Yara kaşıyıcıları

Güncelleme Tarihi:

Yara kaşıyıcıları
Oluşturulma Tarihi: Aralık 06, 2003 00:00

GEÇENLERDE televizyon kanallarından birinde bir Kuran kursu görüntülerini gördüm. Dikdörtgen bir salonun çevresine konmuş rahlelerin arkasına dizilmiş 60-70 çocuk vardı.TOPLU AYİNHepsi de başına takkeler takmıştı.Başlarını öne doğru sallayıp Kuran okuyorlardı.Bu görüntü bana ürkütücü bir toplu ayin gibi göründü.Bu görüntüleri izledikten üç beş gün sonra İsrail'e gittim.Orada Ağlama Duvarı'nı gezerken, hemen yan taraftaki kapalı bölüme geçtim.Orada da başında siyah şapkası, örme saçları ile Tevrat okuyan Yahudi çocukları gördüm.Onlar da aynı şekilde başlarını sallıyorlardı.Aynı ürpertiyi orada da yaşadım.Bunlar dini inancın sembolik davranışları olarak kabul edilebilir.Ama küçücük çocuklara toplu halde yaptırıldığı zaman insanı düşündüren bir beyin yıkama tablosu haline dönüşüyor.Önceki gün Kuran kursları ile ilgili yeni yönetmelik Resmi Gazete'de yayınlandığında işte bu görüntüler aklıma geldi.Benim görüşüm şu:Bu yönetmelik, AKP hükümetinin attığı en tehlikeli adımdır.Ve hiç tereddüt edilmeden hemen vazgeçilmelidir.Yönetmeliği Mehmet Aydın gibi gerçek anlamda aydın bir kişinin bakanlığına bağlı Diyanet İşleri'nin çıkarmış olması hiç önemli değil.Onların tezi şu:Bu Kuran kursları, devletin kontrolü dışındaki gruplarca düzenlendiği zaman daha tehlikeli oluyor.BU TEZ YANLIŞO nedenle bunu devlet eline alsın.Bu tez yanlış.Çünkü bu adımla devlet, Kuran kursları konusunda teşvik edici bir role soyunuyor.Mehmet Aydın ve Diyanet İşleri, bu yönetmeliği iyi bir niyetle çıkarmış olabilir.Ama emin olalım ki bunun sonuçları, o iyi niyetle hiç alakalı olmayacaktır.Bu yönetmelik herkesten daha çok AKP'ye zarar verecektir.28 Şubat'ın en yerinde kararlarından biri, Kuran kurslarının denetim altına alınması ve yatılı kursların yasaklanmasıydı.Şimdi bu yolu yeniden açmanın kimseye yararı yoktur, ama Türkiye'ye çok zararı olabilir.SEMBOLİZM HASTALIĞIAKP ne yazık ki, çekirdek tabanının hoşuna gidecek sembolik adımlardan hálá vazgeçemiyor.Allah aşkına, Avrupa Birliği'ne doğru en kritik dönemine giren Türkiye'nin en önemli meselesi bu mudur?Bu ülkede çocuğuna Kuran öğretmek isteyen hangi samimi Müslüman'ın böyle bir talebi ve arzusu vardır?Bu ülkenin bütün enerjisini türbana, Kuran kurslarına, insanları katleden bombacılar dinci midir değil midir tartışmasına harcaması normal mi?Ben artık şuna inanıyorum:Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girmesini istemeyenler, ellerindeki silahları bütün gücüyle kullanmaya başladılar.AKP dışındakiler Kıbrıs meselesini mücadele bayrağı haline getiriyor.AKP içindekiler ise türban meselesini, Kuran kursu meselesini kaşıyıp ülkeyi hep diken üstünde tutma politikasına sarılıyor.Sonunda her ikisi de aynı provokasyonda birleşiyor.Sağduyu sahibi AKP'lilere seslenmek istiyorum.Yeter artık!Bütün mesainizi ve enerjinizi, terörü önlemeye, Avrupa Birliği'ne giden yolu açmaya, ekonomiyi artık tam istikrara kavuşturmaya harcayın.Lütfen içinizdeki bu ‘‘yara kaşıyıcıları’’ nötralize ediniz.Siyasetin elini dinden çekiniz.Dini, siyasi arena olmaktan çıkarınız.Çocukları rahat bırakınız.SİYASİ TABANOnlara okullarda sağlam bir ahlak vermenin yollarını araştırınız, ama yaz aylarını kafa sallayarak dini endoktrinasyonla geçirmelerinden medet ummayınız.Gelecek için kendinize sağlam bir oy tabanı kurmak istiyorsanız, bunu kafa sallayan çocukların biatında değil, çocukluklarını çocuk gibi yaşayan, sağlam ahlaklı yeni bir eleştirel nesilde arayınız.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!