiz. Mevzu Demirtaş-Yüksekdağ değil, görev alabiliriz, almayabiliriz. Önemli olan HDP’nin eksikliklerini tespit edip onları tamamlamaktır.
KÜRTLER KİMSENİN MALI DEĞİL
Kürt oylarının AKP’ye gittiği yalandır. Yüzde 11’lik oyu kim verdi bize? Birkaç milletvekili arttırdılar diye AKP büyük zafer kazanmış havası yaratıyorlar. Rakamlar ortada, Kürtler halen kendi irade, taleplerinin arkasındadır. Kürtler ne AK Parti’nin ne HDP’nin malıdır. Toplumun barış sesini yükseltmesi, hükümetin buna cevap vermesi lazım. KCK’nin de yeniden diyalog yollarını yaratacak bir pozisyonda durması lazım.”