Yasak aşk, kadın pilotun hayatını yıktı

Güncelleme Tarihi:

Yasak aşk, kadın pilotun hayatını yıktı
Oluşturulma Tarihi: Kasım 23, 1997 00:00

Haberin Devamı

ABD'nin ilk kadın B-52 savaş uçağı pilotu Kelly Flinn bundan tam bir yıl önce zina suçlamalarıyla karşı karşıya kaldı. Evli bir adamla ilişkisi hakkında üstlerine yalan söyediği gerekçesiyle hakkında soruşturma açıldı. Üzerindeki baskıya daha fazla dayanamayarak ordudan istifa eden Kelly Flinn'in öyküsünü anlattığı kitap geçtiğimiz günlerde piyasaya çıktı.

FlInn, ‘‘Kendimle Gurur Duyuyorum’’ adlı kitapta, kendi öyküsünü anlatıyor. Yanlış bir adama gönül veren ve aşkı uğruna askerlikteki kariyerini noktalayan atan Kelly'nin kitabından bazı bölümler Newsweek Dergisi tarafından yayınlandı. Kelly, kendi öyküsünü tüm içtenliğiyle şöyle anlattı...

‘‘Kendi annesinin dahi 'hastalık derecesinde yalancı' diye tanımladığı bir adama neden sırılsıklam aşık oldum? Kim bilir? Kendimi yalnız hissediyordum. Kuzey Dakota'da, bağlı olduğum üssün bulunduğu Minot kentinde cuma geceleri erkeği olmayan tek kadın bendim sanki. Kısa süreli ilişkilerim olmuştu. Futbol antrenörü Marc Zigo'ya rastladığım günlerde 'B-52 uçağının ilk kadın pilotu' rolünden sıkılmıştım. Kaderim beni Marc Zigo'nun kollarına attı gibi geliyordu bana. Evli olduğunu biliyordum. Ancak onu görür görmez cinsel çekiciliğine kapılmıştım. Tüm futbol oynayanlar gibi ince ve adaleli bir bedeni vardı. Karşılaştıktan altı hafta sonra onunla yattım. Yattıktan sonra ona delicesine aşıktım.’’

BÜYÜK YALANCI

‘‘Gerçek Marc'in kim olduğunu ancak aylar sonra keşfettim. İddia ettiği gibi İrlanda'da değil New Jersey'de doğmuştu. Profesyonel olarak hiçbir zaman futbol oynamamıştı. Ona rastladığım zaman benim gibi asker olan karısı Gayla'dan boşanacağını söylemişti. Ancak bu da yalandı.

Gayla'nın bağlı olduğu birliğin subayı beni ilişkim konusunda uyardığında artık çok geçti. Marc'ı bir an olsun aklımdan çıkartamıyordum. Kendimi nasıl koruyacağımı bilmiyordum. Kızkardeşim Gail bile 'Dikkat et bu adam tehlikeli' diye beni uyarmıştı.’’

‘‘Marc ile kavgalar başlamıştı. Bir keresinde telefonda bana 'seni ve kariyerini mahvedeceğim' diye bağırmıştı. Ayrıldık. 10 gün sonra hakkımızda soruşturma başlatıldığını söylemek için beni aradı. İlişkimizi gizlemek kararını aldık. Beni koruyacağını sanıyordum. Üstlerim beni sorguladıklarında Marc Zigo ile platonik düzeyde bir ilişkim olduğunu söyledim. Ancak bir gün sonra Marc benimle yattığını itiraf etti. Bana, ilişkimizi itiraf ettiğini söyleyince mideme bir yumruk yemiş gibi oldum. 'Sana iyilik yaptım. Senin evli erkek avlayan bir kadın, bir fahişe olduğunu, karşına çıkan her erkekle yattığını söylüyorlardı' diye bağırıyordu bana. O noktada ilişkimi tamamen kesmeye karar verdim.’’

‘‘Marc, karısı Gayla ile kavga ettikten sonra uyku hapıyla intihara teşebbüs etti. Onu hastahanede ziyaret ettim, sırtımı dönemezdim. Soruşturma devam ettiği halde benimle oturmaya başlamıştı. İntihar girişiminden sonra değişmişti. Daha dikkatli, anlayışlı davranıyordu. Bu arada ordudan Marc’la herhangi bir ilişkide bulunmamam konusunda bir talimat çıkmıştı. Ne yapacağımı bilemiyordum. Ona evi terketmesini nasıl söyleyecektim.’’

İNTİHARI DÜŞÜNDÜM

‘‘Soruşturma sonunda mahkemeye çıkartılmama karar verildi. Ailem ünlü avukat Frank Spinner'i tuttuğunda ilk kez gazeteler beni manşet yapmıştı ‘‘Kadın pilot zina suçlamasıyla karşı karşıya’’. Marc'tan ayrılmıştık. Hayatımda kendimi bu kadar güçsüz hissetmemiştim. İntihar etmeyi düşündüm. Önce silah bana iyi fikir gibi geldi, ancak ortalık kan gölü olacağından bundan vazgeçtim ve en güçlü uyku hapını araştırmaya başladım. Ancak sonra intihardan vazgeçtim.’’

‘‘Hava Kuvvetleri Komutanı Ron Fogleman kongre komitesine hakkımda bilgi verirken ‘‘Bu sadece bir zina suçu değildir. Nükleer silahlarla uçmaya hakkı olan ve kendisine güvendiğimiz bir subayın yalan söyleyerek işlediği suçtur’’ demesi kötü bir işaretti. Yargılanmam durumunda temize çıkmam giderek zorlaşıyordu. Ailem ordudan istifa etmem için baskı yapmaya başlamıştı. Tam bir yıl Marc'ın tehditleriyle yaşamıştım. Şimdi de ailem karşımdaydı. Her şey üzerime geliyordu. Bütün bu olayların başladığı dönemde bana yardımcı olacağı söyleyen bir psikologla görüşmüştüm. Adı Dr. Ann Duncan'dı. O bile karşımdaydı. Dr. Duncan bir keresinde anneme şöyle demişti: ‘‘Kızınız B-52 uçaklarıyla uçmayı seçti çünkü bu kendisine bulabildiği en büyük penisti’’. Bir robot gibi hareket etmeye son verdiğimde ve yanlış kişiye aşık olduğumu anladığımda kimsenin beni taktığı yoktu. Kimse benimle, kariyerimle ve hayatımın geri kalan kısmıyla ilgilenmiyordu.’’

‘‘Sonunda ordudan ayrıldım. Alışveriş için uğradığım markette gördüğüm 'Kelly Flinn'i Becerdiler' yazılı tişörtleri görünce kendi kendime 'İşte bu çok doğru' dedim.’’

‘‘Şimdi her şey geride kaldı. Artık ordu yok. Ancak geleceğe umutla bakabiliyorum. Havayolu şirketlerinde pilotluk yapabilirim, üniversiteye gidebilirim, daha birçok şey yapabilirim, biliyorum. Olaydan aylar sonra bir havaalanına gittim ve özel bir uçağa bindim. Uçak kullanmayı çok özlemiştim. Motoru çalıştırıp, o özlediğim kokuyu duyunca gülümsedim ve kendi kendime 'En azından uçaklar hâlâ benimle' dedim...’’

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!