Üniversite tu kaka edilmez

Güncelleme Tarihi:

Üniversite tu kaka edilmez
Oluşturulma Tarihi: Ekim 01, 2005 01:58

YÖK Başkanı Prof. Teziç, isim vermeden kendilerini ‘Kafaları basmıyor’ diye eleştiren Başbakan’a sert çıktı: ‘Bu sözcükler devlet adabıyla bağdaşmaz.’

HÜKÜMET ile YÖK arasındaki kriz yeniden tırmanışa geçti. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın geçen hafta Bahçeşehir Üniversitesi’nin akademik yıl töreninde yönelttiği, ‘Eğitime özel sektörü sokmak istiyoruz, önümüzü kesiyorlar. Hayatlarında iki koyun gütmedikleri için anlamıyorlar. Kafaları basmıyor’ eleştirileri yeni bir gerilime neden oldu. Akademik kadro atamalarına yargı kararlarına rağmen ‘Başbakanlık izni zorunluluğu’ getirilmesi YÖK’n sert tepkisine neden oldu.

BİZİ YARALADI

YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, YÖK’e ağır ithamlarda bulunduğunu savunduğu Başbakan Erdoğan’a, ‘Öğrencilerin ailelerinin bulunduğu bir ortamda, bir anayasal kurumun, devlet adabıyla bağdaşması zor sözcüklerle itham edilmesi, bütün üniversite camiasını yaralamıştır. Dünyanın hiçbir yerinde siyasiler üniversiteleri tu kaka etmezler’ diye yanıt verdi. Teziç, başta Erdoğan gelmek üzere siyasilere, ‘Akademik hayat müdahale kaldırmaz’ diyerek ‘sorumluluk’ çağrısını yaptı. Dün toplanan Rektörler Komitesi öncesi konuşan Teziç, Erdoğan’ın kendilerini özel üniversite açılmasına için vermemekle suçladığını belirterek, şöyle devam etti:

BİLGİ EKSİKLİĞİ

Özel üniversite açılması yönünde bizim engelleyici olmamız değerlendirilirken yürürlükteki kuralları hatırlatmak lazım. Anayasanın 130. maddesi iki tip üniversiteden söz ediyor ki, ikisi de kamu kurumu niteliğindedir. Bunlardan biri devlet üniversiteleri, diğeri vakıf üniversiteleridir. Bir özel üniversite kurulması yönündeki ifadenin bu maddede yer almaması karşısında bizim yasaklayıcı olmamız zaten düşünülemez.

YASAYI DEĞİŞTİR

Ancak, yetkimiz olmayan bir alanda bizden yetki kullanılmasını istemek, hukuka uygun işlem yapmamayı teşvik etmek anlamına gelir. Eğer siyasi sorumluluğu yüklenmiş biri bizi hukuksuz alana doğru itme ihtiyacını hissediyorsa, bunun yolu bu değildir. O konularda yeni düzenlemeler yapılarak buna çözüm getirilebilir ama bizden bir çözüm istenmesi hukuk devleti anlayışı ile bağdaşmaz.

JESTLER DE ÇOK AĞIR

Konuşmayla ilgili görüntüyü izledim. Oradaki jest hareketleri de, ifadelerin ağırlığı kadar çok ağır. Buna bağlı olarak sayın Başbakan ‘öğretim üyesi yetiştirmiyorsun’ diyor. Bu da ağır bir ifade. ‘Ben üretmem, ben üretemem yetki sende’ diyor. Şunu hemen belirteyim bu konuda hükümetle ilgili olarak çok büyük sıkıntılar yaşadık.

Önümüze hep engel kondu

İKTİDARIN üniversitelerin önüne engeller koymasından şikayet eden Prof. Dr. Teziç, şunları söyledi: ‘Göreve başladığım iki yıldır gerek üniversitelere tahsis edilen kadroların sayısı gerekse kullanılma usulünde çok büyük engellerle karşılaştık. Bu engelleri aşabilmek için hep yargı yoluna başvurmak zoruda kaldık. Başbakan 24 Eylül’de YÖK’ü öğretim üyesi yetiştirmemekle eleştirdi. Ertesi gün yeni bir genelge yayımlayarak araştırma görevlisi, uzman ve okutman alımını izine bağladı. Danıştay kararlarını etkisiz hale getirmeyi amaçlayan bu genelgeye karşı da Danıştay’a başvurduk.’
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!