Pantolon giydiler
Güncelleme Tarihi:
Oluşturulma Tarihi: Aralık 08, 2001 01:58
KESK üyesi kadınlar, dün tüm yurtta pantolon giyerek işyerlerine gittiler. Kadınlar, ‘işyerlerinde giyecekleri kıyafetlerin özel genelgelerle şekillendirilmesini’ protesto ettiler.
KESK Başkanı Sami Evren, eylemlerinin büyük destek gördüğünü belirterek, ‘‘Genelgenin iptali giçin çaba göstereceğiz. 21'inci yüzyıla yakışmayan yönetmeliklere karşı çıkıyoruz’’ dedi.
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyesi kadın çalışanlar, dün tüm yurtta ‘Pantolon giyme eylemi’ yaptı. Başbakan Bülent Ecevit de kadınların neden pantolon giymemesi gerektiğini anlayamadığını belirtip, dolaylı olarak eyleme destek verdi.
KESK Başkanı Sami Evren, eylemin Türkiye'de çok büyük destekle yürütüldüğünü söyleyerek, ‘‘Ankara'da da eylem başarıyla yapıldı’’ dedi. Evren, ‘‘Neden pantolon eylemi’’ sorusuna ise ‘‘21'inci yüzyılda kamu çalışanlarının kıyafetlerinin bir yönetmelikle belirlenmesine karşı çıkıyoruz. Pantolon bunun için bir simge oldu’’ karşılığını verdi.
KESK Genel Sekreteri Sevil Erol, pantolon eyleminin ‘küçük, özel bir adım’ olduğunu ifade ederek, ‘‘Bundan sonra da genelgenin iptali noktasında çabalarımız olacak’’ dedi. Şubat ayında TBMM'ye giderek, topladıkları imzaları sunacaklarını anlatan Erol, şöyle devam etti:
‘‘Eylem, kamuoyunda tutuldu. Çok güzel tepkiler alıyoruz. Bu eylemi gerçekten önemsiyoruz. Ses getirdi gerçekten. Genel olarak tüm kamu çalışanı kadınların, yoğun olarak da eğitim, büro ve sağlık iş kolunda çalışanların etkilendiği bu sorunla ilgili tüm genelgelerin iptalini istiyoruz. Kadınların işyerlerinde giyeceklerinin özel genelgelerle şekillendirilmesini doğru bulmuyoruz.’’
KESK Kadın Sekreteri Sevgi Göyçe de, kamuda çalışan konfederasyon üyesi 70 bin kadın üyelerinin bulunduğunu, üyeleri olmayanlar da dahil pek çok kadının, çalışma yaşamında kıyafet genelgesinden olumsuz etkilendiğini söyledi. Pantolon giyme eylemine, Dünya Kadın Yürüyüşü Uluslararası İrtibat Bürosu gibi yurtdışından ve Türkiye'deki pek çok sivil toplum kuruluşundan destek geldiğini anlatan Göyçe, şunları söyledi:
‘‘Eylemimiz oldukça başarılı oldu. Yalnız İstanbul, İzmir, Kocaeli ve Diyarbakır‘da sorun yaşadık. Örgütlü bulunduğumuz okullarda, eyleme ciddi katılımlar oldu. İzmir'de valiliğin bir açıklaması var. Eyleme katılan öğretmenlerin sınıflara alınmaması şeklinde. Diyarbakır ve Kocaeli'den de bu tip şeyler geldi. Bu eylem, kadın üyeler olarak güvenimizi pekiştirdi. Çünkü ses getirdi. Basına da eylemimize destek verdiği için teşekkür ediyoruz.’’
Yasak 12 Eylül ürünü
Pantolon yasağı 12 Eylül'ün ürünü. Yasak, Bülend Ulusu hükümetinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda yaptığı 12 Mayıs 1982 tarihli değişiklikle gündeme geldi. Kadın memurlara pantolon yasağı, DMK'na eklenen ‘‘Devlet memurları, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetindedirler’’ hükmü çerçevesinde çıkartılan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik ile konuldu. 25 Ekim 1982 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeliğin ilgili hükmü aynen şöyle:
‘‘Elbiseler temiz, düzgün, ütülü, sade; ayakkabılar ve/veya çizmeler sade ve normal topuklu, boyalı; görev mahallinde baş daima açık, saçlar düzgün taranmış veya toplanmış; tırnaklar normal kesilmiş olur. Ancak bazı hizmetler için özel iş kıyafeti varsa görev sırasında kurum amirinin izni ile bu kıyafet kullanılır. Pantolon, kolsuz ve çok açık yakalı gömlek, bluz veya elbise giyilmez. Etek boyu dizden yukarı ve yırtmaçlı olamaz. Terlik tipi (sandalet) ayakkabı giyilmez.’’
