TMSF atamalarında soru çok

Güncelleme Tarihi:

TMSF atamalarında soru çok
Oluşturulma Tarihi: Nisan 10, 2004 00:00

IMF 1. Başkan Yardımcısı Anne Krueger’ın Türkiye’deki programa ilişkin övücü sözlerinin yanısıra, kamu bankaları ile ilgili eleştirel bir demeci yayınlandı.Bu demeç, IMF’nin de artık kamu bankaları konusunda oluşan rahatsızlığını yüksek sesle dile getirmeye başlayacağının bir işareti. Önümüzdeki 8. gözden geçirme çalışmalarında kamu bankaları planının üzerinden geçileceği, Dünya bankası ve IMF’nin kapsamlı bir ‘taahhüt’ alacağını, bu nedenle müzakerelerin çetin geçeceğini şimdiden söyleyebiliriz. Çünkü Hükümet, rahmetli Turgut Özal’ın gelişmiş değil de, kamu bankaları için kullandığı ilk yöntemleri örnek almışa benziyor ve bu bankaları kullanmak için elde tutup, özelleştirmelerinden kaçınmaya çalışıyor. Bu eğilim iyice kendini göstermeye başladı.Bu arada BDDK ve TMSF icraatları konusunda da rahatsızlıklar olduğunu biliyoruz. TMSF, IMF zoruyla gayrimenkul satışları başlattı. Gerçekten samimiler mi, yoksa ‘sadece IMF istedi diye satışa çıkıp, sonuçta düşük fiyat diye satmayacaklar mı’, bunu da yaşayıp göreceğiz.Kamu bankalarında bir şey yapmayan otorite, TMSF’nin inisiyatifindeki özel bankalara yaptığı atamalarda da, bence birçok hata yapıyor. Yapı Kredi Bankası’na yapılan atamaların biçimi, alınan kişiler ve yerlerine yapılan atamalar, piyasada birçok soru işaretini de beraberinde getirdi. YABANCININ SORDUKLARITürkiye’ye yatırım yapmak için gelen yabancı foncuların sordukları soruların başında Kıbrıs ve AB gelişmeleri ile IMF’yle ilişkilerin alacağı şekil başta geliyor. Ancak yanısıra ‘Hükümet gerçekten yolsuzluklarla mücadelede kararlı mı?’, ‘Batık banka patronları ile samimiyetleri, onları kurtarmaya çalışmaları rahatsızlık yaratmıyor mu?’, ‘Halk, AKP’nin tabanı bu ilişkilere tepki göstermiyor mu?’ gibi sorular da geliyor.Seçim öncesi Tayyip Erdoğan’ın batık banka patronları ile yaptığı görüşmeyi, yabancılar da unutmamışlar ve son olayları, bunu hatırlatarak şüpheyle değerlendirme eğilimindeler.TMSF’nin Yapı ve Kredi’ye yaptığı atamalar, ardından da ‘Çukurova Grubu ile anlaşmaya şimdi daha yakınız’ biçimindeki açıklamalar, bu soruların yoğunlaşmasına neden olmuş durumda.Her şeyden önce TMSF ve BDDK’nın bu atamaları neye göre yaptıklarını açıklamaya gerek var. Bu atamalar için bu kuruluşların yönetimlerinde yoğun tartışmalar yaşandı mı, bunu bilmek hakkımız, yoksa herkes Başkana biat edip, gidiyor mu? Bazı üyelerin zaten bu gruba ilişkin tavırlarını, daha önceki tutumlarından biliyoruz, diğerleri ne yapıyor?Yapı ve Kredi Bankası yönetimi geçen yıl ‘2 yıllığına’ atanmıştı. Genel Kurulda ‘ayrılan üyeler yerine yapılan atamalar’ denildi. Bu üyeler istifa mi etti yoksa 2 yıllığına seçilmiş olmalarına rağmen, neye dayanarak bir yıl sonra görevlerinden alındılar? Görevden alınmaları için 14-1 madde denilen ‘Banka yönetim kurulu üyelerinin bazılarının veya tümünün gerek görüldüğünde değiştirilmesi’ maddesi uygulandı mı, bunun için gerekli Kurul kararı var mı, kamuoyunun bunları bilmesi gerekir. Eğer 14-1 uygulanmadı ise, eski üyeler de istifa etmedilerse neye göre atama yapıldı, 14-1 uygulandı ise eski yönetimin icraatları genel kurulda neden ibra edildi? 1983’ten beri bu bankanın yönetim kurulunda olan, 15 yılı aşkın süredir de Yönetim Kurulu Başkanlığı yapan, işaleminde büyük saygı duyulan, adı banka ile özdeşleşmiş Rona Yırcalı, hangi gerekçelere göre bu görevinden alındı da, Kurul adına patronun ve onun kamudaki işlerini götüren kişinin en yakın adamı, Yırcalı’nın yerine getirildi. Sadece murakıp olması mı yeterli idi, yoksa başka nedenlerde mi söz konusu? Murakıplığın durumu İmar Bankası’nda görülmedi mi?Prof. Dr. Hasan Ersel, Türkiye’nin yetiştirdiği en iyi iktisatçılardan biri. Yurtdışından gelen bütün yabancı kuruluş ve kişiler kendisinden görüş sorar, uluslararası iktisat toplantılarının aranan adamıdır. Bırakın Türkiye’yi, bu bankanın itibarını büyük ölçüde katkı yapan bir bilim adamı, entelektüel bu kişi, nasıl olur da görevinden alınır da, yerine AKP’nin kurucusu atanabilir?Eski yönetimin bütün zorluklara rağmen bankayı ayakta tutup, geliştirdiğini, personel motivasyonu ile büyük başarı sağladığını biliyoruz. Peki bütün bunlar neden yapılıyor?
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!