Türkiye'nin Stratejik Vizyonu 2023

Güncelleme Tarihi:

Türkiyenin Stratejik Vizyonu 2023
Oluşturulma Tarihi: Ekim 15, 2008 17:03

Emekli Büyükelçi Uluç Özülker, büyük bir ülke olan Türkiye'nin geleceğinin de her halükarda büyük olduğunu söyledi.

Özülker, Türk Asya Stratejik Araştırmalar Merkezi'nce (TASAM) Grand Cevahir Oteli'nde düzenlenen “Türkiye'nin Stratejik Vizyonu 2023” başlıklı kongrenin, “Uluslararası İlişkiler” başlıklı oturumunda, “Uluslararası çevresel sorunlar ve Türkiye” konusunda konuştu.

Türkiye'nin yakın gelecekte elinde olan ve olmayan bazı gelişmelerle karşılaşacağını dile getiren Özülker, şöyle devam etti:
“Ben size kesinkes gerçekleşeceğine inandığım birtakım şeylerden bahsedeceğim. Bilinen birinci konu; küresel ısınma ve sonuçları çok daha fazla hissedilecek. Kyoto'yu Amerika imzalamazmış, mecbur kalacak, hiç çaresi yok. Bu dünyanın 9-9,5 milyar insanı yaşatabilme imkanı var. Bunun ötesine geçtiğiniz zaman doğal dengeler içinde birçok şeylerin değişmesini de beklemek lazım. Küresel ısınma ve sonuçları 2023'e kadar çok daha ciddi bir sorun olarak önümüze çıkacak.
Bu arada 2023 arifesinde Türkiye'nin başını Ortadoğu bölgesinde çok fazlasıyla ağrıtacak konu su sorunudur. Dolayısıyla buna hazırlıklı olmak lazım. Bir çatışma çıkarsa mevzii kalacağından eminim ama her halükarda Türkiye'yi de bir şekilde içine çekecek bir ihtilaf konusu olarak önümüzde kesinkes durmaktadır.
Üçüncü konu, gıda tedariki sorunu. Bugün bile gıda tedarikinde başımız ağrımaya başladı. Tarımsal reformlarımızı yapacağız mutlaka, hiç kuşku yok. Ama yapmış olsak dahi, artık biz dahi kendi kendine gıda yönünden yetebilme noktasından yavaş yavaş çıkmaktayız. Artı artan nüfusumuz, ki Türkiye'nin nüfusunun 100 milyonlar civarında stabilize olabileceğine yönelik tahminler var. Böyle bir şey olduğu zaman da Türkiye gıda tedarikinde sorunlar yaşayabilecek bir ülke konumuna gelebilir.”

Türkiye'nin başını ağrıtabilecek dördüncü konunun ise enerji olduğunu dile getiren Özülker, petrol,doğalgaz gibi yenilenmeyen enerji kaynaklarının giderek azaldığını söyledi.

Bu kaynaklar azaldığı ölçüde enerjinin pahalılaşacağını ve bir noktadan sonra da daha büyük bir rekabet ve çekişme ortamının yaşanacağına işaret eden Özülker, dünyanın yenilenebilir enerji kaynakları arayışına gireceğini ifade etti.

Emekli Büyükelçi Özülker, hidrojenin böyle bir enerji kaynağı olarak kullanılabileceğine yönelik çalışmalar yürütüldüğünü belirterek, hidrojenin ayrışımı için çok güçlü bir enerji kaynağına ihtiyaç olduğunu ifade etti.

Bunun bir tek nükleer enerjiyle mümkün olduğunu vurgulayan Özülker, “Türkiye ne yazık ki hidrojeni ayrıştırabilme imkanına sahip bir enerji kaynağı olarak nükleer enerjide çok geri kalmış durumdadır ve bunu artık çağa uygun şekilde süratlendirerek gitmek gibi bir zorunlulukla karşı karşıyadır” diye konuştu.

TÜRKİYE'NİN AB ÜYELİĞİ

Uluç Özülker, Türkiye'nin kendi başına küresel güç olma imkanı ve ihtimali olmadığını, bölgesel güç konumundaki Türkiye'nin, geleceğini coğrafi konumu ve ideolojik yakınlığı nedeniyle doğal olarak bölgesel teşkilatlanma içinde ve yakın coğrafyasında aramak zorunda kalacağını söyledi. Özülker, “Ekonomik kalkınmasını hızlı biçimde sürdürebilmiş, refah toplumuna dönüşmüş, iç istikrarını ve bütünlüğünü sağlayabilmiş AB üyesi bir Türkiye'nin önünün açık olmaması için hiçbir neden olmadığı inanç ve düşüncesindeyim, yukarıda saydığım bütün gelişmelere rağmen” şeklinde konuştu.

Emekli Büyükelçi Ümit Pamir ise dünyadaki siyasi, ekonomik ve çevresel değişimlere değindi.

Türkiye'nin önündeki sürece işaret eden Pamir, “Türkiye etnisite ve değerleri üzerinde mutabakat sağlayabilirse o zaman önündeki süreçten en iyi şekilde yararlanabilir” diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!