Liseliler ‘Bilim ve Fikir Festivali’nde yarışacak

Güncelleme Tarihi:

Liseliler ‘Bilim ve Fikir Festivali’nde yarışacak
Oluşturulma Tarihi: Ocak 06, 2017 15:17

İstanbul’da bulunan bir vakıf üniversitesinin İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle liselere yönelik düzenlediği Bilim ve Fikir Festivali bu yıl 13-14 Nisan’da 4’üncüsü gerçekleştirilecek.

Haberin Devamı

Festivalin tanıtım toplantısı İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Faruk Yelkenci, Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, ilçe milli eğitim müdürleri, okul müdürleri, öğretmenler ve akademisyenlerin katılımıyla yapıldı.     

Toplantıda verilen bilgiye göre yarışmaya İstanbul’daki Milli Eğitim Müdürlüklerine bağlı 9,10,11 ve 12’inci sınıf öğrencileri başvurabilecek. Bu yıl 4’üncüsü gerçekleştirilen festivale, sağlık-fen bilimleriyle sosyal bilimler olmak üzere iki kategoride başvuru kabul edilecek. Yarışmada, kendi kategorilerinde birinci olan projelere 6 bin, ikinci olan projelere 4 bin, üçüncü olan projelere ise 2 bin lira para ödülü verilecek.     

Tarhan, öğretmenlerin, öğrencilerinin ufkunu açma konusunda rol model olduklarına dikkati çekerek, gençlerin proje yapmaya teşvik edilmesiyle Nobel Ödülü alabilecek insanlar yetiştirilebileceğini belirterek "Geçmişte matematik, coğrafya gibi pek çok alanlardan insanlar bizden çıkmış. İbn-i Sina bizden çıkmış, şimdi niye yetiştiremeyelim?" dedi.     

Haberin Devamı

Yelkenci ise bir eğitim sisteminin çocuklara, gençlere hayal kurdurmaktan daha büyük görevi olmadığını belirterek, "Eğitim sistemi öğrenciye hayal kurmayı öğretebiliyorsa görevini yapmış demektir. Her öğrencinin küçük birer bilim insanı olarak görülmesi onları güle oynaya icat çıkarmaya yönlendirecek. Bu da ülkenin fikir, sanayi ve patent üretimine katkı sağlayacak" diye konuştu.     

Üsküdar Üniversitesi Nörobilim Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr.  Oğuz Tanrıdağ da toplantıda "Beyin Temelli Eğitim" başlıklı sunum gerçekleştirdi.     

Eğitimle ilgili yanlışlara değinen Tanrıdağ, mevcut sistemin çocuğa verilenlerin misliyle geri almak şeklinde kurgulandığını, bunun çocukları özgün üretimden uzaklaştırdığını vurguladı.     

Beyin temelli öğrenme modeline göre eğitime dair birçok ezberin bozulduğunu anlatan Tanrıdağ, şunları söyledi:
"Öğrenmenin yaşı eğitim görülen yaşlardır. İkinci olarak, eğitim çocuğun çevresinden en fazla duyduğu dil üzerinden yapılmalı. Üç; eğitim sadece sözel değil görsel de olmalıdır. Dört; eğitim, tek bir zeka kavramı üzerinden değil çoklu zeka kavramıyla yapılmalı. Beş; eğitim zihin teorisi gözetilerek yapılmalı. Altıncı unsur olarak eğitim, 4 yaşında nota bilmeden Mozart eserleri çalabilen çocuğun, bu iş bilimsel olarak nasıl yaptığını açıklayan ayna nöron gerçeğine göre yapılması. Bu, taklit ve kopyalama yoluyla öğrenmeyi ifade eden bir teoridir. Son olarak da eğitim haz uyandırıcı ve ödüllendirici yoldan yapılmalı."

BAKMADAN GEÇME!