Zekice kurgulanmış bir meydan okuma
Güncelleme Tarihi:
“Eğer kişi kendisini vasıflarıyla değil, sahip olduklarıyla tanımlayıp, dışa vuruyorsa, sahip olduklarını kaybettiğinde ondan geriye ne kalır?” diye soruyor yazar Necati Göksel. Kafam Bozuk adlı yeni kitabını da işte bu eksende kurgulamış.
Bilinçli edebiyat okuru için zekice kurgulanmış bir eser, güçlü bir meydan okuma, temposunu bir an için bile kaybetmeyen bir kitap.
Kafam Bozuk, bizzat kahramanın ağzından anlatılan, felsefe, siyaset, sosyoloji gibi farklı alanlardan beslenen bir eser. Romanın kahramanı zaman içinde dünyanın anlamsız bir yer olduğunu keşfetmiş, insanlardan uzak bir sahil kasabasına yerleşmiş gizemli bir adamdır.
Kafası Bozuk adam, gerçek ismiyle Batur Ayaz (kendisinden Ayaz diye bahsedilmesini tercih eder), günübirlik yaşamaya başlamıştır. Hayatın planlanamayacağını düşünür. Bir ev kiralamıştır, dünyaya dair bir planı olmadığı için ev satın almak gibi bir planı da yoktur.
Hayatta hiçbir amacı olmadığı için bazen bir adamı öldürmek onun için ahlaki anlamda bir suç teşkil etmez. Yasalara da inanmaz. İnandığı tek yasa doğa yasasıdır. Bu yasaya göre de başka birinin yaşama alanını tehdit eden birinin öldürülmesi suç teşkil etmez.