Okur Temsilcisi'ne mektuplar

Güncelleme Tarihi:

Okur Temsilcisine mektuplar
OluÅŸturulma Tarihi: AÄŸustos 01, 2005 00:00

Bir haber tartışmasıHATIRLAYACAKSINIZ, Hürriyet’te geçen hafta, Ä°stanbul’da kısa süreli heyecan yaratan yanlışlıkla ilgili bir haber yayımlandı. Haber özetle şöyleydi:‘TGRT’nin ‘Taksim’de patlama oldu. Çok sayıda yaralı var’ ÅŸeklinde alt yazı geçmesi, ortalığı karıştırdı. Haber kısa sürede yayıldı. Ä°stanbul’da bir anda telefon trafiÄŸi yoÄŸunlaÅŸtı ve herkes yakınlarından haber almaya çalıştı. TGRT’nin ardından yerel ve ulusal bazı TV kanalları da araÅŸtırma yapmadan ‘patlama’ alt yazısı verdi. Bu haber ünlü Ä°ngiliz haber ajansı Reuters’i de yanılttı. Polis ekipleri Taksim’i didik didik edip bu televizyon kanalının duyurduÄŸu ‘patlama vakası’nı araÅŸtırdı; ancak bir ÅŸey bulamadı. Gerçek, bir süre sonra anlaşıldı. Ortada ne bir patlama vardı, ne de yaralılar. Olay iki muhabirin birbirlerine yanlış bilgi vermesinden kaynaklanıyordu ve polis, TGRT muhabirleri Hakan Cenk ve Altan Bulut’u gözaltına alarak sorguladı.’Haber, Hürriyet’in 1. sayfasında, en önemli üç haberden biri olarak yayınlandı. Haberin, baÅŸta Almanya olmak üzere pek çok ülkede gazeteler tarafından alaya alınarak duyurulduÄŸu ertesi gün anlaşıldı.TGRT’NÄ°N Ä°TÄ°RAZIOlayın ayrıntılarıyla Hürriyet’te yayımlanmasına, haberde adı geçen TGRT TV Haber Merkezi itiraz etti. TGRT yetkilileri, ‘Haber hatalıdır; ancak asparagas deÄŸildir. Çünkü muhabirlerimiz, bu haberi polis telsizlerine dayanarak duyurdular’ dediler. Buna kanıt olarak da, iki muhabirin polise verdiÄŸi ifadesini faksladılar. Muhabirler, polise ÅŸunları anlatmıştı:HAKAN GENÇ: ‘Olay gecesi, polis telsizinden patlama anlamına gelen 700 kodlu bir anons duydum. Bu anonsun ardından Taksim civarına ambulans istendiÄŸi, yaralılar olduÄŸu söyleniyordu. Muhabere karıştığı için patlama ve yaralılar olduÄŸunu sanarak, TGRT Haber Merkezi’ni aradım. Olay benim telsiz anonslarını eksik dinleme ve duyduklarımı yanlış yorumlayarak kasıtlı olmadan lanse ettirmemden kaynaklanmıştır.’ALTAN BULUT: ‘Olay gecesi TGRT Haber Merkezi beni arayarak, patlama olduÄŸu, Taksim’e gitmemi söyledi. Ben hemen Hakan Genç’i aradım, patlamayı doÄŸruladı. Bunun üzerine Taksim’e doÄŸru yola çıktım. Bu arada TV’den beni arayıp canlı baÄŸlantı kurdular, duyduklarımdan yola çıkarak olayı aktardım. Taksim’e gittiÄŸimde patlama olmadığını anladım. Hemen bunu da haber merkezine ilettim. Olay bir muhabirin yanlış anlamasından kaynaklandı.’BÄ°R HABERÄ°N ÖNEMÄ°Ä°ki muhabirin anlattıkları, gerçek olmayan bir haberin duyurulduÄŸunu kanıtlıyor. Sadece polisler kendi aralarında konuÅŸurken, patlama anlamına gelen bir koddan söz ettiler