Türk sineması sevişebilemez

Güncelleme Tarihi:

Türk sineması sevişebilemez
Oluşturulma Tarihi: Ocak 12, 2013 09:59

Sinema Genel Müdürlüğü, yenilenen web sayfasından yayınladığı Türk sinema tarihi kronolojisinde değişikliğe gitti. Daha dar kapsamlı yeni bir kronoloji hazırlandı, bir döneme damgasını vuran seks filmleri hakkındaki bilgiler çıkarıldı, o dönem, “Çeşitli furyaların etkisiyle filmlerin kalitesi düşmüş” denilerek “özetlendi”.

Haberin Devamı

Kültür ve Turizm Bakanlığı, “Bakanlık seks filmlerini unutmadı” başlığıyla 7 Ocak’ta Hürriyet’te yayınlanan ve www.sinema.gov.tr sitesindeki Türk seks filmleri tarihçesi ile ilgili bilgilerin verildiği haberin ardından harekete geçti. Bakanlığın talimatıyla, Sinema Genel Müdürlüğü, “Türk Sinema Tarihine Genel Bir Bakış” başlığıyla yeni bir tarihçe hazırladı.

Daha önce web sitesinde yer alan, “Melih Gülgen’in ‘Parçala Behçet’le seks filmlerine yeni bir yol açtığı, Ali Poyrazoğlu ve Aydemir Akbaş’ın seks sinemasının vamp erkeklerini oluşturdukları, seks furyasının pornografiye dönüştüğü ve Zerrin Egeliler’in de bir yıllık süre içinde çevirdiği 37 filmle dünya rekoru kırdığı” bilgilerinin yerini, şunlar aldı:

“O DÖNEM KALİTE DÜŞTÜ”

“1970’lerdeki Türk Sineması’nın yapısal gelişiminde, dış faktörlerin rolü, iç faktörlerden daha büyüktür. Türkiye’de 1971-1980 yılları arasında geçen süre zarfında, başta siyasi ve ekonomik alanlarda olmak üzere birçok konuda köklü değişiklikler olmuştur. Büyük siyasi, iktisadi ve sosyolojik değişimler her sektörü olduğu gibi sinema sektörünü de derinden etkilemiştir. Televizyona artan ilgi, kitleleri sinemadan uzaklaştırmış, sinema salonları kapanmaya başlamış, çeşitli furyaların etkisiyle filmlerin kalitesi düşmüş, sinema sektörü daralma sürecine girmiştir. 1977 yılında, Türk Sineması’na yasal düzenlemeler hazırlamak maksadıyla Kültür Bakanlığı’na bağlı Sinema Dairesi Başkanlığı kurulmuştur.”

Haberin Devamı

1960’LARDA AMERİKAN SİNEMASININ ÖNÜNDE

Genel Müdürlüğün hazırladığı yeni tarihçede, şunlara da yer verildi:

“1960’lı yılların bir diğer özelliği de Türk Sineması’nın Amerikan Sineması’nın önünde olmasıdır. 1966’da Türk sineması 241 filmle, dünya uzun metraj film üretimi sıralamasında 4’üncü sırayı almaktadır. 1960’lı yıllar, Türk Sineması için altın bir çağ olarak kabul edilmektedir. 1980-1990 yılları arasında devlet doğrudan müdahalelerle sinema sektörünü düzenlemeye çalışmış, 1986 yılında sinema, video ve müzik eserleri yasası çıkartılmıştır.

2 BİN 93 SİNEMA PERDESİ VAR

Haberin Devamı

Türk sinema sektörü 90’lı yılları kriz içinde karşılamıştır. Bu süreçte neredeyse yılda 10 filmden az yapım üretilmiştir. Sinemalar birer birer kapanmış, özel televizyonlar peşi sıra açılmıştır. 1990’lı yıllarda genç bir yönetmen kuşağı belirmiş, önceleri kısa filmlerle ve senaryolarla hayatını geçindiren bu kuşak Türk Sineması’na yeni bir soluk getirmiştir. İzleyici profili değişmiştir. Türkiye´de 2012 yılı itibariyle 567 sinema binası, 2 bin 93 sinema perdesi ve 268 bin 72 sinema koltuğu bulunmaktadır.”

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!