RP'ye Diana benzetmesi

Refah Partisi'nin yayın organı Milli Gazete, medyanın RP'ye tavır aldığını belirterek, Leydi Diana'nın ölümüne neden olan paparazzilerle Türk medyasını aynı kefeye koydu.

Çeçenistan skandalıyla sarsılan ve köşeye sıkışan RP, bu kez de kendini, ölümüyle bütün dünyayı üzüntüye boğan Prenses Diana'ya benzeterek savunmaya çalıştı. RP'nin yayın organı Milli Gazete, Türk medyasının RP'ye yönelik tavrını, Lady Di'nin ölümüne neden oldukları öne sürülen paparazzilere benzetti. Milli Gazete'nin ‘Faşist İmparatorluk' başlıklı başyazısında, ‘Lady Di'yi infaz edenlerin, Türkiye'de de aynı şeyi RP'ye yapmak istedikleri' öne sürülerek, ‘‘Faşist medya imparatorluğunun infazcıları, Paris'te özel bir hayatı kuşatarak ortadan kaldırdılar. Türkiye'de ise bunların tetikçileri bütün milletin hayatını kuşatma altında tutuyorlar'' denildi.

Prenses Diana ile sevgilisi Mısırlı Fayed'in ölümlerine ayrılan başyazıda, dünya kurulduğundan bu yana herşeyden büyük vurgunlar elde eden bir ‘Faşist medya imparatorluğu' bulunduğu öne sürülerek, şöyle denildi:

‘‘Galler Prensesi Diana, bir trafik kazasında öldü. İlk belirlemelere göre suçlusu, hiçbir insan hakkı tanımayan ve özel hayat sınırlarının ne olacağını kabul etmeyen medya imparatorluğunun piyade bölüğü, foto muhabirleri. Belki yargı önünde bu grup kaza ile ilgilerinin olmadığını ispat edip kendilerini temize çıkaracaktır. Fakat bu hiçbir zaman faşist medya imparatorluğunun kişisel hakları çiğnemekte firavunları bile mumla arattığı gerçeğini ortadan kaldıramayacaktır. Bu zulüm imparatorluğunun sahipleri şimdi Diana'nın ölüm fotoğraflarını satıp vurgun vurmanın başdöndürücü pazarlıklarını sürdürüyorlar.''

‘Faşist medya imparatorluğu'nun aynı tavrı Türkiye'de de sergilemeye devam ettiği savunulan başyazıda, şöyle denildi:

‘‘Evet, önceki gün Paris'te bu faşist imparatorluğun infazcıları özel bir hayatı kuşatma altına alarak ortadan kalkmasına yol açtılar. Türkiyemizde durum bundan farklı. Mevcut faşist impatorluğun tetikçileri bizim ülkemizde koca bir milletin hayatını kuşatma altında tutuyorlar. Devlet kendisini bile gölgede bırakan bu zulüm imparatorluğunun ileri gelenlerini bir an evvel evrensel ahlak kurallarına uyacak çizgiye getirmelidir.''