diye, ‘Taksim’de patlama oldu, yaralılar var’ diyerek televizyondan alt yazı geçmek, habercilik ölçütlerine uymuyor. Polislerin bu kodu kullanması belki bir ipucu olabilir; ancak yayından önce bunun kesinlikle ikinci kez kontrol edilip, doÄŸrulatılması gerekir. Çünkü kod deÄŸiÅŸmiÅŸ veya muhabir numarayı yanlış duymuÅŸ olabilir.Ancak ne yazık ki, hem Türkiye’de hem de dünyada bazı televizyon istasyonları bu tür aceleciliklerde bulunuyorlar.Habercilikte ‘hız’ esastır; ancak ‘doÄŸru habercilik’ kesinlikle ‘hız’ın bile önünde gelir. Sahte karne haberi13 Temmuz’da yayımlanan ‘Karneden SilmiÅŸler’ baÅŸlıklı haberde, bir lise karnesinden Atatürk resminin çıkartıldığını yazmışsınız. Okul müdürü, muhabirinize verdiÄŸi demeçte, söz konusu skandal karnelerin vakfımızca dağıtıldığını belirtmiÅŸ. FotoÄŸraflar dikkatlice incelendiÄŸinde, bahsedilen hatalı basımın altında vakfımızın ambleminin olmadığı görülmektedir. Bütün uyarılara ve cezai müeyyidelere raÄŸmen, maalesef, okullarımızda sahte karnelere sıkça rastlanmaktadır. Zaten vakfımız, Milli EÄŸitim Bakanlığı’nın 10 Ocak 2005 tarihli yazısından sonra karnelerin basım ve dağıtıma son vermiÅŸtir. Haberinize konu olan karne, kesinlikle Milli EÄŸitim Vakfı’nın bastırıp dağıttırdığı karne deÄŸildir. Mustafa TURHANMilli EÄŸitim Vakfı Yönetim Kurulu BaÅŸkanıGazetenin silah olarak kullanılması26 Temmuz günkü gazetenizde, Ä°remtur Mısır yolcularından Metin Karaaslan’ın iddiaları yer aldı. Ancak bu haber, 35 yıllık bir marka olan firmamızı karalayıcı içeriÄŸiyle bizleri derinden üzdü ve yaraladı. Metin Karaaslan’ın Mısır turu, charter uçuÅŸtu ve bilindiÄŸi gibi charter uçuÅŸlarda uçuÅŸ saati deÄŸiÅŸiklikleri sık sık cereyan eder. Bu uçuÅŸta da uçak saati 3 saat geriye alındı. Kendisine bilet verilirken satış görevlimiz tarafından ‘UçuÅŸ saati 22.30 oldu’ diye sözlü olarak uyarıda bulunuldu. Bu durum, haberi yazan Hürriyet muhabirine de anlatıldı, ancak haberde buna yer verilmedi. Böylece Hürriyet, Metin Karaaslan’ın medyayı silah olarak kullanma temayülüne alet oldu.Hüseyin KAHYAOÄžLUÄ°remtur İç Turizm KoordinatörüTEMSÄ°LCÄ°NÄ°N NOTU: YaÅŸanmış bir olayın, ayrıntılarıyla Hürriyet’te haber olarak duyurulması, ‘Hürriyet’in silah olarak kullanılması’ anlamına gelmez. BaÅŸta Hürriyet olmak üzere gazetelerin temel iÅŸlevlerinden biri, yaÅŸananları duyurmak, varsa aksaklıkları iletmek. Basının, yasama, yürütme ve yargının ardından 4’üncü güç olarak adlandırılmasının nedeni de bu. Ancak haberde, firma görüşlerinin bulunması elbette ki gerekirdi. Bu Hürriyet’in ilkelerinden biri. ‘Istakozlar’ üzdüBEN adımı vermek istemiyorum. Pazar ekindeki ıstakozlarla ilgili haberinizi kınıyorum. Böyle ayrıntılar verilmesine ne