Okşan Abla’ya...

Sevgili Okşam Ablacığım,

Bilmiyorum biliyor musun ama ben (şakacıktan) tatildeyim. Bu ne biçim tatilse, günün 5 saatimi internetten gazete okuyarak, bir saatini yazarak, bir saatini de dandik yazıları autluk ekspres adı verilen Allah’ın belası programla İstanbul’a geçmeye çalışarak harcıyorum.

Çarşambayı perşembeye bağlayan gece, galiba biraz çok yemiş ve içmişim, sıcağa hazımsızlık da eklenince, bir garip rüya gördüm.

Hani Görevimiz Tehlike dizisinde ekip şefi Jim Phels’i oynayan beyaz saçlı aktör Peter Graves’e mi desem, şimdi adını çıkaramadığım, Amerikan filmlerinde kötü adamları canlandıran bir başka aktöre mi desem... tanıdık bir oyuncuya benzeyen, iri yarı, geniş omuzlu, güçlü çeneli bir adam, bir kaldırımın ortasında, yere büzülmüş küçük bir kızın üzerine işiyordu. Sokaktan geçenlere ‘Gücünüz yetiyorsa bana müdahele edin bakalım...’ diyen bir küstah yüz ifadesiyle...

Ben müdahale yerine önce fotoğraf makinemi çıkarıp olayı görüntülemeyi düşündüm. Yok yok, Ablacığım, gazeteci refleksi değil, adama karşı elimde bir belge olsun diye. Demek ki, rüyamda bile olsa, adama fizik olarak müdahale etmekten çekindim.

Derken, çok daha garip bir şey oldu, adam, yüzünde acı bir gülümseme ve teslim haliyle yere büzülmüş kıza bu sefer gerisini döndü ve - inanmayacaksın ama - adamın kıçı zoom yapan bir fotoğraf makinesi objektifi gibi uzadı ve kızın üzerine yapışkan, jelatinimsi bir sıvı fışkırttı.

Kız çocuğu birden bir plasentanın içine girmiş oldu...

Hani, National Geographic’te filan seyretmişsindir, Afrika’da gunu mu ne diyorlar, vahşi bir sığır cinsi var, Serengeti düzlüklerinde ayakta doğuruyor dişileri, plasenta içindeki yavru pat diye yere düşüyor, işte öyle bir sahne.

Derken, insanlar ‘Tut, vur!’ diye bağırınca, adam çok da telaş etmeden hızlı hızlı yürüyerek uzaklaşmaya başladı. Ben de peşinden, bir elimde cep telefonum, hem koşuyorum, hem de bir numara çevirmeye çalışıyorum: Etiler Polis Karakolu’nun numarasını... Adam, demek ki Etiler’e doğru koşuyormuş, polise ‘Yola çıkın, adamın önünü kesin!’ diyeceğim...

Bu sahnede kan ter içinde uyandım.

Okşan Ablacığım, bu garip rüyamı benim için yorumlar mısın? Bu gördüklerim ne anlama geliyor? Sakın lidıl lidıl diferansiyeli sıyırıyor olmayayım ben?

Rumuz: Hoppala!