TOBB: Artık yüzde 7 büyümeyi hedef almalıyız
Güncelleme Tarihi:
A.A.
Oluşturulma Tarihi: Nisan 03, 2006 10:50
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, Türkiye'nin artık yüzde 7 büyümeyi hedef alması gerektiğini belirterek, “Türkiye, AB ortalamasında zenginlik ve refah düzeyini, yüzde 7 büyüme ile 30 yılda yakalayabilir. Yüzde 5 büyüme ile bu düzeye ancak 60 yılda ulaşılabilir” dedi.
Hisarcıklıoğlu, işadamlarından oluşan bir heyetle geldiği Bosna Hersek'te, gazetecilerle sohbet toplantısı düzenledi.
Ekonomideki son gelişmeleri değerlendiren Hisarcıklıoğlu, yüzde 7.6 büyümede özel sektörün belirleyici rol oynadığına dikkati çekerek, ”İlk defa Türkiye, Türk özel sektörü sayesinde büyüyor, kamu sayesinde büyümüyor. Eskiden kamu sayesinde büyüdüğümüz için 2 ileri bir geri yapıyorduk” dedi.
Türkiye'nin artık yüzde 7'nin altında bir büyümeyi başarı kabul etmemesi gerektiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, “ülkenin AB ortalamasında zenginlik ve refah düzeyini, yüzde 7 büyüme ile 30 yılda yakalayabileceğini, yüzde 5 büyüme ile bu düzeye ancak 60 yılda ulaşılabileceğini” kaydetti. Hisarcıklıoğlu, büyümenin sürdürülebilir olması için yapısal reformların 10 yıllık bir süreçte tamamlanması, öncelikli olarak sosyal güvenlik reformunun hızla yasalaştırılması gerektiğini ifade etti.
BÜYÜME RAKAMLARI
Hisarcıklıoğlu büyüme rakamlarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı sorusu üzerine, buna kimsenin şu aşamada net bir cevap veremeyeceğini söyledi. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) en ciddi, en kapsamlı yaptığı işin büyüme rakamlarının tespiti olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, ”Eğer Türkiye'de bu tip oyunlar oynanırsa o zaman inandırıcılığımızı kaybederiz, ben tahmin etmiyorum böyle bir şey olacağını” dedi.
Bu büyüme rakamlarına karşın istihdamın hala önemli bir sorun olduğuna dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, sanayide bir kişiye istihdam yaratmanın maliyetinin 50 bin dolar olduğunu, 5 milyon kişiye istihdamın 250 milyar dolar kaynak gerektirdiğini belirtti. Ancak Türkiye'nin elinde GAP gibi avantajlar bulunduğunu belirten Hisarcıklıoğlu “GAP'ta sulamanın yüzde 12'sini tamamladık. Sulama kanallarının tümünü bitirmek için 15 milyar dolara ihtiyaç var. Bu yapılırsa tam 4 milyon kişiye iş bulunur, göç sorunu da çözülür” dedi.
Ancak, Merkez Bankası'na bir an önce asaleten atama yapılması gerektiğini kaydeden Hisarcıkloğlu, geçen hafta Amerika'ya gerçekleştirdiği gezide IMF 1. Başkan Yardımcısı Anne Krueger ile Dünya Bankası Başkanı Paul Wolfowitz'in kendisine, ilk önce bu soruyu yönelttiklerini söyledi. Konuyu çok fazla büyütmemek gerektiğini, Merkez Bankası'nın karar alma sürecinde aksaklık yaşanmadığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, “O zaman ortada bir sıkıntı yok, Merkez Bankası yürüyor, kararlarını alıyor, bunu yukarıya doğru çıkartmanın bir anlamı yok” diye konuştu.
Hisarcıklıoğlu, Osmanlı döneminden bu yana tüm ekonomik krizlerin temelinde cari açık sorununun yattığını belirterek, önlem alınması gerektiğini vurguladı. Ekonominin “beklenti yönetimi” olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, moralin bozuk olduğu bir ortamda yatırım yapılamayacağını, umutlu olmak gerektiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, ”Bizim moralimiz bozuk değil” dedi.
Ekonomideki son gelişmeleri değerlendiren Hisarcıklıoğlu, yüzde 7.6 büyümede özel sektörün belirleyici rol oynadığına dikkati çekerek, ”İlk defa Türkiye, Türk özel sektörü sayesinde büyüyor, kamu sayesinde büyümüyor. Eskiden kamu sayesinde büyüdüğümüz için 2 ileri bir geri yapıyorduk” dedi.
