İntikam alıyorlar

Eşi Abdullah Çatlı'nın öldüğü kazadan kısa bir süre önce kendisini cep telefonu ile aradığını söyleyen Meral Çatlı, ‘‘Sesi çok durgun geliyordu. Endişeliydi. Neyin var diye sorduğumda, ‘Arkamızda yabancı bir Mercedes var. Bizi takip ediyor' dedi. Plakasını alıp almadığını sordum. Yabancı kelimesini kullandı. Bunu plaka için mi, yoksa içindekiler için mi söylemiş olduğunu bilemiyorum'' dedi.

PARMAK İZLERİ

Eşinin ölümünün ardından Nevşehir'de cami gasılhanesinde parmak izlerinin alındığını söyleyen Meral Çatlı, ‘‘Gece yarısı gelip, eşimin parmak izlerini almışlar. 20 gün sonra da Topal cinayetinde parmak izlerinin bulunduğunu söylediler. Bu parmak izlerini silahın şarjörüne geçirmek onlar için zor olmasa gerek. Eşimin 3 tane cep telefonu vardı. En son telefonunu ölümünden 20 gün önce almıştı. Şu anda DGM'de bulunan ve numaraları çıkarılan, konuşmalarını yaptığı söylenen telefon o telefon. Topal cinayeti sırasında bu telefonla konuştuğunu söylüyorlar. Cinayetin ardından aylar geçmesine rağmen, eşim bu telefonla cinayet emrini nasıl veriyor? Kimle görüşüyor. Bu olacak iş mi?'' dedi.

TABİİ Kİ BAKAN GİBİYDİ

Susurluk davası ile ilgili gelişmeleri dikkatle izlediğini, birtakım konuşmaları duydukça üzüldüğünü ve kırıldığını söyleyen Meral Çatlı, ‘‘Tanıyan insanların, ilişkide olduğu insanların hiçbiri kocamı tanımadığını iddia ediyor. Bu insanlar onun 2 tane çocuğu ve bir eşinin olduğunu unutmasınlar. Bizim onurumuzla oynamasınlar. Tabii ki eşim bakan gibiydi. Eşim her zaman Ankara'daydı. Bunların hiçbiri yalan değil. Hatta Ankara Shereton Oteli'nde kalır, onu tanımadığını, görmediğini iddia eden kişilerle buluşurdu. Zamanında ondan fırça yiyen, azar işiten insanlar, şimdi ondan intikam alıyorlar'' dedi.