Sakın vurmayın

Güncelleme Tarihi:

Sakın vurmayın
Oluşturulma Tarihi: Şubat 16, 2001 00:00


Haberin Devamı

Kuraklık yüzünden FARE İSTİLASI kapıda... Umudumuz TİLKİ

Az yağış ve sıcak havaların yolaçtığı kuraklık, fare tehdidini de beraberinde getirdi. Zaten çabuk çoğalan farelerin butür havalarda üretim patlaması yapabileceğine işaret eden uzmanlar, tarla ve köylerin mutlak bir istiladan kurtulması için tilkilerin vurulmamasını istediler. Uzmanlar tilkilerin yok edildiği yerlerde büyük felaketlerin yaşandığına dikkat çektiler.

Havaların mevsim sıcaklıklarının üstünde seyretmesi, az yağış, çiftçileri sadece susuz bırakmakla kalmayıp, tarlalarına zarar veren tavşan, fare gibi kemirgen sayısının artmasına da yol açacak. Ilıman havalar nedeniyle kemirgenlerin sayısında patlama olabileceğini belirten uzmanlar kontrollü bir av önerirlerken, ekolojik dengenin korunmasının da önemine dikkat çektiler. Örneğin, kemirgenlerin artışı karşısında, bunların en büyük düşmanı olan tilkinin avlanmaması gerektiğini bildirdiler. Erciyes Üniversitesi Veteriner Fakültesi Doğum ve Jinekoloji Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Tayfur Bekyürek, bu kış mevsimi hava sıcaklığının mevsim normallerinin çok üstünde olmasının ve doğanın beyaz örtüsünden yoksun kalmasının tavşan, fare, geleni, gelincik, köstebek gibi kemirgenlerin hızla üremesine neden olabileceğini kaydetti. Kemirgenlerin hava sıcaklığının yüksek olması ve yem bulma olanağı bulmaları durumunda ortalama ayda bir doğum yaptıklarını belirten Bekyürek, şunları söyledi:

DENGEYE DİKKAT

‘‘Kemirgenlerin nüfusunda bu yıl patlama olmasını bekliyoruz. Ekolojik dengenin bozulmaması, tarımın zarar görmemesi için kemirgenlerle şimdiden mücadeleye başlanması gerekir. Örneğin kontrollü av özendirilebilir. Avcılar bu mevsimde olmaması gereken hamile tavşan avladıklarını anlatıyorlar. Ama ben hiç şaşırmadım. Kemirgenler uygun ortamda her ay doğurabilir.’’ Doç. Bekyürek, önlem almanın dışında ekolojik dengenin korunmasının da önemine değindi. Bekyürek, ‘‘Örneğin tilkiyi avlarsanız, tilki tavşan ve fare yerken, yiyemez olur. Bu da dengeyi bozar. Hatırlarsanız, Avusturya'da fareler ve tavşan gibi kemirgenler koca bir ormanı çökertti’’ dedi.

Kurtarıcı avcımız

‘‘Kümes hırsızı’’ diye nefret edilen ve acımasızca vurulan tilki, bugün köylünün umudu haline geldi. Kuraklık yüzünden meydana gelebilecek bir fare istilasının önüne geçebilecek en büyük kurtarıcı, o acımasızca katledilen tilkinin ta kendisi. Çünkü o bir fare avcısı. İşte size çarpıcı bir örnek: Tilkilerin yokedilmesi sonucu farelerin istilasına uğrama olaylarından biri Denizli'de yaşanmıştı. Denizli Milli Parklar Av Yaban Hayatı Mühendisliği'nin 1994'te Bursa'dan getirerek Çal'ın Şapçılar, Kocaköy, Aşağıseyit, Yukarıseyit köylerinde doğaya saldığı 300 sülün uyum sağlayamayıp tilkilere yem olunca, köylüler de sülünleri korumak için katliama girişmişti. Köylüler tilki yuvalarına zehirli yiyecekler koymuş, silahla da ava çıkmıştı. Tilkiler öldü ve farelere gün doğdu. Ardından ekili arazileri talana uğradı ve ekolojik bir felaket yaşandı.

FARELER BASINCA TİLKİ İTHAL ETTİLER

Son yıllardaki zirai gübre kullanımındaki artış, tilki, yılan ve yırtıcı kuşların katliamı nedeniyle Karadeniz bölgesinde de benzer sorunlar yandı, hala da yaşanıyor. Yetkililer, özellikle Samsun'un Bafra, Alaçam, Çarşamba ve Terme ilçesi köylerinde, tilkilerin yanı sıra yılan ve yırtıcı kuşların bilinçsiz avcıların etkisiyle tükenmeye yüz tuttuğunu, bu yaban hayvanlarının doğal düşmanı olan farelerin çoğaldığını vurguladı. Halen birçok köyde fare mücadelesinin sürdüğü belirtilirken, birçok köyde vatandaşların av tüfekleri ile fare avına çıktığı bildirildi. Geçtiğimiz yıllarda bu nedenle Bafra'ya dışarıdan tilki bile getirildi.

Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!