Kadınlar iddialı
Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi'ne bağlı öğretmenler de dün pantolon giyerek okullarına gittiler ve öğrencilerine ders verdiler. Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi Kadın Kolları Sekreteri Nilgün Yıldırım da Mithatpaşa İlköğretim Okulu'nda derse pantolonla girdi. Yıldırım, eylemdeki amacın pantolon giymek olmadığını, kıyafet yönetmeliğinin değiştirilmesine yönelik bir talep olduğunu söyledi. İzmir'de de Büro Emekçileri Sendikası üyeleri eyleme katıldılar.
Pantolon giymenin sakıncasını şu ana kadar keşfedemedim
Başbakan Bülent Ecevit, dün gazete ve televizyon temsilcilerine güncel konularla ilgili yaptığı açıklamalar sırasında bir gazetecinin kamuda çalışan kadınların pantolon eylemi ve Kılık-Kıyafet Yasası'nda bir değişiklik yapılıp yapılmayacağına yönelik sorusuna şu yanıtı verdi:
‘‘Şu sırada onu düşünmedik, ama bu pantolonun neden sorun haline geldiğini henüz anlayabilmiş değilim. Çok yeni bir gelişme. Pantolon giymenin neden sakıncalı olacağını şu ana kadar keşfedebilmiş değilim.’’
SP: Sığ bir eylem
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu, dünkü eylemi ‘sığ’ buldu. Karamollaoğlu, dün Meclis'te düzenlediği basın toplantısında şöyle dedi: ‘‘Türkiye‘de başörtüsü ile ilgili haklar gasp edilirken, kadınların pantolon giyme eylemi sığ olarak kabul edilebilir. Kılık kıyafeti katı kurallara bağlamamak lazımdır. Üniversitelerde de, kamuda da başörtülü ve pantolonlu kadınlar olmalıdır. Kadınlar pantolon yerine mutfaktaki sıkıntıyı dile getirseler daha fazla destek alırlardı.’’
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) üyesi kadın çalışanlar, dün tüm yurtta ‘Pantolon giyme eylemi’ yaptı. Başbakan Bülent Ecevit de kadınların neden pantolon giymemesi gerektiğini anlayamadığını belirtip, dolaylı olarak eyleme destek verdi.
KESK Başkanı Sami Evren, eylemin Türkiye'de çok büyük destekle yürütüldüğünü söyleyerek, ‘‘Ankara'da da eylem başarıyla yapıldı’’ dedi. Evren, ‘‘Neden pantolon eylemi’’ sorusuna ise ‘‘21'inci yüzyılda kamu çalışanlarının kıyafetlerinin bir yönetmelikle belirlenmesine karşı çıkıyoruz. Pantolon bunun için bir simge oldu’’ karşılığını verdi.
KESK Genel Sekreteri Sevil Erol, pantolon eyleminin ‘küçük, özel bir adım’ olduğunu ifade ederek, ‘‘Bundan sonra da genelgenin iptali noktasında çabalarımız olacak’’ dedi. Şubat ayında TBMM'ye giderek, topladıkları imzaları sunacaklarını anlatan Erol, şöyle devam etti:
‘‘Eylem, kamuoyunda tutuldu. Çok güzel tepkiler alıyoruz. Bu eylemi gerçekten önemsiyoruz. Ses getirdi gerçekten. Genel olarak tüm kamu çalışanı kadınların, yoğun olarak da eğitim, büro ve sağlık iş kolunda çalışanların etkilendiği bu sorunla ilgili tüm genelgelerin iptalini istiyoruz. Kadınların işyerlerinde giyeceklerinin özel genelgelerle şekillendirilmesini doğru bulmuyoruz.’’
