Susurluk yemini

Güncelleme Tarihi:

Susurluk yemini
Oluşturulma Tarihi: Eylül 15, 1997 00:00

Haberin Devamı

Başbakan Yılmaz, son tahliyelerden sonra özellikle DYP Lideri Çiller'in açıklamalarına sert tepki gösterdi, ‘‘Tutuksuz yargılanmayı beraat zannediyorlar. Susurluk kapanırsa başbakanlık bana haram olsun’’ dedi. Yılmaz, diğer parti liderlerini de Meclis'te kendisine bu konuda destek olmaya çağırdı.

Başbakan Mesut Yılmaz, tahliyeler nedeniyle hiç kimsenin Susurluk dosyasının kapandığını sanmamasını isteyerek, ‘‘Bunların hepsini ortaya çıkarmak için hükümet olarak, Başbakan olarak ne yapabilirsek, ne yetkim varsa, ne gücüm varsa hepsini kullanmazsam; bu başbakanlık bana haram olsun’’ dedi.

Yılmaz, dün bazı açılış ve temel atma törenleri için geldiği Karabük'te, isim vermeden DYP lideri Tansu Çiller'i eleştirdi. Yılmaz, ‘‘Bazıları pişkinlik içerisinde bize adalet dersi veriyorlar. Tutuksuz yargılanmayı beraat zannediyorlar’’ tepkisini gösterdi. Yılmaz, ‘‘Susurluk ve ondan önceki cinayetlerin arkasındaki gerçekler ortaya çıkmadan hiç kimse Türkiye'de hukuk devletinin işlediğine inanmasın. Hepsini ortaya çıkarmak için ne yetkim, gücüm varsa hepsini kullanacağım. Ama bu sadece ben ve hükümetle olacak iş değil. Meclis'teki öbür partilerin de bize yardımcı olması lazım. Dokunulmazlığı kaldırmamız lazım’’ dedi. Karabük Adliye Sarayı önünde halka hitap eden Yılmaz, şu mesajları verdi:

ÇETEYE İZİN YOK

‘‘Susurluk kazası basit bir olay değil. Asıl önemli olay, bu işe girenlerin devletle irtibatlı olmaları; çetelerin içinde devletin memurlarının olmasıdır. Devlet içinde çete barınmasına müsaade etmeyeceğiz. Devleti bu çetelerden mutlaka temizleyeceğiz.

Geçen olayların hesabını sormak benim ve hükümetimin görevi değil. O yargının görevidir. Benim de, Meclis'in de, herkesin de görevi adalete yardımcı olmak, gerçeğin ortaya çıkmasına yardımcı olmaktır. Kim suç işlemişse onun cezaya çarptırılması adaletin işidir.

Meclis'in de üstüne düşeni yapması, kanun çıkarması lazım. Gerçeği bilip de adalete söylemekten korkanlar var. Bunların adalete yardımcı olması için onlara af, pişmanlık yasası çıkarmamız lazım.

Adalet, devlette kaydı olmayan ruhsatsız silah bulunduran milletvekilleri var diyor. Kanunsuz işler yapan devlet görevlileri var diyor. Bu milletvekillerinden hesap sormam lazım diyor. Meclis parmak hesabı ile bunları reddediyor. Dokunulmazlık kalkmadıkça bu olayların ardındaki esrar perdesini kaldırmamız mümkün değil. Herkes gelsin, adaletin tahakkuku için bize, adalete yardımcı olsun. Bu ayıbı, bu utancı artık Türkiye'nin üzerinden kaldıralım.’’

CENNET'E BİLETE İNANMAYIN

Yılmaz, RP lideri Necmettin Erbakan'ı da eleştirerek, ‘Bana oy veren Müslüman, vermeyen kafir’ diyerek cennete bilet kesenlerin gerçekte koltuk derdinde olduklarını savundu. Yılmaz, ‘‘Oy ve siyaset uğruna cennet vaat edenlere inanmayın. Kimin cennete kimin cehenneme gideceğini Allah bilir’’ dedi.

Halka hizmeti hakka hizmet olarak gördüklerini kaydeden Yılmaz, ‘‘Bizim bu memleketten gidecek ne Amerika'mız ne de Libya'mız var’’ dedi. Konuşması sırasında ezan arası veren Yılmaz, tekrar söze başlarken ‘‘Kimse merak etmesin. Ezan sesi susmayacak, vatan bölünmeyecek. Ama dinimiz de kimsenin tekelinde olmayacak’’ diye konuştu.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!