Utangaçlığından ancak sinemadan söz edilince kurtulan Robert De Niro

Robert De Niro (dostları ona Bob diyor) kendisiyle röportaj yapılmasından nefret eder, dahası dışa açık biri deÄŸildir. Ona soru sorup cevap almak bir gazeteci için kabustur. Ama bu kez gerçekten bana yardımcı olmaya çalışıyor. 59 yıl önce New York'ta dünyaya gelen Bob, sanatçı bir ailede yetiÅŸti. Babası Robert De Niro, Greenwich Village'da ekspresyonist bir ressam olarak tanınmıştı, annesi Virginia Admiral da bir ressamdı. Küçük De Niro'nun yüzü öylesine solgundu ki ona ‘‘Süt surat Bobby’’ derlerdi. Sadece roman okumaktan hoÅŸlanırdı. Bu yüzden de mahalledeki çocuklar arasında hiç itibarı yoktu. Baba II filmindeki oyunuyla ilk Oscar'ını kazanınca artık meslek hayatında söz sahibi oldu. OyunculuÄŸun yanı sıra Nobu ve Tribeca Grill gibi çok tutulan lokantaların sahibi olmakla yetinmedi, bir de Tribeca Film Festivali'ni yarattı. Bob, 90'lı yıllarda New York'ta film yapımcılığını geliÅŸtirmek amacıyla böyle bir giriÅŸimde bulunmak istemiÅŸti. 11 Eylül 2001'den sonra bu festivalin baÅŸarı grafiÄŸi çok yükseldi. İçine kapanık Robert De Niro'yu ancak bu konudan söz ederek konuÅŸturabileceÄŸimin farkındaydım. Filmlerdeki ÅŸiddet sahnelerinden söz ederken içine kapanıklığını yendi. Sanal dünyadaki ÅŸiddetin insanların gerçek dünyada ÅŸiddete baÅŸvurmasını engellediÄŸini öne sürdü.SaÄŸ kalmayı nasıl tanımlarsınız?-Sanırım bazı insanlar bunu baÅŸarabiliyorlar, bazıları ise baÅŸaramıyor. Mesele bu kadar basit.11 Eylül gününü mü kastediyorsunuz?-Ben her çeÅŸit engeli aşıp ayakta kalmaktan söz ediyordum. Yani meslekte ve hayatta...Peki ya 11 Eylül?-Åžey, ben New Yorkluyum. Burada dünyaya geldim. Pek çok kiÅŸi gibi ben de bin bir duygu içindeydim.Ama o faciadan sonra siz Bay New York olarak tanındınız.-Eh, New York büyük bir kent, o yüzden...Åžimdi de Tribeca Festivali'ni düzenliyorsunuz.-Evet, festivali yapıyoruz. Çok iyi gitti. Tahmin ettiÄŸimizden daha baÅŸarılıydı. Bence bu festival, kent için çok yararlı oldu. Bu yıl bir film festivalinden çok daha farklı bir etkinlik oldu. Siz lokantalara da çok düşkünsünüz. Bunun nedeni yemeklerden hoÅŸlanmanız mı yoksa sadece karlı bir iÅŸ olduÄŸu için mi?-Hayır, lokantalarımda dostlarımla buluÅŸuyorum. Zaman zaman Nobu'da. Orada olmak hoÅŸuma gidiyor. 11 Eylül faciasından sonra filmlerde ÅŸiddet dozunun azaltılması gerektiÄŸini ileri sürenler oldu. Siz ÅŸiddet sahneleriyle dolu filmler çevirdiniz. Bu konuda ne diyeceksiniz?-Bu farklı. Filmlerde ÅŸiddet sahneleri olmasa da 11 Eylül faciası gene yaÅŸanırdı. Sanal dünyada ÅŸiddete baÅŸvurmak, bir bakıma gerçek dünyada ÅŸiddete baÅŸ vurmayı bir ölçüde önler. Bu bir düştür. Gerçekle ilgisi yoktur. Aradaki fark bu. 11 Eylül'de yapılanlar gerçek. Herhangi biri baÅŸka bir kiÅŸiye zarar veren bir ÅŸiddet eylemi gerçekleÅŸtirirse, bu sanal dünyadaki ÅŸiddet olayından farklıdır.Yani siz ÅŸiddet sahneleriyle dolu filmlerin ÅŸiddete eÄŸilimli kiÅŸiler için bir çeÅŸit terapi olacağını düşünüyorsunuz, öyle mi?-Benim demek istediÄŸim, suçu bir kaç filme yükleyemezsin. Bu pek basit bir yaklaşım olur.Ä°nsanların sizin hakkınızdaki en büyük yanılgıları nedir?-Åžey... Ä°nsanlar benim oynadığım rollere çok fazla kendilerini kaptırıyorlar.Biz sizi çok sert ve acımasız biri olarak tanımlıyoruz.-Sanırım öyle!Aslında çok utangaçsınız?-(Sıkıntılı sıkıntılı kıpırdanarak) Ä°nsanlara alışmam uzun sürüyor.Özellikle de senaryo olmayınca?-Senaryoyla her ÅŸey daha kolay. Sürpriz yok.BEÅž ÇOCUK BABASIRobert De Niro'nun 5 çocuÄŸu var: Elliot (annesi Grace Hightower), ikizler Aaron Kendrick ve Julien Henry (anneleri eski sevgilisi Toukie Smith) Raphael (annesi Dianne Abbott) ve kızı Deena (Dianne Abbott'dan evlat edindi). Meet the Parents filminde çocuklarına aşırı derecede düşkün bir babayı canlandırdınız. Bu özelliÄŸiniz, gerçek yaÅŸamınızla benzerlik taşıyor mu?-Åžey... Duruma göre deÄŸiÅŸir... Tabii, o bir komedi filmiydi. Ben çocuklarımla ilgilenirim.ÊSizin bir çocuÄŸa verebileceÄŸiniz en önemli ÅŸey nedir? -Bir çocuÄŸa, özellikle olumsuzluklar içinde yaÅŸayan bir çocuÄŸa, hayata atılıp bu kötü koÅŸullardan kurtulma ÅŸansını vermek isterim. Onlara eÅŸit ÅŸans, hatta daha da fazla ÅŸans tanınmasını saÄŸlamak isterim. Özellikle de topluma yararlı olmak için yapmak istediÄŸi ÅŸeyi baÅŸarabilecek bir çocuÄŸa bunu saÄŸlamalıyım. Â