Åžairleri birbirine düÅŸüren antoloji

Güncelleme Tarihi:

Şairleri birbirine düşüren antoloji
OluÅŸturulma Tarihi: Temmuz 09, 2001 00:00

Edebiyat dünyası son yılların en büyük tartışmalarından birini yaşıyor. Tartışma konusu Mehmet H. DoÄŸan'ın hazırladığı ve Yapı Kredi Yayınları tarafından yayımlanan bir ÅŸiir antolojisi. Antolojiye iliÅŸkin yapılan eleÅŸtirilerin başında Mehmet H. DoÄŸan’ın fazla öznel oluÅŸu geliyor.Yüzyılın Türk Åžiiri Antolojisi(1900-2000), Tevfik Fikret'le baÅŸlayıp günümüzün genç isimlerine kadar gelen, 197 ÅŸairi ve 1143 ÅŸiir kapsıyor. Antolojiye ilk itirazın nedeni yayınevinin kullandığı tanıtım sloganı neden oldu. ‘‘Türk Åžiirinin yaÅŸayan en önemli eleÅŸtirmeninden vazgeçilmez bir baÅŸvuru kaynağı’’ sloganıyla ilan edilen antolojiye ilk itiraz da Turgay FiÅŸekçi'den geldi.FiÅŸekçi, 23 Mayıs 2001 tarihli Cumhuriyet gazetesindeki köşesinde yazdığı yazıda Mehmet H. DoÄŸan'ı çok fazla öznel olmakla suçlamış, antolojinin hazırlanmasında bazı hataların bulunduÄŸunu belirterek Memet Fuat'ın yaÅŸadığı bir dönemde 'en büyük' eleÅŸtirmenliÄŸin ona düşmediÄŸini savunmuÅŸtu.Antolojiye ikinci itiraz da yine Adam Sanat dergisinde ÅŸair Özdemir Ä°nce'den geldi. O da antolojiyi hazırlayanın ÅŸairden istediÄŸi ÅŸiirleri alabileceÄŸini ancak kendisi için yazılan biyografinin dedikodu üslubunda ve karalayıcı nitelikte olduÄŸunu yazdı.Bu iki itirazla baÅŸlayan antoloji tartışması daha sonra bir çok cepheye yayıldı. Bunlardan biri de özellikle 80 sonrası Türk ÅŸiirini çok iyi takip ettiÄŸi söylenen DoÄŸan'ın bu dönemde yazan bir çok ÅŸaire yer vermemesiydi.Adam Sanat, Milliyet Sanat, Hürriyet Gösteri, Varlık, E Dergisi gibi Türkiye'nin belli baÅŸlı sanat ve edebiyat dergileri sayfalarını bu tartışmaya açtılar. Mehmet H. DoÄŸan soruÅŸturmalarda kendine yöneltilen suçlamaları cevaplarken bazı ÅŸairler antolojinin bir sonraki basımından ÅŸiirlerini çekmeye kadar götürdüler tepkilerini.Uzun yıllardır yaprak kıpırdamayan sanat ortamında belki de edebiyat tarihine geçecek milenyumun ilk tartışması böylece baÅŸlamış oldu. Biz de gazete ve dergi sayfalarında kıyasıya devam eden antoloji kavgasını sizin için derledik.Mafya tarzı iliÅŸkiler kurmuÅŸumÖzdemir Ä°nceSeçilen ÅŸiirlerin sayısına da seçilen ÅŸiirlere de itirazım yok. Ama, benimle ilgili deÄŸerlendirme bölümünün nesnel saygıdan yoksun dedikodu üslubuna, karakuÅŸi yargılarına ve en önemlisi, bu bölümde yer alan bazı sinsi ve kara çalıcı cümlelere itirazım var: 'Kendi ÅŸiiri yanında ona koÅŸut olarak yürüttüğü ÅŸiir çevirisi çalışmaları yurtdışında birtakım iliÅŸkiler saÄŸladı ona' diyor. Yok canım? Bu cümleye bakarsak, sanki mafya tarzı kuÅŸkulu iliÅŸkiler kurmuÅŸum. Böyle 'özel amaçlı' bir cümle, ciddi bir antolojide yer alabilir mi?Antoloji genel olarak baÅŸarılıHaydar ErgülenMehmet H. DoÄŸan, özellikle 80 sonrası Türk ÅŸiiri üstüne çok kafa yoran bir isim. Sadece benim deÄŸil, 80 sonrası ÅŸairleri üstüne de tek tek ya da topluca yazan bir eleÅŸtirmen. Benim ÅŸiirime yakınlık duyuyor olabilir. Enis Batur'un ÅŸiirine de yakınlık duyuyor olabilir. Ama bu yüzden