Türkiye'nin artık yüzde 7'nin altında bir büyümeyi başarı kabul etmemesi gerektiğini dile getiren Hisarcıklıoğlu, “ülkenin AB ortalamasında zenginlik ve refah düzeyini, yüzde 7 büyüme ile 30 yılda yakalayabileceğini, yüzde 5 büyüme ile bu düzeye ancak 60 yılda ulaşılabileceğini” kaydetti. Hisarcıklıoğlu, büyümenin sürdürülebilir olması için yapısal reformların 10 yıllık bir süreçte tamamlanması, öncelikli olarak sosyal güvenlik reformunun hızla yasalaştırılması gerektiğini ifade etti.
BÜYÜME RAKAMLARI
Hisarcıklıoğlu büyüme rakamlarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığı sorusu üzerine, buna kimsenin şu aşamada net bir cevap veremeyeceğini söyledi. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) en ciddi, en kapsamlı yaptığı işin büyüme rakamlarının tespiti olduğunu kaydeden Hisarcıklıoğlu, ”Eğer Türkiye'de bu tip oyunlar oynanırsa o zaman inandırıcılığımızı kaybederiz, ben tahmin etmiyorum böyle bir şey olacağını” dedi.
Bu büyüme rakamlarına karşın istihdamın hala önemli bir sorun olduğuna dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, sanayide bir kişiye istihdam yaratmanın maliyetinin 50 bin dolar olduğunu, 5 milyon kişiye istihdamın 250 milyar dolar kaynak gerektirdiğini belirtti. Ancak Türkiye'nin elinde GAP gibi avantajlar bulunduğunu belirten Hisarcıklıoğlu “GAP'ta sulamanın yüzde 12'sini tamamladık. Sulama kanallarının tümünü bitirmek için 15 milyar dolara ihtiyaç var. Bu yapılırsa tam 4 milyon kişiye iş bulunur, göç sorunu da çözülür” dedi.
Haberin Devamı
“MERKEZ BANKASI'NA BİR AN ÖNCE ASALETEN ATAMA YAPILMALI”
Merkez Bankası başkanlığına atama sürecini de değerlendiren Hisarcıklıoğlu, Para Politikası Kurulu'nun faizleri düşüreceği beklentisine karşın gelişmeleri dikkate alarak değişiklik yapmadığını anımsattı ve bunun Banka'nın kurumsallaştığının en açık göstergesi olduğunu söyledi.Ancak, Merkez Bankası'na bir an önce asaleten atama yapılması gerektiğini kaydeden Hisarcıkloğlu, geçen hafta Amerika'ya gerçekleştirdiği gezide IMF 1. Başkan Yardımcısı Anne Krueger ile Dünya Bankası Başkanı Paul Wolfowitz'in kendisine, ilk önce bu soruyu yönelttiklerini söyledi. Konuyu çok fazla büyütmemek gerektiğini, Merkez Bankası'nın karar alma sürecinde aksaklık yaşanmadığını kaydeden Hisarcıklıoğlu, “O zaman ortada bir sıkıntı yok, Merkez Bankası yürüyor, kararlarını alıyor, bunu yukarıya doğru çıkartmanın bir anlamı yok” diye konuştu.
“CARİ AÇIK RİSKTİR, ÖNLEM ALINMALI”
Ekonomideki gelişmeleri genel olarak nasıl değerlendiği ve tabanından nasıl tepkiler geldiği yönündeki soru üzerine de Hisarcıklıoğlu, durumu genel olarak iyi gördüğünü belirtti ancak, cari açık sorununa dikkati çekti. Cari açığı sürdürülebilir bulmadıklarını ifade eden Hisarcıklıoğlu, “Cari açık risklidir, risktir” dedi.Hisarcıklıoğlu, Osmanlı döneminden bu yana tüm ekonomik krizlerin temelinde cari açık sorununun yattığını belirterek, önlem alınması gerektiğini vurguladı. Ekonominin “beklenti yönetimi” olduğunu dile getiren Hisarcıklıoğlu, moralin bozuk olduğu bir ortamda yatırım yapılamayacağını, umutlu olmak gerektiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, ”Bizim moralimiz bozuk değil” dedi.