Almanya'da "sünnet yasası" Federal Meclis'ten geçti

Almanya'da Bakanlar Kurulu'ndan sonra Federal Meclis de erkek çocukların sünnet ettirilmesinin şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da sürdürülmesine izin verilmesini onayladı. Oylamaya katılan 580 parlamenterden 434'ü herhangi bir cezai yaptırıma uğramadan erkek çocukların sünnetine destek verirken, 100 milletvekili karşı çıktı. 46 milletvekili ise çekimser oy kullandı.

Böylece koalisyon hükümetini oluşturan Hıristiyan Demokrat/Hıristiyan Sosyal Birlik Partileri (CDU/CSU) ile Hür Demokrat Parti'nin (FDP) herhangi bir ceza söz konusu olmadan Yahudiler ile Müslümanların erkek çocuklarını sünnet ettirmelerine imkan kılınmasını içeren yasa tasarısı Federal Meclis'in oturumunda kabul edildi. Hükümetin tasarısına, ana muhalefetteki Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ile Sol Parti'li bazı parlamenterler de destek verdi.

Kabul edilen tasarıda, din özgürlüğü, ebeveynlerin eğitim hakkı ve çocuklarının sağlığı göz önünde bulundurularak, doktorlar veya eğitim almış uzmanlar tarafından acı çektirmeden, anne-babalara riskleri de içeren detaylı açıklamalarda bulunmak koşuluyla erkek çocukların sünnet ettirilebileceği belirtildi.

SPD, Yeşiller ve Sol Partili bazı parlamenterlerin ayrı ayrı sunduğu ve çocukların kararlarını kendileri verebilmesi için 14 yaşından itibaren sünnete imkan kılınmasını içeren değişiklik önerileri ise reddedildi.

BİRLİKTE YAŞAMA ZARAR
Federal Meclis'in oturumunda 1.5 saat öngörüldüğü halde, sünnet tasarısı iki saati aşkın süre tartışıldı. CDU/CSU ve FDP'li konuşmacılar, yüz yıllardır süre gelen sünnetin Avrupa'da ilk kez Almanya'da yasaklanmasının bu ülkede birlikte yaşamı olumsuz yönde etkileyeceğinin altını çizdi. Bu görüşe, SPD Genel Başkan Yardımcısı ve Federal Meclis Milletvekili Aydan Özoğuz başta olmak üzere diğer partilerden bazı konuşmacılar da tam destek verdi.

Sünnetin Yahudi kimliğinin bir parçası ve Müslümanların da bir geleneği olduğunu belirten konuşmacılar, "Anne-babalar çocuklarının sağlığını herkesten ve her kurumdan daha iyi düşünür. Bundan kimsenin şüphesi olmasın“ diyerek sünnete imkan kılınmasını savundular.