İstinaf mahkemeleri geri dönüyor

Güncelleme Tarihi:

İstinaf mahkemeleri geri dönüyor
Oluşturulma Tarihi: Nisan 22, 2007 00:00

Osmanlı’nın kurduğu, Cumhuriyet’in hukuk devrimi kapsamında şeri mahkemelerle birlikte kaldırdığı istinaflar geri dönüyor. 1 Haziran 2005’te yürürlüğe giren 5235 sayılı yasa gereği, Bölge Adliye Mahkemeleri adıyla, altı hafta sonra hizmete girmeleri gerekiyor. Yargıtay Başkanı Osman Arslan, açılışın 2010’a ertelenmesini isterken, Adalet Bakanı Cemil Çiçek "1 Haziran’da kurulması lazım" diyor. Çiçek, mahkeme kurulacak illerin seçiminde siyasi taleplerin gündeme gelmesinden şikayetçi: "Mahkemeler asgari sayıda ve ihtiyaç duyulan yerlerde olacak."

Yeni sistem Ankara, Erzurum ve Diyarbakır’da kurulacak üç pilot mahkemeyle çalışmaya başlayacak. Bu mahkemeler, yeni kurulacaklara model olacak. İlk üç mahkemenin 30 milyon Euro’yu bulması beklenen bina bedellerinin yüzde 75’ini Avrupa Birliği, gerisini Adalet Bakanlığı karşılıyor. Projeyi Adalet Bakanlığı görevlisi hakimler ve teknik personel hazırladı. AB’nin onayını aldı. Mimari projeler, Adalet Bakanlığı’nın inşa edeceği yeni binalara örnek olacak. Üç pilot binanın ihale sözleşmeleri 10 Ocak 2007’de imzalandı. Müteahhitlere 18 ay süre verildi. Ankara ve Diyarbakır’da mahkeme inşaatları başladı. Erzurum’da ise başlamak üzere. Binalar bitmese bile mahkemelerin faaliyete geçmesi konusunda bakanlık kararlı. Geçici mekan, kadro sorunu önümüzdeki altı hafta içinde çözümlenecek. Bu mahkemelerin sayısının sekizi bulması bekleniyor.

İSTİNAF NE DEMEK?

"Arapça" kökenli bir sözcük. "Yeniden başlamak, sözün başlangıcı" anlamına geliyor. Yargı sürecinde mahkemelerle, Yargıtay arasında görev yapacak. Ceza üst sınırı 5 yılı geçmeyen davalarda taraflar yerel mahkemenin kararına, Yargıtay yerine bu üst mahkemeye başvurarak itiraz edecek. Örneğin 1-3 yıl arasında hapsi öngören yaralama suçları artık temyize değil istinaf yoluna tabi olacak. "Adam öldürmeye teşebbüs, yaralama" gibi birkaç suçtan örneğin on yıl hapis istemiyle yargılanan sanık, toplam cezası 4 yıl 11 ay 29 gün ceza alırsa, dosyası istinafın yetki alanına girecek. Suç makinesi, çete üyelerinin yaralama davasında aldıkları mahkumiyet istinafta incelenirken, adam öldürme, çete, uyuşturucu kaçakçılığı gibi daha ağır suçlardan aldıkları beş yılın üstündeki cezalar Yargıtay’da temyize tabi olabilecek. Ölümle sonuçlanması halinde "ağırlaştırılmış müebbetle" cezalandırılan "cinsel saldırı" suçlarında sanıklar indirimle 5 yılın altında ceza alırsa, dosyaları Yargıtay yerine istinafa gönderilecek. Temyiz yolu açık kararların gelecekte ortalama yüzde 80’inin istinafa gitmesi, Yargıtay’ın iş yükünün hafiflemesi bekleniyor.

NASIL KURULACAKLAR

İstinaf mahkemelerinin yeri bölgelerin coğrafi durumu, iş yoğunluğu gözönüne alınarak belirlenecek. Mahkeme, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun görüşü alınmak suretiyle Adalet Bakanlığı’nca kurulacak. Bölge Adliye Mahkemeleri, hukuk ve ceza dairelerinden oluşacak. Her istinaf mahkemesinde, en az üç hukuk ve en az iki ceza dairesi bulunacak. Bu mahkemelerde, her daire, bir başkan ve iki üyenin katılmasıyla toplanacak. Görüşmeler gizli yapılıp, kararlar çoğunlukla verilecek. Çalışma sistemi Yargıtay’dan farklı olacak.

Temyizde Yargıtay, yerel mahkemelerden verilen hükümlerin hukuki değerlendirmesini yapıyor. Usul ve yasaya uygun bulursa onaylıyor, aykırı bulursa kararı bozup dosyayı geri gönderiyor. Yani Yargıtay silbaştan yargılama yapmıyor. İstinaf mahkemeleri, yerel mahkemenin nihai kararını hem maddi olay hem de hukuki açıdan denetleyecek. Maddi olayın tespitinde hata görürse, yerel mahkemenin verdiği hükümle bağlı olmaksızın davayı yeni baştan görecek. Yeniden keşif yapacak, tanık dinleyecek, delilleri inceleyecek. Yargıtay’daki temyizden farklı olarak, yerel mahkemenin kararını ortadan kaldırıp kendi karar verecek ya da yerel mahkeme kararını onayacak.

AB, UYGUN GÖRMEMİŞ

Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu, Avrupa Birliği’nin bölge mahkemesi sistemini işlevsel bulmadığını hatırlatıyor. "Bölge mahkemesi sistemi, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin aşırı iş yükünün giderilmesi için önerilmişti. Avrupa Konseyi Değerlendirme Komitesi, 2001 tarihli bir raporunda bu mahkemelerin içtihat aykırılıkları yaratacağını, yeni sorunlar doğuracağını belirtti."

Bölge Adliye Mahkemeleri’nin, Türkiye’de de benzer sonuçlara yol açmasından endişe ediliyor. Yeni merci yaratacağı, yargılamayı uzatacağı, uygulamadaki birliği bozacağı, öngörülemeyen sorunlar çıkaracağı söyleniyor. Adalet Bakanlığı ise sistemin sorunsuz işleyeceğini umuyor: "İstinaf mahkemelerinin federalleşme ve ardından ülkenin bölünmesine yol açacağı endişesi bilgi eksikliğinden kaynaklanıyor. Sistem adil yargılanmanın gereği olarak tüm çağdaş hukuk sistemlerinde uygulanmakta. Bu ülkeler arasında Fransa gibi üniter devletler var. Yasası çıkarılan, 7. ve 8. beş yıllık kalkınma planlarında yer alan istinaf mahkemelerinin kurulması milletin iradesi doğrultusunda atılmış bir adım olarak görülmeli."

Sonucu birlikte göreceğiz.

Adli hatayı asgariye indirecek

Adalet Bakanı Cemil Çiçek:
Bu mahkemelere ihtiyaç var. Zaten yargılamada bu kadar kademenin söz konusu olması, adli hatayı olabildiğince asgariye indirmek içindir. İstinaf, kararlarda daha yüksek isabet kaydedebilmek adına bir ara çözüm olarak gözükmektedir.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!