Prefabrik ve çadırda 3. bayram

Ersin Ercan - Mesut Çatak / BOLU - KOCAELİ, (DHA)

17 Ağustos ve 12 Kasım depremlerinin büyük yaralar açtığı Kocaeli, Sakarya, Bolu ve Düzce'de hala çadır ve prefabriklerde yaşayan depremzedeler Ramazan Bayramı'nı buruk kutladı.

Kış nedeniyle yaşam koşullarının ağırlaştığı Bolu'da depremzedeler, 12 Kasım depreminin ardından üçüncü bayramlarını da çadır ve prefabrike konutlarda karşıladılar.

Bolu´da çadır mescitlerde bayram namazını kılan depremzedelerin, bayramlaşmadan dağılmaları dikkat çekti. Çocuklar ise çadır çadır gezerek şeker topladı. Büyük felaketin üzerinden 13 ay geçmesine rağmen Bolu'da 5 çadırkentte barınan 6 bin 500, Düzce'de ise 2 çadırkentte barınan 2 bin 500 depremzede, ikinci Ramazan Bayramını da çadırlarda geçirmenin üzüntüsünü yaşadılar.

Sağlık Mahallesi'ndeki Mehmetçik-2 Çadırkenti'nde yaşayan depremzeler, sabah saatlerinde çadırlarının çevresini temizleyip, birbirleriyle bayramlaştılar. Depremzede çocuklar ise çadırları dolaşıp, büyüklerinin ellerini öptüler, bayram şekeri topladılar.

Bazı depremzedeler ise şehir mezarlığını ziyaret ederek, depremde yitirdikleri yakınlarının mezarları başında dua ettiler. Bolu'da bulunan 7 çadırkentte 6 binin üzerinde depremzede yaşıyor.

Bayındırlık İl Müdürlüğü yetkilileri ise, depremzedeler için yaptırılan ve geçtiğimiz gün kuraları çekilen bin 458 kalıcı konutun, bayram sonrasında depremzedelere anahtarlarının teslim edileceği müjdesini verdi.

İZMİT´TE BABANIN GÖZYAŞLARI

Marmara depreminin ardından Kocaeli ve Sakarya´daki depremzedeler de Bolu ve Düzce´deki kader arkadaşları gibi ikinci Ramazan Bayramı'nı prefabrik konut ve çadırlarda geçirirken, depremde yakınlarını kaybedenler duygulanarak gözyaşı döktü.

İzmit Uluslararası Nakliyatçılar Derneği (UND) Prefabrik Konutları mescidinde kılınan bayram namazının ardından, hayatta kalan tek oğluna sarılan Fahrettin Akbulak'ın gözyaşları herkesi duygulandırdı. 17 Ağustos depreminde İzmit Seymen Mahallesi'nde bulunan evinin yıkılması sonucu 20 yaşındaki oğlu Murat, 18 yaşındaki oğlu Hakan ve 19 yaşındaki gelini Yeliz'i enkaz altında kaybeden Fahrettin Akbulak mescit önündeki bayramlaşmada hayatta kalan tek oğlu Okan'a sımsıkı sarılarak ağladı.

Depremde kaybettiği 2 çocuğu ve gelinini acısını yaşadığını belirten Fahrettin Akbulak, ``Depremin ardından ikinci bayramı çocuklarımın acısıyla yaşıyorum. Onları asla unutmadım. Namazın ardından herkes birbirleriyle bayramlaşınca hüzünlendim. Ben de hayattaki tek dayanağım oğluma sarılıp ağladım'' dedi.

Bayram namazından sonra depremzedeler mezarlıklara akın etti. İzmit Bağçeşme mezarlığına gelen depremzedeler yakınlarının mezarları başında dualar okudu.

MEZARLIKLARDA BULUŞTULAR

Kocaeli'de, Marmara depreminde hayatını kaybedenlerin yakınları, bugün mezarlıklarda buluştu. Sabah saatlerinde Bayram Namazı'nı kılan depremzedeler, Bağçeşme veAsri Mezarlığa giderek, yakınlarının gömülü olduğu mezarların başında uzun süre dua ettiler.

Marmara depreminde yıkılan evlerinin enkazında eşini kaybeden 2 çocuk babası Ahmet Başoğlu, çok zor günler yaşadıklarını söyledi. Çocuklarının psikolojisinin değiştiğini ifade eden Başoğlu, ''Çocuklarım, annelerini çok özlüyor''dedi.

Başoğlu, Derince'de yıkılan evlerinin enkazından yaralı olarak kurtulduklarını da anlatarak, o günden bu yana, çocuklarına hem babalık, hem de annelik yaptığını söyledi.

Bu arada, yakınlarını ziyarete gelen depremzedelerin, Büyükşehir Belediyesi'nce dağıtılan çiçekleri alarak mezarların başını süslemeye çalıştıkları gözlendi.

ADAPAZARI'NDA GÖZYAŞI

Bayram Namazı'nın ardından Serdivan Beldesi'ndeki deprem şehitliğini ziyaret eden Adapazarılı depremzedeler, kaybettikleri yakınlarının başında dua ederek, gözyaşı döktü. Mezarları temizleyerek sulayan vatandaşlar, yakınlarının başından ayrılırken hüzün doluydu. Şehitlik ziyaretine, deprem sonrası başka illere taşınan kalabalık bir grup da katıldı.

Oğlunu, gelinini ve torununu kaybeden Osman Saraç, yaşadıkları acının, geçen zamanla dinmediğini belirterek, ''Üçüncü bayramı yaşıyoruz. Ama, sabretmekten başka yapabileceğimiz birşey yok'' dedi.