Şehirde kavak dikilmemeli

Güncelleme Tarihi:

Şehirde kavak dikilmemeli
Oluşturulma Tarihi: Temmuz 26, 1999 00:00

Haberin Devamı

Tarık Konal, Nurettin Sözen döneminde Büyükşehir'de Park ve Bahçeler Müdürü olarak görev yaptı. Şu anda Bakırköy Belediyesi'nde yine park ve bahçeler konusunda mühendis olarak çalışıyor. Orman mühendisi olan Konal, kavak ağaçlarının su alabilmek altyapı borularını parçaladığını söylüyor.

İstanbul doğumlu olan Tarık Konal, orman yüksek mühendisi. Büyükşehir Belediyesi'nin çeşitli kademelerinde çalıştıktan sonra üç yıl Park ve Bahçeler Müdürülüğü yaptı. Onun görev yaptığı sırada, 1990 yılında, Çırağan Oteli kestiği bir çınar ağacı için 250 Cumhuriyet Altını ceza ödemeye mahkum edildi. Konal şu anda çalışmalarını Bakırköy Belediyesi'nde sürdürüyor. Konal'ın park düzenlemeleri konusunda yıllar içinde edindiği deneyimlerinden kaynaklanan önerileri ve eleştirileri var.

Tarık Konal'ın üzerinde ısrarla durduğu konuların başında kavak ve halk arasında 'kokarağaç' olarak bilinen ağaçların şehrin dışına çıkarılmasının gerekliliği geliyor. Kavakların havaya karışan ve solunum yoluyla alerjik reaksiyonlar yaratan polen ve tohumlarının dışında, şehrin altyapısına da çok büyük zararları olduğunu öğreniyoruz. Suya ulaşabilmek için kökleri ile büyük çaba harcayan kavak ağaçları, yeraltındaki içme ve pis su borularını sarıp, içlerindeki suyu almak için parçalıyorlar. Kokarağaç ise güçlü kökleri ile özellikle tarihi yapılara zarar veriyor. Konal, Bozdağan Kemerleri'nin üzerinde çok sayıda kokarağaç bulunduğunu ve bunların ileride duvarların yıkılmasına bile neden olabileceğini söylüyor. ‘‘Kente yakışmayan ve kent için son derece zararlı bu iki ağaç kentten hızla uzaklaştırılmalı’’ diyor. İstanbul'a özgü ağaçların ise çınar, erguvan ve selvi olduğunu belirtiyor.

Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen ağaçlandırma kampanyasına karşı da bazı eleştirileri var Konal'ın. Yeşilin gözetilmediğinden ve çok sayıda çam ağacı dikilmesinden şikayet ediyor. ‘‘ Karaçam'ı getirmişler çocuk bahçelerine dikmişler. Oysa orman ağacıdır ve erozyonu engellemek için dikilir. Çam etrafındaki bitki örtüsünü kurutur. Bence kente yararlı bin ağaç dikseniz 100 bin ağaca bedeldir’’ diyor. Ayrıca karayolları çevresi yerine kent içinin ağaçlandırılması gerektiğini savunuyor.

Oranlar içler acısı

Koral'a göre düzenleme hatalarının bir diğeri ise parklardaki kaldırım yükseklikleri. Standartlara göre basamak yüksekliklerinin 12 santimi geçmemesi gerekiyor. Bu konuda başarılı bir örnek olarak da Fransız planlamacı Proust'un yaptığı Taksim Gezi Parkı'nı gösteriyor. ‘‘Basamaklar insanı davet etmeli, yormamalı. Biz gündüz işteyken o parklara çocuklar ve yaşlılar geliyor. Onlar düşünülerek alçak tutulmalı’’ diyor. Spor sahalarının ve çocuk oyun bölümlerinin tabanının da düşme ve yaralanmalara karşı tartan denilen malzeme ile döşenmesi gerektiğini belirtiyor.

Bir başka konu ise parkların içinde yer alan çay bahçeleri. Standart ölçülere göre büyüklüğü ne olursa olsun bir parkın 8/5 oranında yeşil alan olması gerekiyor. Kalan alana ise oyun grupları, spor sahaları ve gerekiyorsa çay bahçeleri yerleştirilmeli. ‘‘Çay bahçesi diye adama parkta bir yer veriyorsunuz, birkaç sene sonra parka yayılıyor, dürüm satmaya başlıyor. Çay bahçeleri sahipleri parklarda tasarruf hakları olduğunu sanıyorlar’’ diyor. Parklarda büyüklüğüne göre değişen sayılarda tuvalet olmalı ve mümkünse yer altına alınmalı. Konal'ın verdiği rakamlara göre İstanbul'da kişi başına düşen yeşil alan 1 metrekare. Bu sayı İsveç'te 17, Londra'da 21 metrekareye çıkıyor.

Son olarak İstanbul'un yaşadığı su sorununun parklar üzerindeki etkisinden bahsediyor Konal; parklardaki çim sahaların azaltılması ve çiçekli çalılar gibi çok daha az su isteyen bitkilerin kullanılması gerektiğini savunuyor. Konal'ın verdiği bilgiye göre bir metrekare çimin günlük su ihtiyacı 10 litre. Oysa bir metrekare izdüşümü olan çalı karakterli bir bitki aynı miktarda suyu 1 haftada kullanıyor.

Büyükşehir ve ilçe belediyelerinde görev yapan Tarık Konal, bahçecilik konusunda Büyükşehir ve ilçe belediyeler arasındaki olası sürtüşmelerin kalkması gerektiğini söylüyor: ‘‘Şehir bir bütündür, sınırlar bahçeciler için olmamalı. Belediye sınırları değiştikçe kaldırım renkleri bile değişiyor.’’ diyor.

Ne yapılmalı?

Aydınlatma elemanları tahribata karşı yüksek tutulmalı ve yoğun kullanılmalı

Basıldığında zarar görmeyen ıslah edilmiş çimler kullanılmalı

Parklar çevrede yaşayan insanların profiline göre düzenlenmeli

Su sorunu yüzünden yeşillendirmede çimden çok çiçekli çalı kullanılmalı

Park içindeki tuvalet gibi zorunlu yapılaşmalar yer altına alınmalı veya sarmaşıklarla kamufle edilmeli

Basamak yükseklikleri 12 cm.'den fazla olmamalı

Üst solunum yolu problemleri yaratan kavak gibi ağaçlar parklara dikilmemeli

Parkların büyük bölümü yeşil alana ayrılmalı, çay bahçelerinin yayılmalarına izin verilmemeli

Spor sahalarının ve çocuk oyun alanlarının zemini yaralanmalara karşı tartan denen malzeme ile kaplanmalı

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!