Seçim hükümeti yok

Yıllık basın toplantısını yapan Cumhurbaşkanı Demirel, ‘‘Hükümet kurulamazsa seçimleri yenileme kararı almayacağım. Meclis'in güvenoyuna dayanmayan bir hükümet de kurdurmayacağım. Bu durumda güvenoyuna dayalı bir hükümet kurma arayışları devam eder’’ dedi. Demirel, Meclis'in aldığı seçim kararının kendi yetkilerini ortadan kaldırmadığını da söyledi.

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, 10 Ocak'a kadar hükümet kurulamaması halinde, Anayasa'nın 114 ve 116'ıncı maddelerinin kendisine verdiği ‘‘Seçimi yenileme ve hükümet kurma’’ yetkisini kullanmayacağını açıkladı. Demirel, ‘‘Hükümet kurulamazsa seçimleri yenileme kararı almayacağım. Meclis'in güvenoyuna dayanmayan bir hükümet de kurdurmayacağım. Bu durumda güvenoyuna dayalı bir hükümet kurma arayışları devam eder’’ dedi. Demirel, dün düzenlediği yıllık basın toplantısında, gazetecilerin seçimler, hükümet sorunu ve iç politikaya ilişkin sorularını yanıtladı. Meclis'in aldığı seçim kararının Anayasa'nın Cumhurbaşkanı'na yetki veren 114 ve 116'ncı maddelerini işlevsiz kıldığı tartışmalarına açıklık getiren Demirel, şöyle konuştu:

YETKİMİ KALDIRMAZ

‘‘Meclis'in aldığı seçim kararı bu yetkimi ortadan kaldırmaz. 10 Ocak'a kadar hükümet kurulamazsa ya da kurulan hükümet güvenoyu alamazsa, varsayalım ki ben Meclis'in yenilenmesi kararını aldım. O da 11 Nisan'a gelir. Cumhurbaşkanı, 114'üncü maddeye göre bir hükümet kurdurur. Bu hükümetin güvenoyuna ihtiyacı yoktur. Ancak ben böyle bir durumu şık ve zarif bulmuyorum. Her zaman Meclis'i sistemin en önemli unsuru saymışımdır. Takdir hakkımı onu incitmeyecek şekilde kullanırım.’’ Cumhurbaşkanı, 10 Ocak'a kadar hükümet kurulamaması halinde, hükümet kurma çalışmalarına devam edeceğini söyledi.

YAPTIĞIM DOĞRUDUR

Cumhurbaşkanı Demirel, DYP Genel Başkanı Tansu Çiller'in ‘‘Cumhurbaşkanı Başbakan atıyor’’ eleştirilerine de, Anayasa maddelerini gerekçe göstererek yanıt verdi. Anayasa'nın Cumhurbaşkanı'na hükümeti kuracak kişiyi Meclis üyeleri arasından seçme yetkisini verdiğini hatırlatan Demirel, ‘‘Cumhurbaşkanı orada tamamen serbesttir. ‘Demirel'in yaptığı yanlıştır?' Hayır, benim yaptığım doğrudur. Nesi yanlıştır?’’ dedi. Görevlendirme yaparken tüm siyasi parti liderlerinin görüşlerini aldığını ve çoğunluğun temayülünü gözönünde bulundurduğunu vurgulayan Demirel, ‘‘Ben mekanizmayı işletiverdim’’ dedi.

BAŞBAKANLIK DAĞITMIYORUM

Cumhurbaşkanı Demirel, bir gazetecinin sorusu üzerine, hükümeti kurma görevini FP’ye vermediği eleştirilerini de yanıtladı. ‘‘Birinci parti olmak hükümet olmaya yetmez. Hükümet olmak için güvenoyu şartı lazımdır’’ diyen Demirel, hiçkimsenin ‘‘Hükümet benim hakkımdır. Öyleyse ben hükümetimi ilan ediyorum’’ diyemeyeceğini vurguladı. Demirel, FP'ye ‘‘Bu kadar şüpheye, kendinden güvensizliğe gerek yoktur’’ mesajını da verdi. Eleştirilere karşı kendisini, ‘‘Ben burada Başbakanlık dağıtmıyorum’’ sözleriyle savunan Demirel, liderler turu sırasında FP Genel Başkanı Recai Kutan'la arasında geçen konuşmayı da aktardı. Kutan'ın, ‘‘Bizden başlayın’’ dediğini, ancak ‘‘Hükümeti kurarım’’ diyemediğini anlatan Cumhurbaşkanı Demirel, FP Lideri'nin bu teklifi bir prestij meselesi olarak ortaya koyduğunu kaydetti. Demirel, sözlerini şöyle sürdürdü:

