Yangından mal kaçırırken

MECLİS önümüzdeki pazartesi günü toplanacak. Toplanmasına toplanacak da, ne yapacak? Hangi konuya öncelik verecek? Önce seçim kararı mı alınacak?Yoksa önce AB yasaları çıkarılacak, siyasi partiler ve seçim yasalarında değişiklik mi yapılacak?Hiç kimse hiçbir şey bilmiyor.İşin garip tarafı, Meclis'i toplantıya çağıranlar, toplantıya katılacak milletvekilleri, parti genel başkanları, Başbakan ve hükümet bile bilmiyor.Dahası var!3 Kasım'da erken seçim olup olmayacağı, AB yasalarının çıkıp çıkmayacağı, diğer yasaların değiştirilip değiştirilmeyeceği de bilinmiyor. Türkiye korkunç bir siyasal kargaşa yaşıyor. Sorumluluğunu bilen, toplumun çıkarlarını parti çıkarlarına tercih eden bir tek genel başkan bile yok. Ortada özellikle suçlayacağımız kimse de yok! Hepsi aynı.Al birini vur öbürüne! Al muhalefeti vur iktidara, al iktidarı vur muhalefete! Sıfıra sıfır, elde var sıfır.* * *Bir ülke düşünün ki, AB yasaları çıkarmayı planlıyor... Ve bunun zamanı, en kargaşalı döneme denk getiriliyor. Birileri kapalı kapıların ardında bunları hazırlıyor, hiç kimse ne olduğunu bilmiyor. Yasalar -eğer gelirse- bir gün Meclis gündemine getirilecek ve ‘‘buyurun oylamaya’’ denilecek. Bu yasalar nedir? Neyi öngörmektedir? Bilen yok! Bütün parti genel başkanlarının ağzında bir başka sakız daha:‘‘Efendim seçime gitmeden önce seçim yasası ile siyasi partiler yasasını değiştirmek gerekir.’’Tamam kardeşim, değiştirin de, neyi değiştireceksiniz? Topluma bilgi verme zahmetine katlanan yok! Değişiklik yapmak hepsinin kafasında var ama farklı boyutlarda. İşlerine ne geliyorsa, onu değiştirecekler.* * *Dahası da var! Meclis önce seçim kararı mı alsın ve sıra daha sonra AB yasalarına gelsin, yoksa önce AB yasaları mı çıksın da sonra seçim kararı alınsın?İşin bu aşaması gerçek bir komedi!Örneğin ANAP diyor ki, ‘‘önce AB yasalarını çıkaralım, sonra seçim kararı alalım’’...Çünkü o takdirde ANAP bunu kullanacak ve oy avcılığına çıkacak:‘‘Ey vatandaş, senin için AB yasalarını çıkardık. Şimdi bize oy verin ki gerisini getirelim, sizi Avrupalı yapalım.’’Diğerleri aksini savunuyor:‘‘Önce seçim kararı alalım, AB işine sonra bakarız.’’Hiçbir parti ötekilere güvenmiyor. Herkes, karşı tarafın kendisine madik atmasından korkuyor.Türkiye'de bir demokrasi oyunu oynanıyor. Başrol oyuncuları iktidar ve muhalefet partileri. * * *Bakınız, Meclis'in toplanmasına şunun şurasında sadece 4 gün kaldı ve ortada hiçbir şey yok. 29 Temmuz'da toplanacaklar ve aynı martavalları yeniden, bu kez Meclis kürsüsünden dinleyeceğiz. Sayın ve muhterem genel başkanlar yine birbirlerini ziyaret edecekler, sahte gülücüklerle el sıkışıp fotoğraflar çektirecekler, yanlarında yardımcılarıyla bir odaya girip görüşecekler ve yeniden dışarıya çıkıp açıklama yapacaklar. Sonra bir basın toplantısı düzenleyecekler. Partinin üst düzey yetkilileri yanlarında saksı gibi duracak. İki sağında, iki solunda! (Bu saksıların ne işe yaradığını, niçin orada bulunduklarını çok merak ederim).* * *Yumurta kapıya dayanmış, bizimkiler halen tartışıyor! En önemli yasalar -güya- çıkarılacak, kimsenin haberi yok. Böyle paldır küldür, kamuoyu önünde tartışılmadan AB yasaları çıkarılır mı? Seçim ve siyasi partiler yasaları değiştirilir mi?Bugüne kadar aklınız neredeydi?Hayır efendim, bunlar yasa falan çıkarmıyor. Bunlar yangından mal kaçırmaya çalışıyor.