gerek var. O insanın para kazanması mı önemli, zavallı ıstakozların canlı canlı öldürülmesi mi? Çocukların TV’de gördüğü vahÅŸet yetmiyor mu? Bilgi verilmesi baÅŸka bir ÅŸey, özendirilmesi baÅŸka ÅŸey. Orada direkt teÅŸvik var. Ä°nsanların eÄŸlenmek için okuduÄŸu pazar ekinde böyle olmamalı. Ben hayvanları seven bir insanım ve o gün, bütün günüm ıstakozları düşünerek geçti. Bu haber maalesef çok yere ulaÅŸtı ve fotoÄŸraflarıyla çok genç insanın beynine yer etti.A.Ö.Ä°sim yanlışlığıSAYIN Sarmış,Siz veya sizin yerinize bu yazıyı okuyanların, soyadınızın yanlış yazılması nedeniyle ilk anda gösterdiÄŸi refleks, tepki veya kızgınlığın iki katını, geçen hafta Hürriyet’i okurken hissettim.Hakkári, Çukurca’da verdiÄŸimiz ÅŸehitlerimizden rahmetli Bülent’imizin soyadını, önce diÄŸer ÅŸehidimiz Erkut’umuzun soyadı gibi Yılmaz yazdınız. Ä°kinci gün, soyadı Kıyaç oldu. Üçüncü gün ise Kıyanç... Åžehitlerimizle ilgili haber ve bilgiler, millet olarak duyarlı olduÄŸumuz hassas konulardır. Lütfen biraz dikkatli olunuz.M.Nihat BÖKE-Bakırköy/Ä°STANBULGöbeÄŸi açık kızlar‘GÖBEĞİ Açık Türbanlı Kızlardan Oryantal’ baÅŸlıklı 27.07.2005 tarihli haberinizle ilgili bir ÅŸey söylemek istiyorum. Haber deÄŸeri taşıdığı için yaptığınıza bir sözüm yok; fakat fotoÄŸrafını yayımlamak için o bayandan izin alınıp alınmadığını merak ediyorum. EÄŸer izin alınmadıysa bu yapılanı insan haklarına saygısızlık olarak niteliyor ve sizleri esefle kınıyorum.Olcay GÃœLENogulen@yahoo.comCinsellik araÅŸtırmasıCÄ°NSELLÄ°K üzerine yapmış olduÄŸunuz anket gerçekten büyük bir ses getirecek. Ancak kendi fikrim, eÄŸer bu anketi bilgisayar ortamında yaparsanız, eminim insanlar daha gerçekçi olarak yanıtlayacaklardır. Dikkate almanız temennisiyle. BaÅŸarılar.Tuana GÃœNAYtuanacet@mynet.comOKURLARDAN KISA KISA...NAÄ°M BAYHAN Alman profesörlerle ilgili aptallık tartışmasını ilk sayfaya deÄŸil, arkalara koyun. Ben Almanya’da 35 yıldır, bunların içinde yaşıyorum. Neden bu kadar ciddiye alıyorsunuz?ALÄ° GÃœLER Bazı ÅŸeylere duyarsız kaldınız. Okmeydanı’nda koca koca binalar yıkıldı, çok olay oldu, sayfalarınıza tek satır yansımadı. Topluma neden bu kadar duyarsız kaldınız. Siz böyle deÄŸildiniz, köklü gazetesiniz, sadece kadınların mayosunu göstermek yetmez.ALTEMUR KILIÇ 25 Temmuz tarihli gazetenizde, Lozan ve HurÅŸit Tolon haberlerinin birinci sayfada yer almaması beni üzdü. SÃœLEYMAN ÖZKONUK BeÅŸiktaş’la ilgili Ä°smail Er’in yazısının mahrecinde, Almanya diye yazılmış. Almanya diye mahreç olur mu? O zaman Türkiye’deki haberlere de Türkiye mahreci koyun. Ayrıca SuÅŸi restoranı sahibinin karısının, kocasını aldatması, kimi ne kadar ilgilendiriyor.Â
Haberle ilgili daha fazlası:

BAKMADAN GEÇME!