KURARIM, DİYEMEDİ

‘‘Görevi DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit'e verdiğimde arkasında 220 oy vardı. FP'nin 144 oyu var. Bu birşeyi sağlamıyor. Güvenoyu almaya en yakın sayın Ecevit'ti. FP, ‘Ben hükümeti kurmaya talibim' deseydi, ‘Nasıl talipsin, kiminle kuracaksın?' diye soracaktım. Başbakan atamak Cumhurbaşkanı'nın hakkıdır. Ama kimi atar, kimi atamaz meselesinde keyfi davranamaz. Varsayalım ki Cumhurbaşkanı yanlış bir adama görev verdi. Meclis Cumhurbaşkanı'nın görev verdiği adama güvenoyu vermiyor.’’

İNŞALLAH KURULUR

Cumhurbaşkanı, ‘‘18 Nisan'da yapılacak seçimler siyasi istikrarsızlığı giderecek mi?’’ sorusuna karşılık olarak da, bugün yaşanan hükümet sorununun aşılması halinde, ‘‘Seçimden parçalı bir parlamento da çıksa endişeye gerek yoktur’’ mesajını verdi. ‘‘İnşallah hükümet kurulur’’ dileğinde bulunan Demirel, 25 Kasım'da istifa etmeye mecbur kalan 55'inci Hükümet'in, yeni hükümet kuruluncaya kadar görevinin başında kalacağını, devlette devamlılığın esas olduğunu belirtti.

Akşener Anayasa suçu işledi

Cumhurbaşkanı, Hürriyet Gazetesi'nin İstanbul'daki merkezinin telefonlarının dinlenmesi skandalı konusunda dün ilk kez konuştu. Demirel, bu konuda, ‘‘Hukuki bakımdan, böyle kanunların müsaade etmediği kişilerin -ki, o milli güvenlik meselesidir- telefon dinlemesi Anayasa suçudur. Ağır suçtur ve hak ihlalidir. Nitekim konu yargıya intikal etmiştir’’ dedi. Demirel, ‘‘Bu ağır suçun bir siyasi parti yöneticisi tarafından işlenmesini nasıl değerlendiriyor sunuz?’’ sorusuna da, ‘‘Suçtur...’’ diye karşılık verdi. ‘‘Hem dinleme, hem de yayma var...’’ hatırlatması üzerine Cumhurbaşkanı, ‘‘Bir defa dinlemek suçtur. Dinlendiğini nereden biliyorsun? Yayıldığından biliyorsun’’ diye konuştu.

İdamı kaldırmaya hazır değiliz

Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in yıllık basın toplantısında, bir gazeteci, Abdullah Öcalan ve Alaattin Çakıcı'nın Türkiye iadesi konusunda idam cezasının kaldırılması şartının öne sürüldüğünü hatırlatarak, ‘‘İdam cezası kaldırılmalı mı?’’ diye sordu. Türk askerinin terör örgütü ile ‘ecel şerbetini içerek’ mücadele ettiğini anlatarak, ‘‘Devlet idam cezasını kaldırmaya henüz hazır değil’’ diyen Cumhurbaşkanı Demirel, Türkiye'nin 30 bin kişinin katili Öcalan'a hiçbirşey yapmayacağı gibi bir ruh halinin ortaya çıkmasını istemediğini de belirtti. Demirel, ‘‘İdam cezasını kaldırın da iade edelim’’ şartının, ağır bir şart olduğunu kaydetti.

İki seçim bir arada yapılmasın

Cumhurbaşkanı'na, basın toplatısında, siyasi parti liderlerine seçimler konusunda yönelttiği üç soruya, şu net yanıtları verdi.

Demirel, iki seçimin aynı zamanda yapılmasına karşı olduğunu söyledi ve ‘‘Hiç kimse böyle bir seçimden sağlıklı neticeler çıkar demiyor’’ diye konuştu.

Cumhurbaşkanı, yerel seçimlerin iki turlu yapılması gerektiğini savunarak, ‘‘Yüzde 51 oy alan bir belediye başkanı, yüzde 25 oy alan belediye başkanına kıyasla halkı daha iyi temsil eder’’ dedi ve ekledi: ‘‘Demokrasi istemiyor musunuz? Demokrasi, işte bu.’’

Demirel, genel seçimler için ‘‘dar bölge’’ sistemini ve Cumhurbaşkanı'nın da 5 yıllığına halk tarafından seçilmesini önerdi.