Özlediğim bayramlar

Güncelleme Tarihi:

Özlediğim bayramlar
Oluşturulma Tarihi: Aralık 17, 2001 00:00

BEN bazılarının aksine, ‘‘geleneklerin sadece maddi koşullar tarafından şekillendirildiği’’ tezini kabullenemiyorum.Değişen koşullar, bazı gelenekleri gereksiz kılabilir, bazılarının şekil değiştirmesine neden olabilir; ancak bir toplumu var eden, onu diğer kültürlerden ayırt eden temel geleneklerin tamamen silinmesine gönlüm hiç razı olmuyor.Daha doğrusu; geleneklerine sıkı sıkı sarılmayan toplumların zaten kültürel dokularının zayıf olduğunu düşünüyorum. Geleneklerinden kolay vazgeçen milletler hakkındaki güçlü millet imajım köreliyor.* * *Kim ne derse desin; ben yine de eski bayramları özlüyorum.* * *Hálá bayram sabahları cebime konan gıcır káğıt 5 TL'nin verdiği keyfi hiçbir maaş, hiçbir ödül vermiyor. Hálá o káğıt 5 TL'nin satın alabildiği mutluluğu cebimdeki milyonlar, kredi kartları, çek defterleri satın alamıyor.Bayram sabahı erkenden yataktan fırlayıp, ailede en iyi bayram bahşişi veren Ali Amca'nın cebindeki gıcır 5 TL'lerin tükenmesi korkusuyla alel acele giyinip, yarım yamalak kahvaltı yaptıktan sonra, anamın azarlarına kulak asmadan; Ali Amca'nın Samsun'un yokuşlu yollarının tepesindeki evinin yolunu tutarken, vücudumdan fışkıran adrenalini sonradan bana başka hiçbir heyecan ürettirememiştir.Hınzır Ali Amca her bayram Ziraat Bakası'ndan gıcır 5 TL'leri toplar, ailenin çocuklarına da ancak belirli miktarda parası olduğu, geç kalanların hava alacakları dedikodusunu yayardı. O halde; Ali Amca'yı bayram sabahının en erken saatinde, mümkünse bayram namazının hemen sonrasında, diğer çocuklar yollara dökülmeden yakalamanın zahmeti kadar, hayatı kolaylaştıran özellikleri de vardı.Eller öpülüp, 5 TL cebe indirdikten sonra sıra Cevriye Yenge'nin ikram edeceği tatlıya gelir, sabah vakti falan düşünülmeden tatlı şerbeti de yalanarak, mideye indirilirdi.* * *Dünyada cebinde 5 TL gıcır bayram bahşişi olan, üstüne üstlük de kendisine tatlı ikram edilmiş bir çocuktan daha mutlu bir çocuk olamaz. * * *Ben hálá bayramlarda eve el öpmeye gelen akraba, ahbap çocuklarının ceplerine bayram bahşişi koymaya bayılıyorum.Dikkat ediyorum; bahşişi kaparken, çocukların suratına yayılan mutluluk, benim 40 yıl evvel 5 TL'yi kaparken suratımı kaplayan ifadenin aynı.Belirli bir yaşa kadar zengin-fakir, kız-erkek fark etmiyor, her çocuk bahşişe bayılıyor. Zira, bahşiş fazladan harcama yapma keyfi sağlıyor.Tıpkı benim yıllar önce yaşadığım keyif gibi!* * *Bazı geleneklerin, onlara yön veren altyapı zedelenmiş olsa dahi yaşaması lazım. İnsanı insan yapan en büyük özelllik kültür ve sembol-gelenekler vasıtası ile birikimlerini bir sonraki nesillere aktarabilmesidir. Geleneklerin yaşaması; nesiller arası ortak kültürün paylaşılması, ortak birikimin yoğaltılması, ortak dilin korunması demektir.Ben eski bayramları özlüyorum, onlardan neden vazgeçtiğimizi de bir türlü anlamak istemiyorum.
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!