‘Sabah evden çıkanlar akşam eve dönebilsin’

Güncelleme Tarihi:

‘Sabah evden çıkanlar akşam eve dönebilsin’
Oluşturulma Tarihi: Nisan 23, 2004 00:00

TRT’deki sabah haberlerinde Irak’taki bir okulda, 23 Nisan ile ilgili bir soruya çocuğun verdiği yanıt derin, onulmaz bir acının tek cümlelik özetiydi:‘Ben istiyorum ki, sabah evden çıkan akşama evine dönebilsin.’Yani öldürülmesin, yani öldürmesin, yani savaşlar bitsin, yani çocuklar çocukluklarını yaşasınlar, eve döndüklerinde babalarını annelerini canlı bulsunlar. Gülsünler ağlamasınlar.Ölen çocukların arkasından yazılan ağıtlar, şiirler, öyküler neye yaradı?Çünkü büyükler onları okumadı.Babasız evlerdeki hüznü hatırlamadılar bile. O filmlerden tek kare, yalnızca iktidarı ve savaşı gören gözlerde kalmadı.Birden beline bağlı bombalarla teslim olan çocuk canlandı gözümde. Ölüm yerine yaşamayı seçmişti. Çocukluğun saflığıyla tedirginliği gözlerine yansımıştı.Afganistan savaşında ıssız bozkırda, çömelip dağlara bakan çocuğun fotoğrafı gözümün önünden gitmiyor.Acılara gönderdiğimiz çocuklar.* * *ATATÜRK’ün 23 Nisan’ı Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı yapmasının ardındaki insani gerçekler, bugün çok daha iyi anlaşılıyor. Çünkü çocuğa kişilik kazandıracak, ilerde bilgili, özgür bir birey olarak yetişmesini sağlayacak bir iz bırakıyor bu bayram.Dünya çocuklarını bir arada gördüğümde, onların güleç yüzlerine baktığımda, hiç olmazsa bir gün, çocukların sevindiğini, dostluk kurduklarını onlarla birlikte yaşadım.Bugünkü tanışmalar, ilerdeki evrensel dostlukların ilk adımıdır. İlerde onlar belki birlikte savaşı önleyecekler, uluslarını yüceltecekler.Çocukların, müzik beğenilerinin birçok şeyi belirlemede, uygarlık düzeylerinin ölçütü olduğunu biliriz, ya uygulaması...Bugün çocuklar AKKEV’in (Asım Kocabıyık Kültür Eğitim Vakfı) Parkorman’da saat 14.00’te Borusan Çocuk Korosu’nun 5 ayrı dilde seslendireceği şarkıları dinleyecekler, Borusan Çocuk Trio’su, kendileri için Türk besteciler tarafından bestelenen parçaları ilk kez çalacak.Türk bestecilerinin eserlerinin seslendirilmesi benim için ayrı bir önem taşıyor.Poulenc’in Babar’ın Hikáyesi’ni Cüneyt Türel anlatacak, Metin Ülkü piyanoda eşlik edecek.Çocukların kulağında yaşam boyu kalacak güzel sesler.TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi de bütün çocukları saat 13.00’te Ankara Kuğulu Park’ta buluşmaya şu sözlerle çağırıyor:‘Kentte oynuyoruz; kentle oynuyoruz; kent bizim oyun alanımız...Biz çocuğuz; yaşadığımız kentte vazgeçilmez haklara sahibiz. Bu haklarımızın başında kendimizi anlatabilmek, fikirlerimizi söyleyebilmek geliyor.’Názım Hikmet’in dileğine kim katılmaz?‘Çocuklar öldürülmesin/şeker de yiyebilsinler.’* * *BÜTÜN çocukların, yüreklerinde çocuk duyarlılığı taşıyan herkesin bayramı kutlu olsun.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!