KESK Kadın Sekreteri Sevgi Göyçe de, kamuda çalışan konfederasyon üyesi 70 bin kadın üyelerinin bulunduğunu, üyeleri olmayanlar da dahil pek çok kadının, çalışma yaşamında kıyafet genelgesinden olumsuz etkilendiğini söyledi. Pantolon giyme eylemine, Dünya Kadın Yürüyüşü Uluslararası İrtibat Bürosu gibi yurtdışından ve Türkiye'deki pek çok sivil toplum kuruluşundan destek geldiğini anlatan Göyçe, şunları söyledi:
‘‘Eylemimiz oldukça başarılı oldu. Yalnız İstanbul, İzmir, Kocaeli ve Diyarbakır‘da sorun yaşadık. Örgütlü bulunduğumuz okullarda, eyleme ciddi katılımlar oldu. İzmir'de valiliğin bir açıklaması var. Eyleme katılan öğretmenlerin sınıflara alınmaması şeklinde. Diyarbakır ve Kocaeli'den de bu tip şeyler geldi. Bu eylem, kadın üyeler olarak güvenimizi pekiştirdi. Çünkü ses getirdi. Basına da eylemimize destek verdiği için teşekkür ediyoruz.’’
Yasak 12 Eylül ürünü
Pantolon yasağı 12 Eylül'ün ürünü. Yasak, Bülend Ulusu hükümetinin 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nda yaptığı 12 Mayıs 1982 tarihli değişiklikle gündeme geldi. Kadın memurlara pantolon yasağı, DMK'na eklenen ‘‘Devlet memurları, kanun, tüzük ve yönetmeliklerin öngördüğü kılık ve kıyafet kurallarına uymak mecburiyetindedirler’’ hükmü çerçevesinde çıkartılan Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Çalışan Personelin Kılık ve Kıyafetine Dair Yönetmelik ile konuldu. 25 Ekim 1982 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren yönetmeliğin ilgili hükmü aynen şöyle:
‘‘Elbiseler temiz, düzgün, ütülü, sade; ayakkabılar ve/veya çizmeler sade ve normal topuklu, boyalı; görev mahallinde baş daima açık, saçlar düzgün taranmış veya toplanmış; tırnaklar normal kesilmiş olur. Ancak bazı hizmetler için özel iş kıyafeti varsa görev sırasında kurum amirinin izni ile bu kıyafet kullanılır. Pantolon, kolsuz ve çok açık yakalı gömlek, bluz veya elbise giyilmez. Etek boyu dizden yukarı ve yırtmaçlı olamaz. Terlik tipi (sandalet) ayakkabı giyilmez.’’
Kadınlar iddialı
Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi'ne bağlı öğretmenler de dün pantolon giyerek okullarına gittiler ve öğrencilerine ders verdiler. Eğitim-Sen Zonguldak Şubesi Kadın Kolları Sekreteri Nilgün Yıldırım da Mithatpaşa İlköğretim Okulu'nda derse pantolonla girdi. Yıldırım, eylemdeki amacın pantolon giymek olmadığını, kıyafet yönetmeliğinin değiştirilmesine yönelik bir talep olduğunu söyledi. İzmir'de de Büro Emekçileri Sendikası üyeleri eyleme katıldılar.
Pantolon giymenin sakıncasını şu ana kadar keşfedemedim
Başbakan Bülent Ecevit, dün gazete ve televizyon temsilcilerine güncel konularla ilgili yaptığı açıklamalar sırasında bir gazetecinin kamuda çalışan kadınların pantolon eylemi ve Kılık-Kıyafet Yasası'nda bir değişiklik yapılıp yapılmayacağına yönelik sorusuna şu yanıtı verdi:
‘‘Şu sırada onu düşünmedik, ama bu pantolonun neden sorun haline geldiğini henüz anlayabilmiş değilim. Çok yeni bir gelişme. Pantolon giymenin neden sakıncalı olacağını şu ana kadar keşfedebilmiş değilim.’’
SP: Sığ bir eylem
Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Temel Karamollaoğlu, dünkü eylemi ‘sığ’ buldu. Karamollaoğlu, dün Meclis'te düzenlediği basın toplantısında şöyle dedi: ‘‘Türkiye‘de başörtüsü ile ilgili haklar gasp edilirken, kadınların pantolon giyme eylemi sığ olarak kabul edilebilir. Kılık kıyafeti katı kurallara bağlamamak lazımdır. Üniversitelerde de, kamuda da başörtülü ve pantolonlu kadınlar olmalıdır. Kadınlar pantolon yerine mutfaktaki sıkıntıyı dile getirseler daha fazla destek alırlardı.’’