Patronlar ayaklandı
Güncelleme Tarihi:
Fransa'nın işverenler derneği MEDEF ile sosyalist hükümet arasında sosyal ve ekonomik konularda büyük bir kavga yaşanıyor. İşadamları işten çıkarmaları zorlaştıran yasaya isyan ediyorlar. Firmalar bilançolarında zarar olmadıkça işten çıkarma yapamıyor. Eleman çıkarmak için altı ay uğraşıyor. Halkın desteğiyle iktidara gelen sosyalistler yumuşamamakta kararlı.
Fransa'da sosyalist hükümet ile patronlar arasındaki kavga giderek büyüyor. Hükümetin siyasal ve ekonomik anlamdaki uygulamaları patronlardan ağır eleştiriler alıyor.
İşverenlerin örgütü MEDEF'in üyeleri geçtiğimiz haftalarda Türkiye'ye de geldi. Sözde Ermeni soykırımı yasa tasarısı nedeniyle iki ülke arasında gerilen ilişkileri düzeltmeye çalıştı. Yasanın onaylanmasıyla iki ülke arasındaki ticaretin tehlikeye girmesi MEDEF'i bir kez daha hükümetle karşı karşıya getirdi. Derneğin üyeleri Fransa Başbakanı Lionel Jospin'i yasayla ilgili tutumundan dolayı ağır bir dille eleştirdi.
Derneğin Parlamentoyla ilgili tek sorunu Sözde Ermeni Soykırımı yasa tasarısı değil. MEDEF Başkanı Ernest-Antoine Selliere Başbakan Jospin'i aşırı sosyalist olmak ve ülkeyi ekonomik çöküşe götürmekle suçluyor.
Selliere'yi bu düşünceye iten nedenlerin başında Jospin'in sosyal güvenlik yasalarıyla ilgili uygulamaları geliyor. Selliere'ye göre Jospin Fransız özel sektörünü büyük çıkmaza sürükleyecek çalışmalar yapıyor.
İŞTEN ÇIKARMA YASAK
Selliere'nin sözünü ettiği yasaların ilki işten çıkarmalarla ilgili. Fransa'da bir şirketin bilançosunda zarar görünmedikçe o şirketin işten çıkarma yapması çok zor. Bilançosunda zarar olmadığı halde işten çıkarma yapmak firmanın altı ayına mal oluyor. İşten çıkarılmak istenen kişi mahkemeye giderse süre daha da uzuyor.
Selliere ve birçok işadamı bu yasaya isyan ediyorlar. Selliere uygulamayı çağdışı olarak nitelendiriyor; ‘‘Marks & Spencer geçtiğimiz yıl dünya genelinde 17 mağazasını kapattı. Bilançosunda zarar görünmüyordu. Firmanın kapanan şubelerinin bulunduğu ülkelerden yalnızca Fransa'da işten çıkarma yapılmadı. Düşünün, bir firma 17 şubesini kapatacak kadar küçülmeyi göze alıyor ancak işten çıkarma yapamıyor.‘‘
Jospin'in Selliere ve birçok Fransız işadamının tepkisini alan bir başka uygulaması da haftalık 35 saatlik çalışma uygulaması. Hükümet, haftalık 38 saat olan çalışma süresini 35'e indirmiş, ancak ücretlerde değişiklik yapılmasını yasaklamıştı. Çalışanlar aynı ücreti daha az çalışarak almaya devam ediyor. Hükümet bu uygulama nedeniyle işverenlere 2002'ye kadar vergi kolaylığı getirmişti. Ayrıca sosyal sigorta fonlarında meydana gelen fazlalıkları bu uygulamayı desteklemek için kullanma kararı da alındı.
MEDEF uygulamanın yasalara aykırı olduğunu ve devletin 'keyfi ve tekelci' düzenlemelere gidemeyeceğini savunuyor. Selliere bu tür uygulamaların Fransa'yı AB üyeleri içinde arka plana düşürebileceğini belirtiyor. MEDEF bir süre önce Fransa Hükümeti'ne verdiği 10 maddelik bildiri ile bu uygulamadan vazgeçilmesini istedi.
Sosyalistler 1997’de iktidara geldi. Seçim öncesi, sağcı iktidar bütçe açığını giderecek kemer sıkma politikalarını rahatça uygulamak için halkın desteğine ihtiyaç duymuştu. Seçime gidilmiş ancak evdeki hesap çarşıya uymamıştı. İşsizliğin yüzde 12.8'e ulaştığı ülkede Fransızlar oylarını sosyalistlere verdi. Jospin, Fransızlara 'yeni iş alanları açma, sosyal harcama ve yatırımları artırma' vaadinde bulundu. Bugünkü uygulamalar bu vaatlerin bir sonucu.