antolojiyi, yakınlık duyduklarına daha fazla yer vermiÅŸ diye deÄŸerlendirmek bana çok doÄŸru gelmiyor. Ayrıca bir baÅŸka antolojide bana az yer verilir, bir diÄŸerinde daha çok. Bu konuda insanları yargılayamayız ya da suçlayamayız. DoÄŸrusunu isterseniz benim de bu antolojide olmasını istediÄŸim 4-5 isim vardı: Ä°nci Asena, Engin Turgut, Mehmet Demiryürek, Müslim Çelik... Onu ciddiye almamÄ°smet ÖzelBen Mehmet H. DoÄŸan adını ilk defa 60'lı yıllarda sosyalist gerçekçilik adına Türk modern ÅŸiirine çok düzeysiz bir ÅŸekilde saldıran yazılarıyla tanıdım. Bu antolojide bir problem varsa, bu problemi bizzat Mehmet H. DoÄŸan'ın biyografisinde aramak lazım. Önemli olan düşünceye ve sanata iliÅŸkin sorunların hangi ölçütlerle ele alınabileceÄŸi, bu ölçütlere ulaşılıp ulaşılamadığı... Ben bu antolojinin sözünü ettiÄŸim ölçütlere ulaÅŸamadığı kanaatindeyim. Mehmet H. DoÄŸan'ı ciddiye almam.EleÅŸtiriden çok sofra sohbetiTurgay FiÅŸekçi Adı 'Yüzyılın Türk Åžiiri' olan bir antolojinin, genel kapsayıcı, nesnel özellikte olması beklenir. Oysa Mehmet H. DoÄŸan'ın antolojiyi hazırlarken böyle bir tutumdan kaçındığı, kiÅŸisel beÄŸenilerini, tercihlerini öne çıkardığı görülüyor. SevdiÄŸi ÅŸairler için kullandığı anlamsız, boÅŸ övgü sözleri de eleÅŸtiri cümlelerinden çok sofra sohbetlerine benziyor. 1445 sayfada onca kıyıda kalmış ÅŸairi antolojiye almakla övünen Mehmet H. DoÄŸan, Ahmet Necdet'e, Müslim Çelik'e, Akgün Akova'ya neden yer vermediÄŸini açıklamalı.Fincancı katırlarını ürküttümMehmet H. DoÄŸanAntoloji yayımlanalı bir aya yakın bir zaman oldu. Gazetelerde ve dergilerde bir iki olumlu deÄŸininin dışında kopartılan aleyhte fırtına bana 'Ä°kinci Yeni Antolojisi'nin ve 'Adam Åžiir Yıllıkları'nın yayımlandığı günleri anımsattı. Bu benim deÄŸiÅŸmez yazgım galiba. Bu arada çıkan diÄŸer antolojiler kimi yerleÅŸmiÅŸ yetkelere teslim olmanın sonucu olarak olumlu eleÅŸtiriler alır, kimi de çoÄŸunlukla suskunlukla karşılanırken benim antolojiye karşı yaylım ateÅŸ saldırıya geçilmesi, alışılmamış bir ÅŸeyler yaptığıma, dolayısıyla fincancı katırlarını ürküttüğüme inandırıyor beni. Bu defa da öyle oldu. Bir farkla: daha önceki saldırılar büyük çoÄŸunluÄŸuyla zaten ayrı deÄŸerleri savunduÄŸumuz kiÅŸi ve cephelerden gelirken, bu defa ilk ve en ağır saldırıyı, kitaplarımı ve 9 yıldır hazırladığım Åžiir Yıllıkları'nı basan Adam Yayınevi'nin, çıkmaya baÅŸladığı günden beri yazarı olduÄŸum Adam Sanat dergisinin yayın yönetmeni yaptı. Çok ÅŸaşırtıcı ve üzücü bir ÅŸey oldu bu benim için. Bunu hak ettiÄŸimi sanmıyorum. Bazı isimlerin antolojiye alınmaması, benim kendi seçimim. Yıldırım Türker ÅŸiir yazdığı yıllarda etkin bir ÅŸairdi ama sonra ÅŸiiri bıraktı. Onun gibi antolojiye alınmayan çok kiÅŸi var. Her birinin alınmama gerekçesi ayrı ayrı. Ve bunlar ÅŸiirle ilgili gerekçeler... DaÄŸlarca izin vermediÄŸi için antolojide yer almadı. Ä°nci Asena o ölçüde olmadığı için... Antolojide hiç görmediÄŸim, tanımadığım kimseler de var. Åžiirle ilgili kıstaslarıma uyanları aldım, uymayanları almadım.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!